Giriş
Hükümet kanadından ve iktidara yakın çevrelerden Rahip Brunson hadisesiyle ilgili “teselli mesajları” yayınlanıyor. “Aslında şöyle yaptık, böyle kuyruğu dik tuttuk” mealinden açıklamalar yapılıyor. Hiç zorlamayın! Zırt pırt konuşup hatırlatmayın. Bırakın da millet en azından unutmaya çalışsın. Zira tutulacak tarafı yok, karizmayı ağır çizdirdik.
KAÇAK ELEKTRİĞİN BEDELİNİ NİYE VATANDAŞ ÖDÜYOR
Kaçak elektrik kullanımı, faturalara kayıp-kaçak bedeli olarak yansıyordu. Bu bedel zaman zaman tartışmalara neden olmuştu. Tartışmalar sonunda Meclis gündemine taşındı.
MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, kanun değişikliği teklifi verirken önemli tespitler yaptı: “Kayıp kaçağın oluşmasında hiçbir sorumluluğu bulunmayan tüketicilerin, dağıtım sisteminin kayıp ve kaçağına muhatap kılınması, Anayasa’nın hukuk devleti, sosyal devlet, adalet ve eşitlik ilkelerine ve evrensel tüketici haklarına aykırıdır.”
Kayıp-kaçak bedeli yaklaşık 35 milyar TL. Elektrik şirketleri bu bedeli faturalara yansıtarak finanse ediyordu. Yani hem kullandığınız elektriği hem de başkasının kaçak kullandığını ödüyordunuz. Bakalım Meclis buna “dur” diyecek mi?
İSTİKLAL CADDESİ YENİDEN AYAĞA KALKAR MI?
Uzun bir aradan sonra dün ilk kez yolum İstanbul’un merkezi İstiklal Caddesi’ne düştü. İstiklal Caddesi, Gezi Parkı olaylarından bu yana bir türlü belini doğrultamamıştı.
Terör saldırıları, ekonomik kriz üstüne bir de Büyükşehir Belediyesi’nin berbat meydan düzenlemesi eklenince İstiklal Caddesi’ndeki dükkanlar tek tek kapanmaya başlamıştı.
Esnaf caddede sinek avlar hale gelmişti. Ancak dün çok farklı bir İstiklal Caddesi tablosu gördüm. Ve mutlu oldum. İstiklal Caddesi ana baba günüydü. “Hafta sonu mu böyle sadece?” diye merak edip birkaç esnafla konuştum.
Son 1-2 aydır genel bir hareketlenme olduğunu özellikle yaz dönemi turist sayısındaki artışın hâlâ devam ettiği bunun İstiklal Caddesi’ne olumlu yansıdığını söylediler.
Yürürken dikkatimi çekti; sahiden de yüzde 80’i turist! AVM’lerin teker teker iflas bayrağını çektiği, Bağdat Caddesi, Nişantaşı gibi merkezi noktaların bomboş kaldığı bu dönemde İstiklal Caddesi’ndeki bu hareketlenme umut verici.
