Esra Hankulu'nun ölümünde yeni iddia: Baş bölgesine cebir uygulandı
Esra Hankulu isimli genç kadının 3 Ağustos’taki şüpheli ölümüne ilişkin iddianamede, dikkat çekici ayrıntılar yer aldı. Ayrıntılara göre genç kadının künt travma neticesinde hayatını kaybetmesi sonucunu doğuracak şekilde baş bölgesine cebir uygulandığı, alkol ve aldığı ilacın tesiri ile maktulenin kendisini savunamayacak durumda olduğunun altı çizildi
İddianamede, şüpheli Ümitcan Uygun hakkında “beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis, diğer şüpheliler Dilan C. ve Furkan G. hakkında ise “Suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme” suçundan 5 yıla kadar hapis istendi. İddianamede şüpheli Ümitcan Uygun’un ifadesinde, “evden çıkarken Esra Hankulu’nun yaşamakta olduğunu, kendisini uğurladığını ve kendisi evden çıktıktan sonra evin kapısını içeriden kilitlediğini” iddia ettiği hatırlatıldı. Ancak, olay günü eve gelen sağlık ekiplerine kapıyı açan Furkan G.’nin “sağlık ekiplerine kapıyı kendisinin açtığını, kapının içeriden kilitli olmadığını” söylediği belirtilerek, “bu gerekçe ile şüpheli Ümitcan Uygun evden çıkarken maktule Esra Hankulu’nun hayatta olmadığının ispatlandığı” denildi.
‘BAŞ BÖLGESİNE CEBİR UYGULANDI’
Ümitcan Uygun’un, Esra Hankulu ile birlikte kaldığı odada, genç kadının künt travma neticesinde hayatını kaybetmesi sonucunu doğuracak şekilde baş bölgesine cebir uygulandığı, alkol ve aldığı ilacın tesiri ile maktulenin kendisini savunamayacak durumda olduğunun altı çizildi. İddianamede, “Esra Hankulu’nun şüpheli Ümitcan Uygun tarafından öldürüldüğü, şüphelinin cesede, yatakta bulunduğu pozisyonu vererek evden çıktığı, şüpheli Ümitcan Uygun bu suret ile kendisini savunmayacak durumda bulunan kişiye karşı kasten öldürme suçunu işlediği” belirtildi. Adli Tıp Kurumu’nun genç kadının künt kafa travmasına bağlı kafa iç kanaması sonucu öldüğü yönünde rapor verdiği, böylece, Esra Hankulu’nun aldığı alkol ve kullandığı ilaçtan kaynaklı olarak ölmediğinin anlaşıldığı da belirtildi.
İddianamede, diğer iki şüphelinin Uygun tarafından icra edilen künt travma oluşturucu eyleme iştirak ettiklerine dair delil bulunmadığı anlatılarak, “Şüpheli Furkan G. maktule Esra Hankulu’na ait cep telefonunu diğer şüpheli Dilan C.’nin çantasına koyduğu, suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme suçunda birlikte fail olarak işledikleri anlaşılmıştır” denildi. (Hürriyet)
- 'İçinde hazine var' diyen gelip kazıyor! iç Anadolu'daki ilimizin piramidleri
- Kız Kulesi Hikayesi Ve Tarihi: Kız Kulesi Özellikleri Ve Mimarı Yapım Tarihi..
- Kontrolden çıkan araç 7 metrelik istinat duvarından bahçeye uçtu
- 17 yaşındaki Hüseyin, gölet kanalında boğuldu
- Feci kazada yeni detay ortaya çıktı! 300 metre ileride bulundu