Ürünlerin çeşitliliğiyle dikkat çeken Balıkesir’de zeytin, narenciye, incir, elma, armut, ayva, üzüm, tahıl, baklagiller, pancar, tütün, ayçiçeği, susam ve pirinç gibi ürünler yetiştirilebiliyor.
Türkiye’de en çok yağlık zeytin ve yağ kalitesi bakımından en iyi zeytin Balıkesir’de üretiliyor. Üreticilere destek veren Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, damızlık hayvan desteğinden tohuma ve arıcılık faaliyetlerinin teşvikine kadar birçok konuda şehrin ekonomisini oluşturan tarım ve hayvancılık alanlarında Ar-Ge çalışmaları da yapıyor.
21 COĞRAFİ İŞARETLİ GIDA ÜRÜNÜ
Büyükşehir Belediyesi, şehrin gastronomi konusundaki potansiyelini açığa çıkarmak ve Balıkesir’in gastronomi şehri olması yolunda birçok proje hayata geçiriyor.
Bu kapsamda bölgeye özgü gıda ürünlerinin gelenekselliğinin bozulmaması, korunması ve tanıtılması ile turizme katkı sağlaması için Coğrafi İşaret başvuruları yapmaya devam ediyor. Her geçen gün bir yenisinin eklendiği Balıkesir’in coğrafi işaretli 25 ürünün 21’i gıda ürünü. Büyükşehir, şehre özgü peynir, zeytin ve zeytinyağı, ekmek, bal gibi ürünlerden oluşan Balıkesir kahvaltısını tanıtmak için geçen yıl ilkini yaptığı “Balıkesir Uluslararası Kahvaltı Festivali’nin ikincisini 19-22 Ekim arasında düzenleyecek. “Marka Şehir Balıkesir” projesi kapsamında düzenlenen “Balıkesir Uluslararası Kahvaltı Festivali” ile Balıkesir’in birbirinden güzel 30 çeşit ürünüyle hazırlanan kahvaltısı, tanıtımının yapıldığı bir yıldan bu yana büyük rağbet gördü.
İLK VE TEK AROMATERAPİ FESTİVALİ
Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, tıbbi ve aromatik bitki yetiştiriciliği noktasında Türkiye’nin önde gelen saygın kuruluşları arasında yer alıyor. Şehri aromatik bitki üssü haline getirecek çalışmaların yapıldığı Burhaniye’de faaliyet gösteren Büyükşehire bağlı Balıkesir Çiftçi Eğitim Merkezi (BAÇEM); bir yandan tarımsal faaliyetler ve aromatik bitki konusunda üreticilere eğitimler veriyor diğer yandan da kendi ürettiği bitkilerle yeni ürünler ortaya çıkarmak için Ar-Ge çalışmalarını gerçekleştiriyor.
Büyükşehir’in düzenlediği Türkiye’nin ilk ve tek Aromaterapi Festivali’nin 4’üncüsü “Hasada, Lezzet, Şifa, Sanat” temasıyla 6-9 Temmuz arasında gerçekleşti. Biz de Şehir Hikayeleri’nde bu kez Balıkesir’deydik. Binlerce kişinin Ören Sahili’nde düzenlenen konserlerde bir araya geldiği festival, 4 gün boyunca 111 etkinliğe ev sahipliği yaptı. Festival kapsamında hasat şenliklerinden atölye çalışmalarına, konserlerden söyleşilere kadar gece gündüz birbirinden farklı etkinlikler yapıldı; Kutsi, Muazzez Ersoy, Nil Karaibrahimgil, Manga, Mithat Körler, Aslı Hünel konser verdi. 4. Balıkesir Aroma Terapi Festivali için geldiğimiz Burhaniye Ören’de Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz ile festival, tarım ve gastronomi üzerine geliştirdikleri projeleri konuştuk.
ENDEMİK BİTKİ ÖRTÜSÜNÜN NİMETLERİ
Yılmaz, “Türkiye’nin ilk ve tek Aromaterapi Festivali’nin çıtasını her geçen yıl yükseltiyoruz. Balıkesir her şeyiyle çok zengin bir il. Türkiye coğrafyasında Allah’ın her şeyi verdiği güzel bir il. Hem Marmara Denizi hem Ege Denizi’ne kıyımız var. Gayemiz, Balıkesir’in potansiyelini en iyi şekilde değerlendirerek turizmi 12 aya yaymak. Bunun için bütüncül bir strateji oluşturduk. Şehrimizdeki yaşam kalitesinin yükseltilmesi, ekonomik kalkınma ve markalaşmaya yönelik çalışmaları aynı anda yürütüyoruz. Biz tarım ürünlerimizle, doğal güzelliklerimizle, Kaz Dağları, Madra Dağı, Marmara Adası gibi bölgelerimizle, tüm etkinliklerle hem ürettiğimiz ürünleri hem de buradaki endemik bitki örtüsünün vermiş olduğu nimetleri Türkiye’ye tanıtmak istiyoruz” dedi.
ALTERNATİF TIBBIN YERİNİ ALIYOR
Yılmaz, şöyle devam etti:
“Aroma terapi festivalimiz dördüncü yılında yaklaşık on yılda gelinebilecek bir olgunluğa sahip bir festivale dönüştü. ‘Şifa arayanlar, şifa vermek isteyenler, endemik bitki örtüsünden nasıl yararlanırız, doğal makyaj nasıl yaparız, kendi bahçemde ne yapabilirim?’ diyenlerin ve bu soruların cevabını verenlerin buluştuğu devasal bir festival. 111 etkinlik yapıldı. Atölye ve laboratuvar çalışmaları, sergiler, konserler, hasatlar, bitkilerin yerinde ziyaretleri yapıldı. Deniz, kum, güneş, öğrenme, satma hepsi bir arada. Aroma terapi çok önemsenmeye başlandı. Çünkü alternatif tıbbın yerine doğal ürünlere tercihler başladı. Bunları da insanlar, kendileri yetiştirip, üretip satabiliyorlar. Bu festival o ihtiyaca yönelik ortaya çıktı. Dünyada bizim bildiğimiz yok, Türkiye’de tek ve 4 yıldır devam eden bir festival.”
TÜRKİYE’DE İLK KEZ BAÇEM ÜRETTİ
Festivalin BAÇEM organizasyonuyla düzenlendiğini belirten Yılmaz, BAÇEM’in faaliyetlerine ilişkin şu bilgileri verdi:
“Tıbbi aromatik bitki yetiştiriciliği ve AR-GE çalışmalarıyla ülke çapında öne çıkan BAÇEM, Türkiye’de ilkleri de gerçekleştirmeye devam ediyor. Türkiye’de ilk kez çay ağacı yetiştiren, ilk kez vetiverin uçucu yağını elde eden, ilk kapama kara mürver bahçesini kuran BAÇEM, Türkiye’nin en büyük bal ormanı projesi çalışmalarını da sürdürüyor. Lavanta özünden sarı kantaron yağına, kekikten adaçayına kadar 200’ün üzerinde tıbbi ve aromatik bitki üretimi yapan BAÇEM, kökeni Avustralya olan Çay Ağacını (Tea Tree) Türkiye’de ilk kez Balıkesir’de yetiştirmeyi başardı. Yapraklarından uçucu yağ elde edilen, antiviral ve antimikrobiyal özelliklere sahip Çay Ağacının fidesini üretmek ve çoğaltmak için çalışmalarımıza devam ediyoruz. Çay Ağacının yapraklarından damıtma yoluyla elde edilen yağın cilt sağlığının korunmasından enfeksiyonu gidermeye kadar sağlık için önemli faydaları var. Aynı zamanda kozmetik sektörü için de önemli bir bitki.
İLK YERLİ KARA MÜRVER ŞURUBU
BAÇEM, ayrıca toprak kaymasını önleyen kök yapısına sahip su veya toprakta bulunan ağır metalleri temizleyen, yeşil kısımları da hayvan yemi olarak kullanıldığında verimi artıran vetiver bitkisi üzerinde AR-GE çalışmaları yapıyor. BAÇEM tarafından Türkiye’de ilk kez uçucu yağı üretilen vetiver bitkisi, Kepsut ilçesine inşa ettiğimiz su arıtma tesisinde kullanılıyor. BAÇEM, doğadan çoğaltarak 5 yıl önce kurduğu Türkiye’nin ilk kapama mürver bahçesinden ürettiği ürünlerle yine bir ilki gerçekleştirdi. Kara mürverimiz ve ekinezyalardan elde edilerek üretilen SAMBUÇEM, Türkiye’nin ilk yerli kara mürver şurubu olarak satışa sunuldu. ‘Kazdağı Bal Ormanı’ projesi kapsamında BAÇEM ile Türkiye’de kurulmuş en büyük bal ormanı projesini hayata geçireceğiz. Projenin ilk ayağı için Edremit’in arıcılık konusunda eski bir geleneğe sahip olan Dereli Mahallesi Tuğlu Dere Mevkiinde çalışmalara devam ediyoruz. Arıcılık yapan, yapmayan bölge halkına birçok imkân sunacağız.”
ZEYTİNİN SERÜVENİ
Zeytin ve zeytinyağı denildiğinde ilk akla gelen şehirlerden Balıkesir’de zeytin hasadı, her yıl Ekim ayında büyük coşkuyla başlar. Başkan Yılmaz, Balıkesir zeytininin serüveni şöyle anlattı:
“Dünyanın en kaliteli ve verimli zeytin ağaçlarına sahip Balıkesir’de, zeytin hasadı dualarla ve şenliklerle gerçekleşir. Ağaçlarımızın yaş ortalaması 150. Balıkesir’in zeytini ve zeytinyağı dünyaca tanınır. Kaz Dağları’nın; havası, bereketli toprakları, rüzgârı bunların hepsi zeytinin kalitesi için etken oluşturuyor. Bölgede üretilen zeytinlerin yüzde 20’si sofralık, yüzde 80’i ise zeytinyağı olarak yapılır. Balıkesir’de zeytincilik bir serüvendir. Toplanmasından işlenmesine kadar her şey büyük titizlik, özen ve en önemlisi tecrübeli ellerde yapılır. Balıkesir zeytini ve zeytinyağının kalitesi de bunu belgeler. Ekim ayının 25’ine kadar toplanan zeytin erken hasat yani en kıymetlisidir. Balıkesir’in 810 bin dönüm zeytinliği ve 12 milyonu aşkın zeytin ağacı bulunuyor. Tüm dünyadaki zeytincilik sektörünü takip ediyoruz. Piyasa koşullarında en verimli ve kaliteli zeytin ile zeytinyağı Türkiye’de olduğu biliniyor. Dünya’da zeytin üretiminde 4. sıradayız. Türkiye’de de Aydın, Muğla ve Balıkesir üretimde ilk sıraları alıyor.”
HAYVANCILIĞA DESTEK
Yılmaz, Büyükşehir olarak hayvancılıktaki politikalarını sürdürülebilir üretim ve katma değerli ürün hedefine uygun olarak belirlediklerini söyleyerek, şunları paylaştı:
“Türkiye’yi Doyuran Şehir Balıkesir’in potansiyeli de hedefleri de büyük. Bu şehrin Balıkesir Kuzusu gibi marka değeri var, bunu geliştirecek projeler yürütüyoruz. 5 ay gibi kısa sürede üreticilere 40 milyon TL destekte bulunduk. Şehirde küçükbaş hayvancılığı geliştirmek için devreye aldığımız ‘Koyunculuğu Geliştirme Projesi’ kapsamında 2019’dan 2023’ün sonuna kadar toplam 3 bin 500 damızlık küçükbaş hayvan dağıtmış olacağız. Şu anda 5 Damızlık Üretim Tesisimiz var. 2,5 yılda ürettiğimiz küçükbaşları üreticilerimize dağıtacağız. Üreticilerimizi ekonomik yönden kalkındırmak ve yerli üretimi artırmak için büyük bir kırsal kalkınma hamlesi başlattık. Ana Arı ve Arı Ürünleri Üretim Tesisleri’ni kurarak Türkiye’nin ilk ve tek ana arı üretim iznine sahibiz. Bugüne kadar 20 binden fazla ana arı yani kraliçe arı dağıtımı da gerçekleştirdik.”
İlandır