Giriş
“...Özetle bugün insan kılığındaki şeytanla, şeytana meydan okuyan hakseverlerin savaştığı gündür...
Bu kutlu savaş halkın gerçek zafer günüdür...
15 Temmuz, yeniden dirilişin öyküsüdür.”
15 Temmuz FETÖ darbe girişimiyle başlayıp bugün Yenikapı’da bir milletin yekvücut oluşuyla neticelenen süreci Abiş Hopikoğlu’nun bu dizelerinden daha iyi anlatan bir ifade yok.
Milletçe yaşadığımız tam olarak bir yeniden diriliş öyküsüdür.
Dedelerimizden, babalarımızdan duyduğumuz “Her şerden bir hayır doğar” sözünü, bizler evlatlarımıza, torunlarımıza “15 Temmuz şerrinden doğan büyük hayır”la anlatacağız.
Analar evlatlarına, dedeler torunlarına böyle anlatacak: “Hainlerin şerri, birbirine hasret kalmış bir milletin kavuşmasına neden oldu.”
“Bizi bölmek isteyenlere inat, öyle bir kenetlendik ki...” diyeceğiz.
15 Temmuz’u FETÖ’nün son ihaneti olarak yazan tarih bugünü, yani 7 Ağustos’u “Büyük Türkiye Kavuşması” diye yazacak.
İçeride bu kadar hain, dışarı bu kadar düşmanla baş edip böyle dimdik ayakta durabilen tek bir millet, tek bir devlet daha yok.
Etrafına şöyle bir bak: Irak’a, Suriye’ye...
Bak ve gör, sen büyüksün Türkiye’m!
Haydi çıkar bayrakları!
Bunca yıldır seni sana düşman edenlere inat, bugün sarıl sana en çok “benzemeyen” kardeşine.
Tükür fırsatçının, fesatçının, hainin yüzüne...
Yürü üstüne-üstüne şerefsiz celladın.
Sen ben yok artık, biz varız.
Ve bil ki; biz böyle diri, böyle iri oldukça cihan dursa karşımızda yıkılmayız.
