Şule Çet davasında yüz kızartan savunma
Şule Çet'in ölümüne ilişkin davada sanıklardan Çağatay Aksu'nun "kasten öldürme" suçundan müebbet ve "cinsel saldırı" ile "kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak" suçundan 39 yıla, Berk Akand'ın ise bütün bu suçlara yardımdan 31 yıla kadar hapsi istendi. Dava 4 Aralık 2019 tarihine ertelendi.
Ankara 31'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde, 'cinayet', 'nitelikli cinsel saldırı' ve 'hürriyeti tehdit' suçlarından tutuklu yargılanan Çağatay Aksu ve Berk Akand, 5'inci duruşmada hakim karşısına çıktı. Duruşma öncesi adliye önünde toplanan Ankara Kadın Platformu, Kadın Meclisleri ile çeşitli sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ve üyeleri 'Erkek adalet değil gerçek adalet', 'Şule Çet için adalet' yazılı pankart açarak, "Boyun eğme, katillerden hesap sor" sloganları attı. Kadın dernekleri adına konuşan Deniz Akıl, "Şule Çet başta olmak üzere, işlenen tüm kadın cinayetlerinin üzerinin örtülmemesi için buradayız. Burada olmaya devam edeceğiz. Ta ki adalet yerini buluna kadar. Kadın cinayetleri durana kadar" dedi.
Ceren'in babasından destek
Ankara'da Çankaya Üniversitesi'nde, sınavda kopya çekerken yakaladığı öğrencisi Hasan İsmail Hikmet tarafından geçen 2 Ocak'ta öldürülen Araştırma Görevlisi Ceren Damar Şenel'in babası Mustafa Damar da kadınlara destek verdi. Mustafa Damar, "Öldürülen kadınlarımızın sayısı gün geçtikçe artmaktadır. Gün geçtikçe toplum duyarsız, sessiz kalamaz. Kadın cinayetleri davaları başka noktalara evrilmiştir. Akıl dışı, mantık dışı, ahlak dışı, hukuk dışı yöntemlerle öldürülen Şule Çet’lere, Ceren Damar’lara iftiralar atılmaya ölülerin hatıralarına saldırılmaya ve öldürülen kadınlarımızın, kızlarımızın naaşları üzerinde tepinmeye başlamışlardır. Ceren Damar’ların, Şule Çet’lerin ruhları sizin yakanızı bırakmayacak. Biz de bırakmayacağız. Adaletin tecelli etmesi için elimizden gelen her şeyi yapacağız" diye konuştu.
Konuşmaların ardından kalabalık, duruşmayı takip etmek üzere adliyeye girdi.
Birbirlerine mektup gönderiyorlarmış!
Davanın bugüne kadarki duruşmalarında sanıklar ve avukatları birbiriyle örtüşen savunmalar yapıyordu. Ancak duruşmadan 2 gün önce, 18 Kasım tarihinde sanık Berk Akand’ın avukatı Paşa Büyükkayer, iki sanığın birbirine yasal olmayan yollarla gönderdikleri mektupları bir üst yazıyla mahkemeye sundu. Avukat Büyükkayer, üst yazıda Çağatay Aksu’nun Akand’a mahkemede ifadeleri örtüşsün diye telkinlerde bulunduğunu kaydetti.
Yüz kızartan savunma
Şule Çet ailesinin avukatlarından Onur Tatar, sanıklara neden mektup yazdıklarına ilişkin sorular sordu. Avukat Tatar, sanık Aksu’nun davanın ilk celsesi öncesi cezaevinde sanık Akand’a yazdığı mektupta, “Ya beraber çıkarız ya da beraber batarız”, “Uyudum diyorsun, sanki benim uyuduğum yalanı aklıma gelmiyor”, “Avukatlar ne kadar süre sende” gibi ifadelerinin yer aldığını belirterek, “Mektupta sanık Aksu diğer sanık Akand’a yönelik ağız birliği yapmaları konusunda uyarılarda bulunmaktadır” dedi. Sanıklar ise dava ile gelişmeleri paylaşmak için mektuplaştıklarını ileri sürdü.
Müebbet hapis talebi
Mahkeme daha sonra savcıdan esasa ilişkin mütalaasını aldı. Savcı mütalaasında, sanık Aksu’ya ‘kasten öldürme’ suçundan müebbet, ‘cinsel saldırı’ ile ‘kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak’ suçundan da 39 yıla kadar hapis cezası istedi. Savcı, sanık Akand için de olaylar gerçekleştiği sırada Aksu’nun yanında bulunduğu ve ona destek verdiği gerekçesiyle işlenen suçlara yardımdan cezalandırılmasını istendi. Akand’ın da bu kapsamda ‘kasten öldürmeye’ yardım suçundan 15 yıla, diğer suçlara yardımdan da 16 yıla kadar olmak üzere toplam 31 yıla kadar hapsi talep edildi.
‘Barda iş istese bulurdu’
Akand’ın avukatı Hüseyin Ayan savunmasında, “Şule’nin intihar ettiğini veya Çağatay ya da Furkan tarafından intihara sürüklendiğini düşünüyorum. Şule gezip tozan bir tip. Ailesinin gönderdiği para yetmezdi. Hangi barda iş istese bulurdu” dedi. Sanık Akand’ın bir diğer avukatı İskender Fatih Balkış da “Mağdur avukatlarının öttürdüğü borazan yeterli kalabalığı toplayamıyor. Acaba bu sanıklar suçsuz mu şüphesi halkta oluşurken savcılık makamında oluşmamış. Burada kanıt yok ama müvekkilim hapis yatıyor” dedi. Sanıkların avukatlarının bu ifadeleri salonda büyük tepki topladı. Dava karar için 4 Aralık’a ertelendi.
#neolmuştu?
Şule Çet, 29 Mayıs 2018'de Ankara’daki bir plazanın 20’nci katından şüpheli bir şekilde düşerek ölmeseydi, 24’üncü yaşını kutlayacaktı.Gazi Üniversitesi Sanat Tasarım Fakültesi Tekstil Tasarımı 2. sınıf öğrencisiydi. Çet’in ölümüne ilişkin açılan soruşturmada Ankara Cumhuriyet Savcılığı, sanıklar Berk Akand ve Çağatay Aksu için "cinayet", "cinsel saldırı" ve "hürriyeti tehdi"' suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 39 yıla kadar hapis cezası istedi.
- 'İçinde hazine var' diyen gelip kazıyor! iç Anadolu'daki ilimizin piramidleri
- Kız Kulesi Hikayesi Ve Tarihi: Kız Kulesi Özellikleri Ve Mimarı Yapım Tarihi..
- Kontrolden çıkan araç 7 metrelik istinat duvarından bahçeye uçtu
- 17 yaşındaki Hüseyin, gölet kanalında boğuldu
- Feci kazada yeni detay ortaya çıktı! 300 metre ileride bulundu