Sevgili okurlar,
Ramazan ayı kötü alışkanlıklardan uzaklaşmak ve hayat şeklinize dair sağlıklı seçimler yapmak için bir fırsat. Oruç doğru uygulandığında, maneviyatı arttırırken aynı zamanda fiziksel sağlığa da katkıda bulunmakta. Bu süreçte beslenmeye dikkat etmek ise daha sağlıklı bir ramazan ayı geçirmeniz için önemli.
Ramazan süresince, tercih edilen yiyeceklerin türü, miktarı, yemek yeme hızı ve çiğneme azlığı nedeniyle bulantı, kabızlık, ishal, gaz, iftar sonrası karın krampları ve yorgunluk gibi sindirim sorunlarını ortaya çıkmaktadır. Sindirim sıkıntısının bu yıl ramazanınızın tadını kaçırmaması için yapabilecekleriniz var. Bunlar tutarlı bir şekilde yapılırsa büyük bir fark yaratabilir:
• İftar ve sahur arasında yeterince su için.
• Yemeğinizi iyi çiğneyin. Bu midenin sindirim için yapması gereken yükünü azaltacaktır.
• Sakin ve rahat bir şekilde yiyin.
• Karbonhidrat ve proteinleri birleştirmeyin. Sindirim sorunları olan insanlar bu kombinasyonu sindirmekte zorlanırlar.
• Salata veya çorba ile başlayın ve bir süre bekleyin. Bu sindirim sistemini hazırlar.
• Hem iftarda hem de sahurda lifli besinlerin tüketilmesi tokluk süresini uzatır ve bağırsakları rahatlatır.
• Tüm gün oruç olduğunuz için iftarda tıka basa yemeyin. Tokluk hissinin oluşması için biraz bekleyin.
• Aşırı pişmiş yiyeceklerden kaçının.
• Su atıcı olduğundan siyah çay, kahve ve sodada aşırıya kaçmayın.
• Yemekten sonra bir bardak nane çayı içmek sindirimi rahatlatır.
• İftar sonrası mutlaka kısa bir yürüyüşe çıkın.
Kabızlık da ramazan boyunca rahatsız edici bir sorun olabilir. Barsak hareketlerini arttırmak için; yeterli sıvı alımı, yeterli meyve ve sebze tüketimi, lif içeriği yüksek tam tahıl ürünlerin tüketimi, yavaş yemek yeme ve fiziksel aktivite önemlidir.
Aslında sindirim sıkıntısı ramazan başlamadan önce mevcuttur. Fakat ramazanda uzun süreli açlık, iftarda tıka basa yemekle birlikte gün yüzüne çıkmaya başlar.
BAĞIRSAK FLORASI
Bağırsaklarımız, yararlı, iyi huylu veya zararlı olabilecek birçok mikroorganizmayı barındırmakta. Yararlı olanlar; maya gibi fırsatçı organizmaların kalın bağırsağımızı kaplayıp işgal etmesini ve patojenlerin girişini engeller. Yetersiz probiyotik olduğunda ise patojenler yerleşip besinler için yarışarak vitamin ve mineral eksikliğine de sebep olur. Bu patojenlerin metabolik atıkları, vücudun detoksifikasyon sistemini de altüst edebilir ve vücutta sağlık sorunlarına neden olabilecek toksik madde birikime neden olabilir.
PROBİYOTİK DESTEKLERİ RAMAZANDA DA CAN KURTARICI
Sindirim sisteminin dengesinin korunmasında probiyotik içerikli besinlere (yoğurt, kefir, lahana turşusu ve zeytin gibi fermente gıdalar) beslenmemizde yer vermek ve aynı zamanda özel olarak hazırlanmış probiyotik formüller kullanmak gerekli. Probiyotikler sağlıklı sindirim sistemi florasının oluşmasında, besinlerin sindirilmesinde, bağışıklık sisteminin desteklenmesinde, K ve B vitaminlerinin sentezinde önemli yer tutmaktadır. Bağırsaklarda kötü bakterilerin çoğalmalarını engelleyip, belli sindirim enzimlerini üreterek gaz, şişkinlik ve kabızlık gibi problemleri ortadan kaldırabilmektedirler. Ramazan boyunca en sık karşılaşılan bu şikayetlerin giderilmesi için sahura probiyotik desteğiyle başlamak gün boyu rahat etmenize büyük katkı sağlayacaktır.
3 YENİ MESAJINIZ VAR
Çürük dişleri iyileştiren ilaç geliştirildi
Aslınsa Alzheimer hastalığının tedavisi amacıyla geliştirilen yeni bir ilacın çürük dişleri onardığı tespit edildi. İlaç kök hücreleri uyarıyor ve dişlerin kemiğe benzer yapıdaki temel katmanı olan “dentin”in oluşumunu tetikliyor.
Bilim insanları 3D yazıcılarla şekerden organ üretecek
Araştırmacılar, biyolojik dokularda kullanılabilecek şekerden karmaşık şekiller üretebilen yeni bir 3D yazıcı geliştirdiler. Bir gün, gelişen teknolojiyle tüm insan organlarının 3D olarak üretilebileceği umuluyor.
Yapay kan 1 yıl sonra insanlara verilmeye başlanacak
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nden bir grup bilim insanı 3 yıllık çalışma sonucu yerli yapay kan ürettiklerini belirterek, deney çalışmalarının 1 yıl içinde tamamlanıp sonra da insanlar üzerinde klinik çalışmalarına başlayacaklarını söylüyorlar.
BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ?
•Bağırsaklarımızda yaklaşık 100 trilyon, (bütün vücudumuzdaki hücre sayısının on katından daha fazla) bakteri olduğunu,
•Bozulmuş bağırsak mikrobiyotasının depresyon, anksiyete gibi problemlerle yakından ilişkili olduğunu,
•Probiyotiklerin toksinlerin uzaklaştırılmasında dolayısıyla özellikle kolorektal kansere karşı korunmada da önemli rol aldığını,
•Beynimizin yüzde 60 ı yağdan oluşup Omega 3 çeşidi olan DHA’nın bu yağlar arasında en yüksek konsantrasyona sahip olduğunu biliyor musunuz?