Türkiye, üç gündür arka arkaya gelen intihar haberlerini konuşuyor. En az bu intihar haberleri kadar acıklı başka hal ise iktidar yandaşları ile muhaliflerin bu intiharlar üzerine yapmaya çalıştıkları algı oyunları.
Bir yanda intihar edenlerin aslında yoksulluktan intihar etmediğini, paralarının olduğunu ispat etmeye çalışan yandaşlar; diğer yanda bu intiharlardan yola çıkarak ekonomiye dair zehir zemberek tespitler-eleştiriler yapan muhalifler.
Son üç gündür intihar edenlerin paraları var mıydı yok muydu bilmiyorum ama bildiğim bir şey var: Umutları yoktu! Bu intiharları siyasi tartışmalara meze yapıp memlekette her geçen gün özellikle de genç nüfusta daha da artan umutsuzluk halini görmezden gelenler şunu bilmeli ki bu intiharlar ne ilkti ne de son olacak!
Son iki yılda 42 öğretmen hayatının baharında atanamadığı için intihar etti! Onları hatırlamanız için siyanürle mi intihar etmeleri gerekirdi? İnsanlar paraları kalmadığında değil, hayatta tutunacak dalları kalmadığında yaşamlarına son veriyor. Yoksulluk çok önemli ve ülkeyi yönetenlerin çözmek zorunda oldukları sosyal bir sorun.
Ancak yoksulluktan daha da hayati olan ve sadece ülkeyi yönetenleri değil hepimizi bağlayan, sorumlu kılan başka sorunumuz var: Umutsuzluk. Hz. Ali, “Bir köyde bir insan açlıktan ölürse bütün köy katildir” demiş. Peki bir ülkede insanlar umutsuzluktan ölüyorsa?
Ağam bizimle eğlenii!
Galatasaray Başkanı Mustafa Cengiz, Falcao ile ilgili demiş ki “Falcao buraya para için gelmedi... Bize gelmek için 9.5 milyon Euro’luk teklifi reddetti... Real istedi, Atletico istedi, Fiorentina istedi, bize geldi.”
1) Falcao’nun Galatasaray’a yıllık (vergiler, bonuslar, vs... dahil) maliyeti 10 milyon Euro!
Dolayısıyla, Falcao’nun 9.5 milyon Euro’luk teklifi reddetmesi Galatasaray’ı çok sevdiğinden değil.
2) Falcao, Galatasaray’ı tercih etti ama herhalde futbol kulübünü değil. Liseye, hamama filan mı bir baksalar acaba?! Zira geldi geleli takımının hiçbir önemli maçında biz sahada o isimli bir oyuncu göremedik.
3) Mustafa Cengiz Başkan’ın oyuncusuna sahip çıkmasını anlarım ama rica ederim bunu yaparken bizi salak yerine koymasın.
10 Kasım'a kadar değil son kasıma kadar izindeyiz!
Ulu Önder Atatürk’ün ölümünün üzerinden 81 yıl geçti. Onunla aynı dönemlerde ülkelerini yöneten liderler arasında bir tek Atatürk’ün heykelleri ülkesinde dimdik ayakta, bir tek onun devrimleri-fikirleri hâlâ kuşaktan kuşağa aktarılıyor. Nuri Çolakoğlu’nun Atatürk’ün ölümü üzerine yabancı basında çıkan haber-yazılardan derlediği “Dünya basınında Atatürk” kitabını lütfen okuyun. Ata’mızı saygı, özlem ve minnetle anıyoruz...