Dilara DoğanSu Soley: Aşık olunca şapşallaşıyorum

HABERİ PAYLAŞ

Su Soley: Aşık olunca şapşallaşıyorum

Uzun yıllar Ajda Pekkan, Teoman gibi büyük isimlenin vokalistliğini yaptı. kendi albümünü çıkararak müzik dünyasına kaldığı yerden yalnız devam etme kararı aldı. Sesiyle ve duruşuyla kendine hayran bırakan Su Soley’le özel hayatını ve müziğini konuştuk.

Son projeniz ‘Zamansız Aşk’ yayınlandı. Aynı zamanda yapımcılığa da adım attınız. Neler hissediyorsunuz?

Mutlu ve şanslı hissediyorum. 2018’de kendi yapım şirketimi kurup, dijital müzik yayıncılığı markamız Soley Tunes’u oluşturdum. Bu süre zarfında Soley Tunes adı altında pek çok proje yayınladım. ‘Zamansız Aşk’ da son projem oldu.

Haberin Devamı

Nasıl bir aileye doğdunuz?

Selanik kökenliyiz. Annem Van, babam Samsun doğumlu. Ben Ankara’da dünyaya gelmişim. Annem ve babam memurdu. Benden beş sene sonra erkek kardeşim aramıza katıldı ve tam olduk. Kitap okumayı, müzik dinlemeyi seven çalışkan bir çiftti bizimkiler.

Nasıl bir çocukluk geçirdiniz?

Çocukluğum 16-17 yaşıma kadar lojmanda geçti. Şu anda pek kimsenin erişemeyeceği güzellikte bir ortamda büyüdüm. Tüm çocuklar sokaklarda bir aradaydık. İki katlı evimizde pek çok evcil hayvanla büyüdük. Kış gelince her yer kar olurdu. Kardeşimle karlarda yuvarlana yuvarlana koca kış geçerdi. Muhteşem bir çocukluktu.

Büyüyünce ne olmayı hayal ediyordunuz?

Dev sahnelerde büyük kalabalıklara şarkı söylemeyi hayal ediyordum. Diğer hayalim de tüm sevdiklerimle kocaman bir evde hep birlikte yaşamaktı.

Ankara’da nasıl bir hayatınız vardı?

Devlet okullarında okudum ve üniversitede de ODTÜ’yü kazandım. Ailemle yaşıyordum. İstanbul’a gelmeden önceki son beş sene Ankara’da pek çok farklı mekan ve organizasyonda sahne aldım. Devlet Tiyatroları’nda yardımcı oyunculuk ve figüranlık yaptım.

İSTANBUL’A İLK GELDİĞİMDE GEÇ KALMIŞ HİSSETTİM

İstanbul’a ilk geldiğinizde ne hissettiniz?

Geç kalmış hissettim. Sanki herkes ilerlemiş, yol kat etmiş de ben 24 -25 yaşıma kadar beklemiştim. Hayat çok hızlı akıyordu. Sürekli bir şeylere geç kalıyormuş gibi hissediyordum.

Profesyonel bir spor geçmişiniz var. Kayak kazası geçirdiğiniz zaman spor hayatınız son bulmuş. Nasıl dönemdi?

Haberin Devamı

Çok zordu. Uzun senelerdir hayatımın büyük bir parçası olan takım hayatım ve antrenman günlerim Sona ermişti. Üstüne bir de geçirdiğim operasyonlardan sonra çok kilo almıştım. Hem dizim eskisi gibi olmayacaktı hem de müsabakalara bir daha geri dönemeyecektim. Mutsuz bir dönem geçirdim.

Sizce o kaza olmasaydı şu an sizin şarkılarınızı dinlemiyor mu olacaktık?

Eminim ki o kaza olmasaydı müzik yine de hayatımda olacaktı. Fakat aynı besteleri mi yapardım, onu bilemiyorum.

Nasıl bir ruh halindeyken çıkıyor o besteler?

Genellikle isyan halinde çıkıyor. Üstümden o isyana sebep olan duyguyu atınca da çok rahatlıyorum. Meditatif bir etkisi var.

CEZA, TÜRKÇE RAP’İN ATASI

Şarkılarınızın bazılarında rap tadı var. Sever misiniz rap müzik?

Evet, seviyorum. Senelerdir de dinlerim. Hatta biriktirdiğim pek çok rap eserim de var.

Kimleri dinlersiniz?

Türkiye’de en beğendiğim isim Ceza. Türkçe rap’in atası olduğunu zaten herkes kabul ediyor artık. Ezhel’i de beğeniyorum.

Haberin Devamı

Günümüzün müzik piyasasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Çekişmeli ve karmaşık. Aynı internette olduğu gibi müzik piyasasında da her gördüğüne kanmamak gerekiyor. Müzik de artık internet yoluyla tüketilen bir hal aldığı için eğrisiyle, doğrusuyla her şeye herkes bir tuşla erişebiliyor, bazı durumlarda da maruz kalıyor.

Solo kariyerinizden önce birçok isimle çalıştınız. O isimlerden hangisi müzik yolculuğunuzun unutulmaz ismi oldu?

Hepsinin hayatımdaki yeri ve etkisi ayrı. Teoman, Yalın, Ajda Pekkan ve İstanbul Gelişim Orkestrası gibi önemli isimlerle bir arada olmak her yönüyle çok besleyiciydi.

GÜÇLÜ DURUŞUMU HAYAT ÖĞRETTİ

Size bakınca çok güçlü bir kadın görüyorum. Bu zamanla mı oluştu?

Hayat öğretti. Hayatım zorluklarla dolu geçti. Ankara’dan çıkıp İstanbul’a taşınmak bile tek başına ciddi bir sınavdı. Zorlayıcı süreçten geçtim. İnsan ayakta kalmaya alışınca tersini yapamıyor.

Bugüne kadar size söylenmiş en güzel cümle hangisiydi?

Atatürk gözlü… Değerli Güneri Civaoğlu programı Şeffaf Oda’da söylemişti.

AŞK DELİRMEK GİBİ BİR HİS

Su dili’nde aşkın tanımı nasıl?

Kendi içinde kaybolmak gibi... Öyle bir düşersin ki kendi içine, kimse sana yardım edemez, sabah akşam onu yaşamak istersin, biraz da delirmek gibi. Çok yoğun ve yüksek bir motivasyon hali.

Aşık olunca nasıl bir kadın oluyorsunuz?

Şapşallaşıyorum.

Kıskanç mısınızdır?

Pek sayılmam.

Nasıl bir kadın güzeldir sizce?

Kendiyle barışık, ayakları yere basan ve dişil enerjisini korumuş her kadın güzeldir.

Gelecek hayallerinizden biri nedir?

Çocuk sahibi olup, gezegenimize faydalı bir insan yetiştirmek.

Bazıları evlilikte uzun vadede mutlu olunmadığına inanıyor. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Herkes evliliğe uygun olmayabilir ama mutlu evlilik tabii ki vardır. Kimileri evlenip bir ömür boyu mutlu olur, kimileri evlenip bir ömür boyu mutsuz olur, kimileri hiç evlenmez. İlişkiye de iyi davranmak, çok hırpalamamak, arada da bakıma almak gerekir. Fikrimce, ilk heves geçtiği için ya da başka bir sebepten, bu özen gösterilmediği için ilişkiler birer birer soluyor.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder