Stadın yine dörtte üçü Türk’tü. Yine büyük coşku vardı. Zaten ilk iki maçlar sonunda ev sahibi Almanya’dan daha fazla seyirciyle rekor kırdık. Dün bu rekor daha da gelişmiştir. Maça büyük destekle başladık, ancak çok kontrollüydü bizim çocuklar. Gol yemezse gruptan çıkacağını düşünen milliler kaleci Mert başta olmak üzere zamana oynuyordu. Çok pas, bazen uzun toplarla arkaya sarkma düşüncesi rakibin 20’de 10 kişi kalmasıyla biraz olsun değişti. Yine kontrol ön plandaydı ancak daha fazla rakip kalede görünüyorduk. İlk yarının sonlarında Arda’nın kaptırdığı topta bir iki saniye yürekler ağıza geldi ancak Mert’in müthiş kurtarışı vardı. Bu kurtarış takımı ve tribünleri iyice ateşledi. İkinci yarıya hızlı ve agresif başlayan takım sağdan Barış’ın bindirmeleriyle rakibi bunalttı. Yine Barış ile sağdan indik, üst üste şut denemelerinin sonuncusunda Hakan öyle bir vurdu ki! Kaleci bu şuta pozisyon alayım derken kaba tabiriyle sekiz oldu, sakatlanıp çıktı. Bu gol hem turu getiriyor hem de Gürcistan’a yatan Portekiz’e gidiyordu. Sonrası maç tam kopacakken sıkıntıya döndü. Sahanın en iyilerinden Barış yine sağdan getirdi, ortasına Arda boşta vuramadı. Ve hakemlerin göz yumduğu Çek golü sonrası kısa süreli kabus. Girdikten sonra top kayıplarıyla şaşırtan ve homurtuları yükselten Cenk öyle bir gol attı ki “Ben kaliteyim” dedi. Başta Ferdi, Barış olmak üzere helal olsun size.
27 Haziran 2024, Perşembe 07:00
Haberin Devamı