Şafak henüz çöküyordu… Yüzbaşı Şerafettin müfrezesi, atları dört nala sürüp 9 Eylül 1922 sabahı erken saatlerde Sabuncu Beli’nden Bornova Ovası’na doğru inmeye başladı. Yıllarca işgali yaşamış İzmir’in dağlarında adeta çiçekler açıyordu. İzmir’in ve bir ulusun işgalden kurtuluşunun meşalesinin yakıldığı 9 Eylül’ün 102’nci yıldönümü bugün. Küllerinden yeniden doğan, bir devri başlatan, kurtuluş mücadelesini ateşleyen tarihi günü özetler bu dizeler... O yüzden sadece bir tarih ve iki kelimeden ibaret değildir 9 Eylül. İzmir’in kurtuluşu, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş sürecinde önemli bir adım aslında. 9 Eylül 1922, sadece İzmir’in değil, aynı zamanda Türk milletinin bağımsızlık ve özgürlük mücadelesinin simgesi…
9 EYLÜL
9 Eylül dersin iki kelime,
Ben değişen yazgı anlarım,
Özgürlük anlarım, bağımsızlık,
Sen İzmir dersin iki heceyle
Ben sevinçten ağlarım
***
Tarihin başı mı dönmüş
Şimşek hızı geldiklerinde?
Şaşırmış mı toprak
Ayakları yere değmeyen atlar geçerken?
Önce deniz mi görmüş
Kavruk yüzlü neferleri?
***
Bugün 9 Eylül
Tam sırasıdır canlandırmanın hatıraları
Sen 9 Eylül dersin iki kelime
Ben onurlu bir halk anlarım
Rüzgarın çevirdiği sayfa anlarım
Sen İzmir dersin iki hece
Ben saygıyla ayağa kalkarım.
HALUK IŞIK
İKTİSAT KONGRESİ YENİDEN İNŞA SÜRECİ
İşgal döneminde yakılıp yıkılan İzmir, kurtuluşun ardından hızla yeniden inşa sürecine girer. 1923’te İzmir’de düzenlenen İzmir İktisat Kongresi, genç Türkiye’nin ekonomik bağımsızlık mücadelesinin temellerinin atıldığı bir toplantı olarak tarihe geçer. Kurtuluş Savaşı ile kazanılan zaferden sonra prensip olarak siyasi ve ekonomik bağımsızlık öngörülmüştür. TBMM’nin ilk uğraşısı yurdu işgalden kurtarmak olsa da ekonomik bağımsızlık hedefinin nasıl gerçekleştirileceğine dair bir kongre yapılır; İzmir İktisat Kongresi. Başkanı da Kazım Karabekir olur. İzmir İktisat Kongresi, Lozan görüşmelerinin kesilmesinden sonra 17 Şubat-4 Mart 1923 arasında toplanır. Kongrenin oluşum sürecinde Meclis Başkanı Mustafa Kemal Atatürk, ikincisi İktisat Vekili Mahmut Esat Bozkurt ve İzmir İktisat Kongresi’ne başkanlık yapan Kazım Karabekir öne çıkan isimler olur.
EKONOMİK HEDEFLER BELİRLENDİ
1135 delegenin katılımı ile gerçekleştirilen kongre ‘mesleki temsil’ ilkesi esası doğrultusunda oluşturulur. Sanayici, tüccar, çiftçi ve işçi temsilcileri ülkenin ekonomik yönelimlerini belirleyebilmek için söz hakkına sahip olur. Kongre sonucunda oldukça kısa yalın maddelerden oluşan, bir kısmı ekonomik nitelikli olmayan birtakım kararlar alınır. İzmir İktisat Kongresi’nde ortaya çıkan en önemli konulardan birisi de siyasi bağımsızlık ve iktisadi bağımsızlık arasındaki mesafenin en aza indirilmiş olması. Bunun da ötesinde siyasi bağımsızlık ve iktisadi bağımsızlığın birbirinden ayrı düşünülemeyecek bir bütünü oluşturması. İzmir’in Kurtuluşundan 5 ay sonra ve Lozan Antlaşması’nın imzalanmasından 4 ay önce toplanan kongre, Anadolu kurtuluş hareketinin iktisadi yönünü göstermesi bakımından son derece önemli. Kongre, iki haftalık bir çalışmadan sonra oybirliği ile kabul edilen ‘Misak-i İktisadi’yi yayımlayarak dağılır. Bu dönemde ekonominin sahip oldukları ve olmadıkları belirlenir, ekonomik hedefler tayin edilir, karma ekonomi modelinin temelleri hazırlanır.
ÖNE ÇIKAN KARARLAR
İktisat Kongresi’nde alınan kararlardan tarım ile ilgili olanlara baktığımızda üretim vurgusu ile şu maddeler öne çıkıyor: - Hammaddesi yurt içinde yetişen veya yetiştirilebilen sanayi dalları kurulması gerekmektedir.
El işçiliğinden ve küçük imalattan süratle fabrikaya veya büyük işletmeye geçilmelidir.
Devlet yavaş yavaş iktisadi görüşleri de olan bir organ haline gelmeli ve özel sektörler tarafından kurulamayan teşebbüsler devletçe ele alınmalıdır.
Özel teşebbüslere kredi sağlayacak bir Devlet Bankası kurulmalıdır.
Dış rekabete dayanabilmek için sanayinin toplu ve bütün olarak kurulması gerekir.
Yabancıların kurdukları tekellerden kaçınılmalıdır.
Sanayinin teşviki ve milli bankaların kurulması sağlanmalıdır.
Demiryolu inşaat programına bağlanmalıdır.
TARIMDA HIZLI DEĞİŞİM DÖNEMİ
İzmir İktisat Kongresi’nde tarımla ilgili konular görüşülür, kongrede Atatürk’ün yayınladığı beyannameyi destekleyen kararlar alınır. Bu kararlar arasında Reji idaresinin kaldırılması ve yabancıların elinde bulunan tekellerin yerli halka verilmesi, Aşar vergisinin kaldırılması, bitkisel üretimin ve hayvancılığın geliştirilmesi önerileri başta gelir. Bu çerçevede kırsal alanın gelişmesi yönünde önemli kararlar alınıp uygulamaya konurken buna bağlı olarak tarım sektörü de hızlı bir değişim dönemine girer. Mustafa Kemal Paşa iktisadi düşünce tarihimizde çağını yargılayan, yarı sömürge toplum düzeninden kurtulmanın yolunu gösteren ve evrensel önemini hala koruyan eşsiz konuşmasını yapar.
İKİNCİ YÜZYILDA YENİ KONGRE
İzmir İktisat Kongresi, Cumhurbaşkanlığının himayesinde, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın ev sahipliğinde, Cumhuriyet’in kuruluşunun 100. yılında ikinci defa yapıldı. 29-30 Nisan 2023’te ‘Küresel Ekonomik Güç Olma Yolunda Türkiye Ekonomisi’ ana temasıyla toplandı. Birinci İzmir İktisat Kongresi’nin gerçekleştirildiği ‘Guiffray Hanı’ olarak bilinen Banka-Han binası 1979’da yıktırılarak otoparka dönüştürülmüştü. Bina, İzmir Valiliği’nce satın alınarak, aslına uygun şekilde yeniden inşa edildi. Kongrede Cumhuriyet’in ilk yüzyılının değerlendirmesi yapıldı, dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girme hedefi doğrultusunda vizyon ortaya koyacak politikalar belirlendi. Bu politikaların hayata geçirilmesi için bir yol haritası oluşturuldu. Kongrede Türkiye’nin ekonomi ve akademi dünyasının tanınmış pek çok ismi yer aldı. Yabancı iktisatçıların da katılım gösterdiği kongreye, iş dünyasının önde gelen şirketlerinin ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri de konuşmalarıyla katkı sundu.
‘TARİHİN DÖNÜM NOKTASI’
İzmir Valisi Süleyman Elban: “Bu anlamlı gün, Türk milletinin bağımsızlık ve özgürlük mücadelesinin en önemli dönüm noktalarından biridir. Mustafa Kemal Atatürk liderliğinde yürütülen mücadele, milletimizin azim ve kararlılığının en güzel örneklerinden biridir. İzmir’in kurtuluşu, sadece bir şehrin değil, bir ulusun bağımsızlık ve özgürlük umutlarını yeniden yeşertmiştir. Bu vesileyle başta Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, bağımsızlık mücadelesinde emeği geçen tüm kahramanlarımızı bir kez daha rahmet ve minnetle anıyoruz.”
‘HER DAİM ÇİÇEKLER AÇTIRACAĞIZ’
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay: “Cumhuriyete giden yol, burada açılmıştır. İzmir’in kurtuluş günü 9 Eylül 1922, Türkiye’nin talihinin döndüğü tarihtir. İzmir’in kurtuluşuyla sonuçlanan Milli Mücadele; sonunda bağımsızlığın, barışın, cumhuriyetin ve demokrasinin beklediği bir yolculuktur. Bu yüzden 9 Eylül, kurtuluşun ve kuruluşun bayramıdır. Böylesi bir mirası devralan bizlere düşen ise çağdaş, demokrat, laik Türkiye Cumhuriyeti’ni korumak, ‘muasır medeniyetler seviyesine’ yükseltmektir. İzmir’in dağlarında her daim çiçekler açtıracağımıza söz veriyorum.”
‘DAHA FAZLA ÇALIŞMAK GEREKİYOR’
İzmir Ticaret Odası Başkanı Mahmut Özgener: “İçerisinde yaşayıp ürettiğimiz bu şehir, bizler için Türkiye’nin üç büyük kentinden biri olmasından çok daha büyük anlamlar ifade ediyor. Şüphesiz insanların olduğu gibi kentlerin de kimlikleri var. Ben, İzmir’in tarihinden aldığı güçle, Dünya’da ve Türkiye’de ‘öncü ve örnek bir kent’ kimliği olduğuna inanıyorum. Bağımsızlık mücadelesinde izi olan tüm İzmir halkını şükranla anıyor, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum.”
‘BAYRAK KENT OLMAYA DEVAM EDİYORUZ’
İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli: “Yeryüzünde, işgal edildiği gün gazeteci Hasan Tahsin’in sıktığı kurşunla kurtuluş mücadelesini başlatan, işgalin bittiği gün Kurtuluş Savaşı’nı bitiren dünyadaki tek şehirdir İzmir. İzmir olarak bugün de tarımdan nitelikli üretime, Ar-Ge’den eğitimli iş gücüne kadar pek çok alanda bayrak kent olma özelliğimizi sürdürüyor. Başta Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere kahraman silah arkadaşlarının önünde minnet ve şükranla eğiliyoruz.”
‘KADİM İZMİR HEP VAR OL!’
Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi: “Homeros’un ‘Gök kubbenin altındaki en güzel şehir’ olarak betimlediği İzmir, tarihten günümüze her zaman öne çıktı. Mustafa Kemal’in söylediği gibi; ‘Siyasi ve askeri zaferler ne kadar büyük olursa olsun, ekonomik zaferle taçlandırılmazsa meydana gelen zaferler payidar olmaz.’ Biz ihracatçılar, muasır medeniyetler seviyesine ulaşmak için 7 gün 24 saat üretmeye ve ihracat rekorları kırmaya devam edeceğiz. Farklı kültürlerin, inançların binlerce yıldır bir arada barış içinde yaşadığı kadim İzmir, hep var ol!”
“TÜRKİYE’NİN VAROLUŞUNUN KİLOMETRE TAŞI”
Ege Bölgesi Sanayi Odası Başkanı Ender Yorgancılar: “İzmir’in önemi, iki temel kaynağa dayanır ki bunlardan ilki medeniyetin temel taşını oluşturan uluslararası ticaret ve bunu sağlayan limanıdır. İkincisi ise yeryüzünün en bereketli topraklarını oluşturan Ege Bölgesi’ne sırtını dayamış durumdaki konumudur. Eşsiz önderimiz Atatürk’ümüzün, sımsıkı kenetlediği milletimizin ve ordumuzun benzersiz zaferi; İzmir’i düşman işgalinden kurtarılan bir şehir olmanın ötesinde, bir milletin bağımsızlığının nişanesi haline getirmiştir. 9 Eylül’ü gurur ve kıvançla kutluyorum. “