Ekrem İmamoğlu partisi adına tarihi bir başarıya imza attı. İmamoğlu’nun Muharrem İnce, Gürsel Tekin, İlhan Kesici gibi isimlerin arasından sıyrılıp aday gösterilmesi çok zorlu bir süreçti ve büyük bir riskti. İmamoğlu da dahil olmak üzere herkesin aklında Beylikdüzü’nde sadece 1 dönem başkanlık yapmış birini koskoca İstanbul’a aday göstermek konusunda şüpheler vardı, bir kişi hariç!
İşte Ekrem İmamoğlu’nun İstanbul’a aday oluşunun gerçek hikayesi... CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu ismini İstanbul adayı olarak gösterme fikrini yakın çevresine ilk kez 2017’nin baharında telaffuz etti. Kılıçdaroğlu ve çevresindeki birkaç isim hariç herkesin ilk tepkisi olumsuzdu:
“Tanınmamış bir isim. Muhafazakar yapısıyla teşkilattan tepki alır” dendi. O yılın yaz mevsimi bittiğinde büyükşehir belediyelerinde istifa fırtınası koptu. Nitekim eylül ayında bu fırtına İstanbul’u da vuracak ve Kadir Topbaş istifa edecekti. Kılıçdaroğlu, İmamoğlu’nun büyükşehir adaylığının ilk provasını burada yapacaktı.
Topbaş’ın istifası sonrası belediye meclisinde başkan adayı olarak Ekrem İmamoğlu’nu gösterdi. 1 yıl sonra cumhurbaşkanlığı seçimi vardı. Kılıçdaroğlu, bir yandan Cumhurbaşkanlığı için aday çalışmaları yaparken diğer yandan 2019’un 31 Mart’ı için İstanbul’a Ekrem İmamoğlu’nu hazırlıyordu... Cumhurbaşkanlığı seçimi bitti. 2018 yazı biterken CHP’de neredeyse herkes İstanbul adayının Muharrem İnce olması gerektiğini düşünürken, Kılıçdaroğlu kararlıydı; İmamoğlu’nu aday gösterecekti.
Gel gör ki sadece bir dönem ilçe belediye başkanlığı yapmış İmamoğlu’nun bu dönem büyükşehir adayı olmakla ilgili kafasında soru işaretleri vardı. 2018 sonbaharında bir yandan Kılıçdaroğlu ve danışmanları diğer yandan ise Ekrem İmamoğlu’nun yakın çevresindeki iş insanları-sanatçılar yine Kılıçdaroğlu’nun ricasıyla ikna turları için devreye girdi. Son görüşme 2018 kasımının ilk haftasında Kılıçdaroğlu ve İmamoğlu arasında baş başa gerçekleşti. Kemal Bey orada İmamoğlu’na unutamayacağı bir söz söyledi: “Sen bizim adayımız değil, büyükşehir belediye başkanımızsın.” Kemal Kılıçdaroğlu o görüşmede Ekrem İmamoğlu’na bir de jest yaparak belediye başkan adaylığını İmamoğlu Ailesi’ne birlikte duyurmayı teklif etti.
Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu’nun annesi, babası, kardeşleri, eşi ve çocuklarıyla kahvaltıda bir araya geldi. O kahvaltıda Ekrem İmamoğlu’nun neden aday olması gerektiğini tüm aile fertlerine bizzat anlattı. “Birlikte zor ve uzun bir yola çıkıyoruz. Sizlerin desteğiniz ve dualarınız olmazsa başaramayız” dedi. Ekrem Bey’in annesine ve babasına dönerek “Allah’ın emriyle oğlunuzu İstanbul belediye başkanı yapmak üzere almaya geldik” dedi. Ve her şey o kahvaltıdan sonra başladı.
Kılıçdaroğlu, İmamoğlu’nun seçim kampanyasının bizzat içinde yer aldı, çalıştı. Kampanyaya zaman zaman direkt müdahil oldu. Misal, bizzat telefon açarak “Liderler soyadlarıyla kampanya yapar. Kampanyada İmamoğlu soyadını kullanacaksınız” talimatını verdi. Demem o ki bakmayın siz şu sıralar CHP’de herkesin “Ekrem Bey’i İstanbul adaylığı için ben ikna ettim” demesine. Bu işin bir tane mimarı var. O da Kemal Kılıçdaroğlu.