Bir zamanlar Yıldız Sineması ve Basmane

Bir zamanlar İzmir’e gelenlerin ilk ayak bastığı yerdi Basmane. İzmir burada “merhaba” derdi misafirlerine. Çünkü şehirlerarası otobüs terminali ve tren garı buradaydı. Tren garının tam karşısında, 1954’te İzmir Gazeteciler Cemiyeti’nin düzenlediği bir Zeki Müren konseri ile açılmıştı Yıldız Sineması. 1800 koltuk kapasitesi, üstü açılıp kapanan tavanıyla döneminin en büyük ve önemli sinemaları arasındaydı.

Binlerce kişinin girip çıktığı bir merkezdi. Gazanfer Özcan ve Muammer Karaca’nın tiyatro sahnelediği, hatta İsveç güreş milli takımıyla Türkiye güreş milli takımın müsabakalarına bile sahne olduğu anlatılır. Bundan birkaç sene önce; günlerimi, saatlerimi mülteci haberleri için Basmane’de geçiriyordum. Bir gün çekim yapmak için girdiğimizde, dönemin önemli sanat merkezini öyle görünce hayal kırıklığına uğramıştım.

Günümüzde halı saha, bilardo, masa tenisi gibi oyunların oynandığı bir yer olarak hizmet veriyordu. Kale arkasındaysa devasa bir perde asılı duruyordu. Önceki gün Büyükşehir Belediyesi, İzmir’in kent belleğinde önemli yer tutan bu yapıyı da kapsayan haberi duyurdu. Yakın geçmişe iz bırakan ama son yıllarda kaderine terk edilen Yıldız Sineması ve Bıçakçı Han’ı satın aldıklarını ve restore edeceklerini söyleyen Başkan Tunç Soyer’in anlattıkları, kentin belleğine sahip çıkmak adına umut ve mutluluk verici.

Başkan Soyer, özetle şunları söyledi:

İki yıl içinde restorasyon çalışmalarımızı tamamlayıp, Yıldız Sineması’nı görkemli geçmişine yakışacak şekilde İzmirimizin en gözde sanat ve gösteri merkezlerinden birine dönüştüreceğiz. Yıldız Sineması’nın üstünde mekanlar var. Bir sinema müzesi yapacağız. Eski sahipleri çok iyi koruyup bakmışlar. Film makineleri, hatta basılmış biletler bile var. Bıçakçı Han oldukça iyi korunmuş, dolayısıyla orasını iki ay içinde açacağız. Bir yılbaşı pazarı ile açılışı yapacağız. Bir anket çalışmasıyla halka orada ne görmek istediklerini soracağız. Her iki tarihi yapı, şehrimizin kültür sanat yaşamına ayrı bir heyecan getirecek ve bulunduğu yeri, yani tarihi semtimiz Basmane bölgesini ayağa kaldıracak bir kaldıraç işlevi görecek. Burada kent yoksullarının ve mültecilerin yaşadığı alanlar var. Dolayısıyla burası, aynı zamanda önemli sosyolojik bir buluşma noktası da olacak.

Bir kez daha anladık: Her şeyin başı sağlık

Dünyanın düzenini bir anda değiştiren pandemi döneminde bir kez daha anladık ki hayatımızın tek vazgeçilmezi sağlık! Tüm dünya, tüm düzen sağlık üzerine kurulu. Bunu bir kez daha gördük. Son altı aydır; tüm alışkanlıklar, iş dünyası, sektörler tüm silahlardan daha öldürücü olan gözle görünmeyen bir virüse göre gardını aldı.

Sosyal ve ekonomik anlamda neredeyse tüm dünya kontak kapatırken, sağlık çalışanlarının özverili çalışmaları ile sağlık sektörü pandeminin üstesinden gelme mücadelesi verdi ve bu mücadele hala devam ediyor. Bu süreçte herkes kendi ülkesinin, şehrinin sağlık koşullarına odaklandı. Sağlık imkanlarına göre ikamet edeceği bölgeyi seçenler oldu. POSTA İZMİR de aylardır haber seçerken, manşet düşünürken bu yöndeki haberlere odaklandı.

Titiz araştırma ürünü

Okuyucularımıza daha çok sağlık alanında bilgilendirici haberler vermeye, özel sayfalar hazırlamaya çalıştık. Şimdi ise hazırladığımız “İzmir’in Sağlık Dosyası Yazı Dizisi” ile okuyucularımızın akıllarındaki pek çok soruya yanıt bulabilecekleri bilgiler sayfalarımızda yer alacak. POSTA İZMİR’de ses getiren röportajlarını okuduğunuz Melis Apaydın İde’nin hazırladığı yazı dizisinde İzmir’in tarihinden bu güne kadarki salgınları, sağlık verilerini, bilgileri bulacaksınız.

Ayrıca devlet hastaneleri, özel hastaneler, üniversite hastaneleri, yoğun bakım ve yatak sayıları, dal hastaneleri, organ nakli merkezleri, çocuk hastaneleri, 112 Acil servisleri, pandemide başvurulacak hastaneler... Bir hafta sürecek yazı dizisinde tüm bu bilgileri okuyabileceksiniz. Uzun soluklu bir araştırmanın ürünü olan bu yazı dizisinin arşivlerinizde de her an başvurabileceğiniz bir kaynak olacağına inanıyorum.