Yıllardır medyanın ve sosyal medyanın, toplumun her kesimine ulaşma konusunda sağladığı imkanları en doğru biçimde kullanmak gayretindeyim. Kat ettiğimiz yola bakınca bu konuda başarılı olduğumu, çünkü her şeyden önce sizin doğru bilgiye teveccüh gösterdiğinizi görüyorum. Herhangi bir konuda en doğru olan her zaman ‘bir bilen’e danışmak olmuştur. Bir konuyu uzmanından dinlemek, öğrenmek, tatbik etmek sonuca götüren adımlardır. Çözüme kavuşturan ya da çözümsüzlüğün farkında olarak durulacak yeri seçme/bulma konusunda destek olandır bu. Bir bilen kimdir peki? Sosyal medyada birkaç dakika boyunca yapacağınız bir gezinti size gösterecek ki olur olmaz kimseler de bildiklerini iddia ediyor, doğruluğu olmayan bilgiler ve hatta maalesef eylemler sunuyorlar. Hem de hatrı sayılır rakamlara. Bu tür ‘bilenler’le yol yürümek bazen plasebo etkisine sahip faydalar getiriyor olabilir. Gerçek olmayan ama zararı da olmayan sonuçlar. Fakat bazen... Ve hatta çoğu zaman geri döndürülmesi, geri dönülmesi çok zor zararlar görmeye, yaralar almaya da hazır olmalı insan. Uzman gerçek değilse, rastlantısal da olsa doğru çözüm imkansızdır.
ŞARLATANLARA ALIŞAMIYORUM
Kadın hastalıkları, yıllarca emek verdiğim, eğitim aldığım, didindiğim, çalıştığım, daha da gelişmek için kendimi aştığım uzmanlık konum olduğu için bunun özelinde başlamak isterim. Her yıl sayısız insan, kadın hastalıkları ve cinsel sorunlar nedeniyle hiçbir yetkinliği bulunmayan ve kendini kolayca uzman olarak konumlandıran insanlar tarafından sömürülüyor. Yokluğunu çeşitli sertifikalarla kamufle etmeye çalıştıkları tıbbi eğitimin, yalnızca yıllarla değil aynı zamanda deneyimlerle de örülü olduğunu görmezden gelen şarlatanlara alıştığımı söyleyebilmek isterdim. Ancak alışmadım ve alışmayı reddediyorum. Kolektif bir bilinçle eğitime, deneyime, yeterliliği, yetkililiğe kıymet vermemiz gerektiğinin altını bir kez daha çiziyorum huzurlarınızda. Çünkü istismar, yalnızca aklımıza ilk gelen şey değildir. İnsanların ümitlerini, duygu durumlarını ve ekonomik güçlerini haksız biçimde sömürmek de istismardır.
İNSANLARIN AKILLARI VE RUHLARI ÜZERİNDE KUMAR OYNANIYOR
Genital bölgeye, canlı ve kontrolsüz biçimde kullanıldığında epey zararlı olabilecek organizmalar sokanlar da gördüm formülasyonu olmayan, kulaktan dolma bitkisel karışımlar sürenler de. Tabiatın mucizesi gerçektir ve ilaç sanayinin temelini de bin yıllardır tabiattan gelenler oluşturur. Ancak bütün bu doğal ham maddeler, çok önemli laboratuvar çalışmalarıyla, çok hassas tartım ve ölçümlerle, başka faydalı maddelerle karıştırılır ve insan sağlığını tehdit etmeyecek, ona fayda sunacak formüller haline getirilirler. Fizyoloyik, biyolojik bilgiye sahip olmayan, eğitimsiz kişilerin fahiş fiyatlar karşılığı sundukları formüllerden doğan ve doğabilecek zararları inanın aklınız, hayaliniz almaz. Ve mesele hiçbir zaman sadece elle tutulur gözle görülür çözümler sunduğunu iddia edenler olmadı.
Yine pek çok insan, ruhsal sorunların çözümü için gerçekliği olmayan uygulamalar yapıyor, tehlikeli önerilerde bulunuyorlar. Herkesin terapist, herkesin yaşam koçu, herkesin NLP uzmanı, herkesin bilişsel danışman olduğu demeyeceğim, olduğunu iddia ettiği bu düzende; sizce insanların akılları ve ruhları üzerinde kumar oynanmıyor mu? Yetki, belgelerle alınır evet. Ancak o belgelerin ne olduğu ve kimler tarafından verildiği de sıkı bir denetlemeye tabi olmalıdır. Zaman bunu bize açıkça gösterdi. Çünkü sosyal medya şarlatanları, 3-5 günde sahip olabildikleri sertifikalarla, bir hekimin yetki sınırları içinde bulunan her şeyi yapmaya yelteniyor ve maalesef ‘bir ümit’ faktöründen dolayı karşılık da buluyorlar. Çok acı... Çünkü sonuçta elimizde, çözüme yaklaşamamış ve özellikle mental olarak gerçek çözümden epey uzaklaşmış hastalar kalıyor.
TEDAVİYİ UZMANINDAN ALMAK ZORUNDAYIZ
Ne isim vermek ne birini hedef göstermek niyetindeyim. Bu sorun hepimizin sorunu. Sakın onu yalnızca benim, hekim arkadaşlarımın sorunu sanmayın. Yanlış olan ne varsa altında birlikte kalıyoruz, bu yıllardır böyle. Çeşitli koçluklar, danışmanlıklar, kendine kendine verilmiş ‘hekim’likler altında insanların duygularını, ümitlerini ve bütçelerini sömüren bazen kısa vadede ama mutlaka uzun vadede zararlı tüm kişi, kurum ve sistemleri reddetmek zorundayız. İşi uzmanına sormak, tedaviyi, terapiyi uzmanından almak zorundayız. Bu bilgi ne olur kulağınızın bir yerinde kalsın ve olabildiğince yayın. İlmin ışığından ayrılanlar, karanlıkta kalmaya mahkumdurlar.
Ve ilmin, şahısların uydurduğu gibi bir şey olmadığını, eğitim, yıllar ve deneyim gerektirdiğini unutmayın. Kendini geliştirmeyen, deneyim edineceği işler yapmayan, çağı okumayan, yenilikleri takip etmeyen yetkin kişilerin bile, yetkinliklerinin belirli aralıklarla sınanması ve denetlenmesi gerekliliğine inanıyorum. Buna ben de dahilim. Durmak ya da geçmişin öğretilerine hapsolmak bile bizi çözümden, işini hakkıyla yapmaktan uzaklaştırıyorken; bu şarlatanlara fırsat vermeniz beni en başta sizin için yaralar. Size elini uzatmak için yıllarını harcayan hekim adayı arkadaşlarımın da size, sağduyunuza ve hassasiyetinize güvenmesi gerek. Sizin de onlara. Yazın bir kenara; ilmin ışığı siz yaklaştıkça parlar.