SGK kapsamında değil diye kanser ilaçlarını alamadı, ölümünden sonra davayı kazandı

Mesleği çiftçilik olan Mustafa Karaman 52 yaşında Akciğer kanserine yakalandı. 2 yıl boyunca kanser tedavisi gören Karaman, bu süreçte defalarca kemoterapi ve radyoterapi aldı ancak tümörlerinde herhangi bir küçültme olmadı. Bunun üzerine Karaman’ın doktoru “Atezolizumab” etkin maddeli “Tecentriq” isimli ilacı kullanmasını önderdi.

Karaman bu ilacı kullanmaya başlayınca tedavisi başarılı şekilde ilerledi ve iyileşmeye başladı. Mustafa Karaman, SGK tarafından ödeme kapsamında olmayan, fiyatı 13 bin 976 TL olan ve tedavi için 21 günde bir kullanması zorunlu olan ilacın 4 kürünü akrabaları ve dostlarının yardımıyla aldı. Toplam 52 bin 800 TL ilaç parası harcayan ve tedavisi için hayati önem taşıyan ilacı daha fazla karşılayamayan Karaman, SGK’ya başvurdu ancak başvurusu reddedildi.

MAHKEMEYE BAŞVURDU

Bunun üzerine Karaman avukatı Dilşad Enhoş aracılığıyla mahkeme başvurdu. Mahkemeye sunulan dilekçede, Mustafa Karaman’ın tam anlamıyla iyileşebilmesi için anılan ilacı 2-3 yıl daha kullanması gerektiğine dikkat çekilerek, ilacın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından tedavi süresince karşılanması için teminatsız şekilde ihtiyati tedbir kararı verilmesi talep edildi. Ayrıca ilaç için ödenen 52 bin 800 TL tedavi giderinin de Karaman’a iadesi istendi.

BİLİRKİŞİ: HAYATİ ÖNEMDE

Mahkeme, rapor hazırlanması için dosyayı bilirkişi heyetine gönderdi. Bilirkişi ilacın kullanılmasının hastanın hayatı için önem taşıdığını ilacın muadili olmadığını belirtti. Bu süreçte Karaman’ın durumu kötüleşti ve mahkeme kararını göremeden geçen yıl Aralık ayında hayatını kaybetti. Mahkeme de Karaman’ın ölümünde 5.5 ay sonra kararını açıkladı. Kararda, “ilacı kullanmasının hastanın hayatı için önem taşıdığı, yaşama hakkının Anayasa ile de güvence altına alınan en tabi hak olup sosyal güvenlik sistemlerinin kişinin yaşamını sürdürmesinde karşılaşabileceği hastalıkların tedavisinde ve teşhisinde gerekli olan tıbbi yardımları sağlamakla yükümlü olduğu”na vurgu yapılarak, ilaç için hastanın harcadığı 52 bin 800 TL’nin davacıya verilmesine hükmedildi. Karaman yaşasaydı tedavisi için gerekli olan ilaç bedelleri de her ay karşılanacaktı.

‘KARAR SAĞLIĞINDA ÇIKMALIYDI’

Karaman’ın davasını takip eden avukat Dilşad Enhoş, “Bu ilacın Mustafa Bey için hayati önemde olduğuna dair doktor raporları dosyada mevcuttu. Kanserde zamanla yarışıldığı, bir gün kaybın bile insanların hayatından çalmak anlamına geldiğini dilekçelerde anlattık, emsal kararları gösterdik ama yeterli olmadı. Bu karar, Mustafa beyin sağlığında çıkmalıydı” dedi.

KARAMAN’IN KIZI İSYAN ETTİ

Milliyet’e konuşan Mustafa Karaman’ın kızı Elif Alver de şunları söyledi:

“Biz ilk başvuruda tedbir kararını alabilseydik babam aralıksız bu ilacı kullanabilecekti. Belki sonucu değiştirmeyecekti ama babam daha kaliteli yaşayabilecekti. Zamanında gelmeyen adalet, adalet değildir. Babam hastalandığında doktorlar hep ümitsiz yaklaştı. Kimi 6 ay kimi en fazla 2 sene yaşar dedi. Bu ilaçlarla o da kullanabildiğimiz kadarıyla babam hastalandıktan 4 yıl sonra vefat etti. Bu ilaç artık ücretsiz alınmalı. Bu tedavi seçeneğinin olumlu bir sonucu var. Biz bunu yaşadık gördük”