Virüsle savaşın ön safındayız
Koronavirüs’e 1 yılda 387 kurban veren sağlık çalışanları bayramlarını buruk kutluyor. Kendi hayatlarını hiçe sayarak salgınla mücadelede en ön saflarda yer alan bu kahramanların 1 günlerine tanıklık ettik. Ve diyoruz ki, hakkınızı asla ödeyemeyiz... Bir araştırmaya göre 1 milyon 200 bin sağlık çalışanının yüzde 30’u bu virüse yakalandı. 387’si görev şehidi oldu. Buna rağmen fedakarlıkta sınır tanımıyor, en ön safta virüsle mücadeleye devam ediyorlar. Haber ve fotoğraflar: Ozan Güzelce - Can Erok - Ünal Çam / Demirören Görsel Medya
Tüm dünyayı etkisi altına alan COVID-19 salgınıyla mücadelede bir yılı geride bıraktık. Yaşamını kaybedenlerin sayısı 30 bine yaklaştı. Hayatlarını hiçe sayarak mücadelenin ön saflarında görev alan sağlık çalışanlarının durumu tüm sektörlerden çok daha zorlu. 14 Mart Tıp Bayramı vesilesiyle, salgında kapı kapı gezen filyasyon ekipleriyle, zamanla yarışan 112 Acil Servis ekipleriyle ve virüse karşı verilen mücadelenin en zorlu noktası olan yoğun bakım ünitesi sorumlularıyla buluştuk. Yaşadıkları zorlukları aktarmak istedik.
EN BÜYÜK SORUN ŞİDDET
Yola İstanbul Pendik 8 nolu 112 Acil Yardım İstasyonu’nda görev yapan ekiple çıkıyoruz. Ambulans şoförü Ramazan Düz, “Pandemi sürecinin üstesinden geldiğimizi düşünüyorum ama trafikteki duyarsız sürücülerin üstesinden gelemiyoruz” diyor. Paramedik Derya Çaylı, “Bir vakaya giderken hastalar telaşla bizi yanlış yönlendiriyor ve gecikmemize neden oluyor. Bu yüzden şiddet görüyoruz” diye konuşuyor.
MÜCADELEYE ORTAK OLUN
Filyasyon ekipleri 7/24 görev başında. Ataşehir Sağlık Müdürlüğü filyasyon ekibine katılıyoruz. Ekipteki Diş Hekimi İlker Kökoğlu ve Diş Klinik Destek Personeli Nilgün Demirci’nin vatandaşlardan talebi aynı: “Bu zorlu süreçte halkımızın temizlik, maske ve mesafe kurallarına çok sıkı bir şekilde riayet ederek pandemi ile mücadelemize ortak olmalarını istiyoruz.”
BU SAVAŞI KAZANACAĞIZ
Marmara Üniversitesi Prof. Dr. Asaf Ataseven Hastanesi yoğun bakım ünitesindeyiz. Doç. Dr. Fethi Gül, “Vaka sayıları artıyor. Üçüncü pik ile karşı karşıyayız” uyarısı yapıyor. Hemşire Sebahat Öztürk Şahin de “İlk Tıp Bayramı, 1919’da Kurtuluş Savaşı sırasında kutlanmış. Biz de şu an virüsle savaştayız ve kazanacağız” diyor
KAPI KAPI GEZİYORLAR
İstanbul Ataşehir İlçe Sağlık Müdürlüğü’nde görevli filyasyon ekipleri salgının ilk gününden bu yana sorumluluk alanlarında bulunan 17 mahallede kapı kapı gezip, temaslı vakaları tespit ediyor. Diş Hekimi İlker Kökoğlu ile Diş Klinik Destek Personeli Nilgün Demirci de filyasyon ekibinde görevli. Bu zorlu süreçte fedakarca görev yapan ikili “Şikayetçi değiliz. Vatandaşlar bize yardım etmek istiyorsa tedbirlere uysunlar yeter” diyorlar.
500 VAKA VARSA HEPSİNE ULAŞIYORUZ
Ataşehir İlçe Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Hizmetleri Birim Sorumlusu Dr. Celalettin Tarım, “45 filyasyon ekibimiz var. Bunların 14’ü merkezde, 31’i sahada. 500 vaka olsa bile gün içinde hepsine ulaşmaya çalışıyoruz. Bu sürecin ilk gününden bugüne kadar emekleri asla ödenmeyecek olan sağlık personellerimiz özverili hareket ettiler. Hepsinin eline emeğine sağlık” diyor.
ŞİDDET GÖRMEMEK İÇİN ADRESE POLİSLE GİDİYORUZ
İstanbul Pendik 8 nolu 112 Acil Yardım İstasyonu’nda görev yapan ekiplerden biri Ambulans Şoförü Ramazan Düz, Paramedik Betül Şahan ve Acil Tıp Teknisyeni Derya Çaylı’dan oluşuyor. Bir vakaya ulaşmak için zamanla yarışıyorlar. Ancak hem trafikte kendilerine yol vermeyen duyarsız sürücülerden hem de kendilerine uygulanan şiddetten şikayetçiler. “Ailemizden ayrı kalmak psikolojik olarak bizi yıpratsa da görevimize devam ettik. Ama şiddete maruz kalabiliyoruz. Birçok vakaya polisle birlikte gidiyoruz” diyorlar.
HER HASTA BİZİM AKRABAMIZ GİBİ
Marmara Üniversitesi Prof. Dr. Asaf Ataseven Hastanesi Yoğun Bakım ünitesinde görevli Doç. Dr. Fethi Gül, “Son bir yıla baktığımızda hem bedensel hem de mental olarak ciddi bir yorgunlukla karşı karşıya kaldık. Koronavirüse karşı büyük bir çaba ve emek vermemize rağmen sağlık çalışanlarına karşı saldırılar devam ediyor. Daha sert tedbirler alınmalı” diyor. Yoğun bakım hemşiresi Sabahat Öztürk Şahin de “Yoğun bakımda yatan dedelerimiz, abilerimiz, ablalarımız hepsi bizim akrabamız gibi. Var gücümüzle onları iyileştirmeye çalışıyoruz” diye konuşuyor.
- Sevgi İzi nedir? Sevgi İzi başvurusu nereden ve nasıl yapılır? Kayıpların bulunması için Sevgi İzi projesi
- 'İçinde hazine var' diyen gelip kazıyor! iç Anadolu'daki ilimizin piramidleri
- Kız Kulesi Hikayesi Ve Tarihi: Kız Kulesi Özellikleri Ve Mimarı Yapım Tarihi..
- Kontrolden çıkan araç 7 metrelik istinat duvarından bahçeye uçtu
- 17 yaşındaki Hüseyin, gölet kanalında boğuldu