Savunma, ilaç, beyaz eşya, inşaat, ulaştırma, ambalaj, elektrik-elektronik... Alüminyum tüm bu sektörlerin ana hammaddesinden biri. Hafif, dayanıklı ve çevreci. Rezervleri sınırlı olsa da Türkiye haddelenmiş ürünlerle öne çıkıyor. Bu konuda katma değerli üretimle adından söz ettiren firmalardan biri de Kibar Holding şirketlerinden Assan Alüminyum...
Alüminyum, diğer metallerin sağlayamadığı hafiflik, mukavemet, üstün korozyon direnci, yüksek derecede ısı ve elektrik iletkenliği, kolay şekillendirilme gibi özellikleriyle birçok sektörde çok geniş kullanım alanına sahip. Dolayısıyla demir-çelikten sonra en çok üretilen ikinci metal konumunda. Üstelik sıfır kayıpla her gramı (yüzde 100) geri dönüştürülebildiği için hem çevreci hem de bütçe dostu bir ürün. Şu anda tonu 2 bin 500 dolar. Hurdası ise 2 bin 400 dolara alıcı buluyor.
MALİYETİN YÜZDE 60’İ ENERJİ
Alüminyumun hammaddesi boksit. Türkiye, ihtiyacını karşılayacak rezerve sahip ancak üretim maliyetli. Maliyetinin yüzde 55-60’ı enerji. Tek hammadde üreticisi yıllık 60-65 bin ton kapasiteyle Seydişehir Alüminyum. Türkiye’nin ihtiyacı ise 2 milyon ton. Bu yüzden külçe ve hurda olarak ithal edilen alüminyum işlenerek 7 kıtaya ihraç ediliyor. Peki sektörde işler nasıl gidiyor? Bu sorunun cevabını 8-10 Ekim’de Almanya’nın Düsseldorf kentinde gerçekleştirilen alüminyum fuarına katılan Kibar Holding ve Assan Alüminyum yöneticilerinden aldık.
İHRACAT 5 MİLYAR DOLARI AŞIYOR
Alüminyum kullanımının milli gelire paralel arttığını ve gelişmişlik göstergesi olduğunu söyleyen Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kibar, “Örneğin Almanya’da kişi başı yıllık 46, İngiltere’de 44, Fransa’da 40 kilo kullanılır. Bizde bu, 16 kilo” dedi. Türkiye’nin yıllık alüminyum üretim kapasitesinin 1.8 milyon tonu, ihracatının da 5 milyar doları aştığını belirten Kibar, “Assan Alüminyum’un yassı üründe 360 bin ton, folyoda 130 bin ton üretim kapasitesi var. Ülkedeki yassı ürünlerin toplam yüzde 55’ini tek başımıza üretiyoruz” diye konuştu.
AMERİKA’DA HIZLI BÜYÜYOR
“Folyoda Avrupa’da en büyük iki üreticiden biriyiz” diyen Ali Kibar, son 3 yılda Dilovası tesislerinde 120 milyon dolarlık ek yatırım yaptıklarını belirtti. Kibar, ayrıca şu bilgileri verdi: “Assan Alüminyum, ürünlerinin yüzde 75’ini 70’i aşkın ülkeye ihraç ediyor. Birinci ihracat pazarımız Almanya, ikincisi İngiltere, üçüncüsü Amerika. Hedefimiz ihracatta Avrupa odağımızı korurken, Amerika kıtasındaki faaliyetlerimizi güçlendirmek. Amerika’da hazır tesis alımı ya da sıfır yatırım gibi planlarımız var. Rekabetçi bir yatırım 300 ila 600 milyon doların altında olmuyor. Amerika’da üretim yaparsanız hem enerji ucuz hem ek vergi yok.”
SANAYİCİ ANCAK ARSASINA İMAR GELİRSE PARA KAZANIR
Sanayinin çok meşakkatli olduğunu ve para kazandırmadığını belirten Ali Kibar, şöyle konuştu: “Bana göre sanayicilik sosyal sorumluluk projesidir. Keyifli bir iştir. Para kazandıran bir iş değildir. Rekabetçi olmak için sürekli yatırım yapmak zorundasınız. Yatırım yaparken de üretime başlayana kadar para harcıyorsunuz. Yatırımın geri dönüşü 15-20 yılı buluyor. Eğer arsanıza imar gelir inşaat yaparsanız, o zaman para kazanırsınız!”
RAHATLAMA 2025’İN İKİNCİ YARISINDA
Türkiye ekonomisine yönelik sorularımıza da yanıt veren Ali Kibar, “Mevcut politika devam ederse 2025’in ikinci yarısında rahatlarız. Avrupa Birliği’nin de iyileşmesiyle normal trende gireriz. Ancak şu anda rekabetçilikte bir miktar gerileme var. İşçilik ücretleri, kurun sabit kalması, enerji maliyetleri bunda etkili oluyor. Bir de kayıt dışı çalışanlar rekabeti olumsuz etkiliyor” değerlendirmelerinde bulundu.
Alüminyum; elektrikli otolarda, uçaklarda, İHA ve SİHA’larda, trenlerde, teknelerde, gemilerde, uzay araçlarında, gıda ambalajlarında, gazlı içecek kutularında, şişe kapaklarında, ilaçların muhafazasında, hatta araba plakası yapımında dahi kullanılıyor.
FUARDAKİ 4 ŞİRKETTEN 1’İ TÜRK
Sektörün en büyüğü olan fuara bu yıl 500’e yakın şirketin katıldığına, bunların 134’ünün Türk şirketlerden oluştuğuna dikkat çeken Assan Alüminyum Genel Müdürü Göksal Güngör de “Fuara yaklaşık 50 ülkeden katılım var. Ziyaretçi sayısı 20 bini aşıyor” dedi. Kendilerinin 437 metrekare ile fuarın en büyük standına sahip olduklarını söyleyen Güngör, “10 yıldır fuara ürün getirmiyoruz. Artık ürün konuşmuyoruz, proje, sürdürülebilirlik ve hurdadan dönüşümlü alaşımları konuşuyoruz. Sektörün en önemli gündem maddesi yeşil mutabakat ve sınırda karbon düzenlemesi” diye konuştu.
‘SINIRDA KARBON’U SORUYORLAR
Müşterilerin en çok ‘sınırda karbon düzenlemesini ve olası sonuçlarını’ sorduğunu ifade eden Güngör, şöyle devam etti: “2025’te de hedefimiz sürdürülebilirlik odağımızda yatırımlarımıza devam etmek. Yenilenebilir enerji yatırımlarıyla karbonsuzlaşma yolculuğuna emin adımlarla ilerliyoruz. Bu kapsamda son olarak ‘Karbonsuzlaşma Yol Haritası 2050’yi yayınladık. Hedefimiz 2050’ye kadar net sıfır değerine ulaşmak. Geri dönüşümlü mamul kullanımını da 5 yıl içinde yüzde 90’a çıkarmayı hedefliyoruz.”
TÜRKİYE’NİN İLK 9 AYDA EN ÇOK ALÜMİNYUM ÜRÜNLERİ İHRAÇ ETTİĞİ ÜLKELER