Doç. Dr. Gökçen ErdoğanEkonomik bağımsızlığa doğru

HABERİ PAYLAŞ

Ekonomik bağımsızlığa doğru

Kadınların ekonomik bağımsızlık kazanmasını ne denli önemsediğimi her fırsatta anlatıyorum. Çünkü bu yalnızca kişisel bir başarı değil, aynı zamanda toplumun genel yapısında köklü değişimler yaratabilecek bir adım. Ancak, hayatın hızlı temposu içinde kadınların bu adımı atması bazen zorlayıcı olabilir. Oysa her adım, küçük bile olsa, kadını özgürlüğüne bir adım daha yaklaştırır. O adımı attığımız gün yeni bir yaşamın başlangıcı olabilir. Neden o gün bugün olmasın?

PARA BİREYİN KENDİ HAYATINI YÖNETME HAKKIDIR

Haberin Devamı

Ekonomik bağımsızlık, yalnızca para kazanmakla sınırlı değil. Bu bir kadının kendi hayatına değer vermesi ve saygı görmesiyle doğrudan ilgili. Çünkü para, yalnızca bir alışveriş aracı değil, aynı zamanda karar verme gücü ve bireyin kendi hayatını yönetme hakkıdır. Ne yazık ki, bir kadının başkasına ekonomik anlamda bağımlı olduğu her an, hem kişisel özgürlüğü hem de toplumsal eşitlik adına bir eksiklik yaratır. Toplumun kadınlara dayattığı roller her ne olursa olsun, kadının kendi emeğiyle elde ettiği her başarı bu rollerin ötesinde anlam taşır. Bir işte ustalaşmak ya da hobi olarak yapılan bir uğraşı işe dönüştürmek, ne kadar küçük görünse de, bu başarı bir kadının kendini gerçekleştirme yolunda attığı büyük bir adım. Üstelik bu başarı sadece onu değil, çevresindekileri de olumlu yönde etkiler. Çünkü başarı bulaşıcıdır. Bir kadının ekonomik bağımsızlığı, ailesine ve toplumuna da güç kazandırır.

KÜÇÜK BİR ADIM DEĞİŞİM BAŞLATABİLİR

Ancak ekonomik bağımlılık, bir kadını hayatının birçok alanında kısıtlar. Seçimlerini daraltır, adımlarını yavaşlatır ve hayallerine ulaşmasını zorlaştırır. Ekonomik bağımsızlığı olmayan bir kadının, kendi hayatı üzerinde tam anlamıyla kontrol sahibi olması mümkün değil. Bu bağımlılığı aşmak ise yalnızca cesaret değil, aynı zamanda bir zorunluluk bana kalırsa. Olabildiği kadar ve olabildiğince erken. Ekonomik anlamda güçlü olan bir kadın, sadece kendi geleceğini değil, çevresindekilerin de geleceğini şekillendirir. Çocuklarına bırakacağı en büyük miras, ekonomik olarak bağımsız bir birey olmanın önemini göstermek olacaktır. Bu nedenle, kadınların ekonomiye katkıda bulunmaları yalnızca bir tercih değil, toplumsal bir devrimin başlangıcı sayılmalı. Küçük bir adım, büyük bir değişimi tetikleyebilir. Kadınlar, büyük işler başarmak zorunda değiller; bir zanaatta ustalaşmak ya da hobi olarak yapılan bir işi işe dönüştürmek bile yeterli olabilir. Önemli olan, bir noktadan başlamak. Atılan küçük adım, topluma yayılan büyük bir değişimin ilk kıvılcımıdır.

Haberin Devamı

TOPLUMSAL ADALET VE EŞİTLİK

Kadınların ekonomiye katılımı, sadece bireysel bir ilerleme değil, toplumsal adaletin ve eşitliğin sağlanması için hayati bir hamle. Bu yüzden, kadınların ekonomik bağımsızlıklarını kazanarak daha adil, daha eşit bir dünya inşa etmeleri gerektiği gerçeği unutulmamalı. Bazı kadınlar için geç kalındı belki evet ama bazıları için doğru zaman tam da şimdi. Bir yerden başlamaya var mısınız?

Sıradaki haber yükleniyor...
holder