İran devletinin son 1 hafta içinde imza attığı skandallar demokrasinin işlemediği, kurumlarda liyakat yerine adamcılığın hakim olduğu rejimlerin halinin bir özeti adeta… Boş araziye atılan bombalar, yanlışla düşürülen yolcu uçağı, bir halk kahramanı dedikleri adama doğru düzgün cenaze töreni organize edemedikleri için çıkan izdiham…
İran rejimi yüzünden 2 günde yok yere 232 insan (56 kişi Süleymani’nin cenazesinde çıkan izdihamda, 176 kişi de Ukrayna uçağında) hayatını kaybetti! Bin yıllık bir devlet geleneği olan bir ülkeyi rezil ettiler. Dahası tüm dünya bugün şu soruyu soruyor: Sahip olduğu füzeyi kullanmaktan aciz, üstüne bu yetmezmiş gibi o füzeyle yanlışlıkla yolcu uçağı düşürecek kadar beceriksiz bir devletin elinde nükleer silah olursa ne olur?!
AMERİKA, İRAN REJİMİNİN YARDIMINA KOŞTU!
Bir kez daha emin oldum ki Amerika İran’daki bu totaliter rejimin kalmasını istiyor. Devrim muhafızları ve iktidardaki güç odakları saltanat yaşarken sokakta insanların yoksulluktan can çekiştiği bir ülke İran… Muhalefetin sokakta iyiden iyiye sesini yükselttiği bu dönemde Amerika’nın Süleymani’yi öldürmesi İran rejimine arayıp da bulamadığı fırsatı verdi.
Bir anda rejim muhalifi herkes hain ilan edildi, rejimi desteklenmeyenlere Amerikan ajanı yaftası yapıştırıldı… Amerika, Süleymani’yi öldürmese şu an İran’da bir numaralı tartışma İran rejiminin ta kendisiydi! Gel gör ki şu an bütün İran, savaşı konuşuyor. Daha da doğrusu konuşmak zorunda bırakılıyor.
EVLİLİKTE YAŞA TAKILANLAR!
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın her fırsatta evliliği teşvik eden konuşmaları kimi çevrelerin çok hoşuna giderken kimi çevreler tarafından da çok eleştiriliyor. Erdoğan bu eleştirilere bakmadan iktidara geldiğinden beri aynı noktada devam ediyor.
En son “Çoğu 30’u aşkın evleniyor ya da evde kalıyor. Böyle bir şey olur mu?” çıkışı gündemde. Herkesin yaşam biçimi kendini ilgilendirir, üzerine yorum yapacak değilim. Ancak muhalif kesimin bu tartışma üzerine ürettiği mizah, özellikle sosyal medyada dönen espriler müthiş.
BİZ KANAL İSTANBUL KONUŞURKEN…
Biz Kanal İstanbul yapılsın mı yapılmasın mı konuşurken İstanbul dün bize yine esas ve en önemli gündemini hatırlattı: Deprem! Biz kanal için birbirimizi yerken doğa bize aklınızı başınıza alın büyük deprem geliyor, tedbirini alın, buna hazırlanın diyor. Ankara duy sesimizi!