Toplum kadını da beğenmiyor erkeği de. Herkesin kafasında bir şey var. İstiyor ki herkes ve her şey onun kafasındaki gibi olsun. Ama herkes başka şey bekliyor. Peki biz kime göre yaşayacağız? Kendimize göre mi onlara mı? Maalesef onlar baş edemeyeceğimiz kadar çeşitli.
EŞİM KADINLARLA ÇOK İYİ GEÇİNİR AMA ARTIK DEĞİŞMESİNİ İSTİYORUM
SORU: Hocam, benim eşim çok flörtöz. Ve bunu asla saklamaz. Kimseyle bir şey yaşamadı, yaşamaz. Ama güzel kadın görünce bana gösterir. Kadınlara çok iltifat eder, onlarla iyi geçinir. İş yerindeki bütün kadın arkadaşlarının en samimi olduğu kişidir. Üstelik biz birbirimizi çok severek evlendik ve bizim tanışmamız asla böyle değildi. Yani böyle davrandığı kadınlara bir duygu hissettiği için yapmıyor. Ama etraf beni çok dolduruyor, çok yadırgıyorlar. Ben de işin iç yüzünü bildiğim halde kafama takmaya başladım. Söylenip kendimi küçük düşürmek de istemiyorum ama biraz değişmesini istiyorum. Bu konuda bana ne önerirsiniz?
CEVAP: Öncelikle duygularımızın ve onları açmanın bizi küçük düşürdüğüne, düşüreceğine hiç inanmıyorum. Şeffaf bir biçimde fikirlerinizi, duygularınızı paylaşabilirsiniz. Siz eşinizi tanıyor ve ondan eminseniz kimin ne dediği sizi ilgilendirmeli mi peki? Hayır. Fakat konuşulanlarda doğru bir taraf görüyorsanız elbette eşinizden davranışlarına, sözlerine biraz çekidüzen vermesini, daha mesafeli olmasını isteyebilirsiniz. Etrafımızdaki insanların sevilmediğimizi, aldatıldığımızı, saygı görmediğimizi, ciddiye alınmadığımızı düşünmelerinden rahatsız olmak da çok insani, eşimizin yapısı buysa böyle yaşaması da. Bu tür sorunlarda orta yolu bulmanın, iki tarafı da mutsuz etmeyecek bir noktada buluşmanın yararı var. İhtiyaç duyarsanız destek almaktan da çekinmeyin lütfen.
İŞ ARKADAŞLARIMIN HEPSI ERKEK AMA EŞIM BENI KISKANMIYOR
SORU: Hocam, ben 16 kişilik departmandaki tek kadınım. Benden genç ya da büyük bir sürü erkekle çalışıyorum ve herkes çok ilgilenir. Servis kullanma, dolaşıyor derler evime bırakırlar, evden alırlar. Öğle yemeklerinde her gün sen bizimle ye diye ısrar ederler grup grup. Özel günleri atlamazlar. Çiçek çikolata alırlar. Ve eşim bir gün bile kıskanmamıştır. 4 yıllık evliyim, güzel bir kadınım. Ben iyi bir şey diye düşünüyordum ama kız kardeşim dahil herkes bana ‘bu kadar da kıskanmayan erkek olur mu’ diyor. Diye diye iç huzurumu bozdular ya da haklılar bilemiyorum. Sizce bu işin doğrusu nedir?
CEVAP: Kıskançlık, kişileri köşeye sıkıştırıp özgürlüklerini kısıtlamadığı, rahatsız etmediği sürece, tatlı ve hafif kalabildiğinde asla kötü bir duygu değil. Ancak bir insanın kıskançlık yapmaması sevmediği anlamına gelmiyor ve bir sorun da değil. Size güvenen bir eşiniz var. 15 erkeğin ortasında da olsanız davranışlarınızdan ve ona olan sevginizden, sadakatinizden emin. Neden kötü bir şey olsun ki bu? İş arkadaşlarınız da kibar, düşünceli insanlar. Onları da size başka gözle bakıyormuş gibi itham etmenin bence bir anlamı yok. Kimisi evli, kimisinin hayatında biri var. Bekar olanlar da evli olanlarla ilgilenmiyorlar. Sağlıklı bir iş ilişkisi. Kadınların değerinin bilindiği, düşünüldüğü, bir sürü böceğin içindeki çiçeğin saygı gördüğü bir ortam. Kız kardeşiniz dahil herkesin beklediği kaosun olmaması bence sevindirici. Ayrıca içinden hafif kıskançlıklar duysa da hayatı size zindan etmediği için tebrik ederim eşinizi. Siz aldırış etmeyin çevreye. Kıskansa da memnun edemezdi eşiniz etrafı. El âlem bir hapishanedir, hep söylerim.