Türkiye’nin son 10 yılda kaydettiği ekonomik gelişimin en büyük lokomotifi inşaat sektörüydü. Sektör altın bir dönem geçirdi. İnşaat sektörünün bu performansı Türkiye ekonomisini omuzladı. Sektörün yarattığı bu değer iktidar tarafından ekonomi dışındaki alanlarda da başarıyla kullanıldı. Her şeyden önce kendi zenginlerini yarattılar. Bu şekilde zengin edilen müteahhitler, inşaattan kazandıkları paraların bir bölümü -talimatla- zarar etme pahasına iktidarın siyasi amacına hizmet eden medya gibi farklı sektörlere yatırdılar.
[[HAFTAYA]]
Gel gör ki, inşaat sektörünün para kazanabilmesi için en büyük ihtiyaç üzerine inşaat yapılabilecek arazi... Memlekette arazi mi yok? Var elbette... Ama bahsettiğim Kars’ın Kağızman ilçesindeki araziler değil... Büyük şehirlerde yüksek karlılık oranlarına sahip, ‘değerli’ araziler! İşte tam da bu noktada zurna zırt diyor! Çünkü başta İstanbul olmak üzere büyükşehirlerde bu şekilde ‘para basan’ arazi neredeyse kalmadı. Var olan değerli araziler orman vasfı ya da tarihi değeri nedeniyle koruma altında... Bu korumayı kaldırmadıkça oralara kazma vurmak imkansız.
O alanlardan bir tanesi de Üsküdar’daki Validebağ Korusu... Üsküdar Belediye Başkanı son seçimlerde canım koruyu park yapma sözü vermiş. Bir koruyu parka çevirecek kadar çevre bilincinden yoksun bir zihniyetin koskoca ilçeyi yönettiğine mi yanarsın yoksa bunu bir proje haline getirip dillendirecek kadar ne söylediğinden bihaber oluşuna mı? Belediye başkanının argümanları inanılır gibi değil... Çay içecek yer yokmuş mesela... Yahu Üsküdar çay bahçesi dolu, çay içmek isteyen insin sahile doya doya içsin çayını... Korudan ne istiyorsunuz? Kaldı ki belediyenin görevi vatandaşlara çay içme yeri yaratmak mıdır? Başka? Talep varmış, korunun içine camii yapılacakmış. Camii dinimizin kutsalı, elbette yapılsın ama Allah’ın bu şehre bir lütfu olan o yemyeşil korunun içine yapmak şart mı? Ayrıca siz insanları salak mı zannediyorsunuz? “Nasıl olsa camiye kimse karşı çıkamaz, ‘din düşmanı’ ilan ederiz... Hele bir cami diye başlayalım, kazmayı vurduk mu gerisi gelir” diye düşündüğünüzü bilmiyorlar mı?
Kadir Topbaş, Gezi olayları sonrası bir söz vermişti: “Bir daha vatandaşlara sormadan bu tip projeler yapılmayacak.” Madem İstanbul’un Kadir Abi’si var o halde gün, Kadir Abi’mize sözünü hatırlatma günüdür...