"Uzman hakimler doktorların kaderini tayin etmeli"

Sağlık Çalışanları Kongresi ve İstanbul Sağlık Yöneticileri Derneği Tanıtım Toplantısı, İstanbul´da gerçekleştirildi. Toplantıda, 5- 8 Mart 2020´de Antalya’da düzenlenecek olan kongreye ilişkin bilgiler verilirken, sağlık çalışanlarının sorunları da konuşuldu.

Toplantıya İstanbul İl Sağlık Müdürü ve Sağlık Çalışanları Kongresi Onursal Başkanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, İstanbul Sağlık Yöneticileri Derneği Başkanı Serdal Zelyurt, Sağlık Çalışanları Kongresi Genel Sekreteri Şule Yılmaz, Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği (OHSAD) Başkanı Reşat Bahat ile İstanbul’daki birçok hastanenin yöneticileri, çok sayıda sağlık çalışanı katıldı. İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü Basın Danışmanı Cihan Karabel’in sunum yaptığı toplantıda konuşan Serdal Zelyurt, kongrenin sağlık çalışanlarının bir araya gelerek problemlerini dile getirmesi noktasında önemli olduğuna dikkat çekti. Zelyurt, "İstanbul´da kamuda 980 kişi olmak üzere yaklaşık 2 bin 400 sağlık yöneticisi bulunuyor. Biz bu derneği kurarken, sağlık yöneticilerini bir araya getirecek bir platform oluşturmak için bu derneği kurduk" dedi.

Hasta ve sağlık çalışanı arasındaki mesafe

İstanbul İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Kemal Memişoğlu ise, "Hasta ve hasta yakını sağlık çalışanına uzaklaşıyor, sağlık çalışanları da sesini duyuracağı bir ortam olmadığı için kendisini geri çekmeye başlıyor. Sağlık çalışanı ile hasta arasındaki mesafe açılıyor. Hem hasta, hem sağlık çalışanının memnuniyetsizliği yükseliyor. Hastayla sağlık çalışanının aynı yerde olduğunu bilimsel olarak göstereceğimiz bir alan oluşsun, bir çalışma yapılsın istiyoruz. Ben sadece İl Sağlık Müdürü olarak değil, bir hekim olarak, bir sağlık çalışanı olarak, sağlıkta dönüşümün 17 senedir bu ülkedeki insanlara iyi hizmet vermeye çalışan bir fert olarak elimden geldiğince ister sıfatım olsun, ister olmasın bu kongreye, bu tür çabalara her türlü katkıyı vermeye çalışacağım. Çünkü ben eminim ki; ailesini bırakıp gecenin bir saatinde insanlarımızı kurtarmak için çabalayan birçok sağlık çalışanı, kahramanı var. Bunların sesi çıkmıyor. Hastalar bizim, biz hastaların yanındayız; sağlık çalışanları bizim, biz sağlık çalışanlarının yanındayız" diye konuştu.

"Sen benim kahramanımsın"

Memorial Şişli Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bingür Sönmez de sağlıkla ilgili davaların özel mahkemelerce yürütülmesi gerektiğine işaret ederek, "Meslekte 44’üncü yılımdayım, ilk defa sağlık çalışanlarını onore eden bir kamu spotu yayınladığını gördüm. ‘Sen benim kahramanımsın´ diyor. Biz hastalarımızın kahramanıyız, bu imajı hiçbir zaman bozmamaları gerekir. Bugün komplikasyon nedir, malpraktis nedir bilmiyor hukukçularımız, hakimlerimiz. Kanunlar değiştirilmeli. Nasıl ki aile mahkemeleri var, çocuk mahkemeleri var; mutlaka sağlık mahkemeleri de kurulmalı ve bu konularda uzman hakimler doktorların kaderini tayin etmeli" dedi.

Onursal değer maddiyatın önünde

İstanbul Eski İl Sağlık Müdürü ve İstanbul Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Cerrahisi Klinik Şefi Prof. Dr. Ali İhsan Dokucu da sağlık çalışanlarının değerli hissetmeye ihtiyacı olduğunu vurgulayarak, "Hem çalışma şartları ile alakalı, hem de beklentileri ile alakalı, sadece maddi değil, en başta onursal değer verme, değerli hissetme ve yaptığı işten dolayı doğru yerde konumlandırıldığını hissetmeye ihtiyacı var. En önemli eksiklik bu günümüzde" şeklinde konuştu.

OHSAD Başkanı Reşat Bahat ise 850 bin kişilik bir sağlık ordusu olduklarından bahsederek şunları söyledi:

"Nietzsche’nin güzel bir sözü vardır. Güçlüler gücünü teklikten, güçsüzler gücünü birlikten alır. Sağlık çalışanları artık kendilerini daha güçsüz hissediyorlar. Bunun için birlikte olmak zorundalar. Siyaseti eleştirerek bazı şeyleri yapabiliriz, ama siyasete derdimizi anlatarak daha çok şey yaparız"

DHA