Rodin’in ‘Düşünen Adam’ heykelinden esinlenilen ve Yunan mitolojisinde böbürlenmesi yüzünden 7 kız, 7 erkek evladını kaybeden Tanrıça Niobe’nin ağlarkenki halinin tasvir edildiği eser şu an mahkemelik.
90’lardan beri sokakta olan Banksy gerçek kimliğini ve yüzünü saklar. Bi röportajında ilgili soruyu “Ben pek kişilik sahibi biri değilim. O nedenle ‘biri’ olmam zor” diye yanıtlamıştı.
- Esrarengiz sokak sanatçısı Banksy, abluka altında can çekişen Gazze’ye şubatta yer altı tünellerinden girerek 2’nci seferini yapmıştı. İsrail’in geçen yaz yerle bir ettiği, 2 bin kişinin öldüğü Gazze’nin yıkık duvarlarına graffitiler çizmişti. Bu resimler, ‘Gerilla’ lakaplı sanatçının, Gazze’nin yaşadığı dehşete kapılarını kapatan dünyanın vicdanına kendi silahıyla yaptığı ‘nokta atışları’ydı...
- ‘Sesi duyulmayanın çığlığı’ olan graffiti sanatının en önemli temsilcilerinden Banksy’nin mesajı netti: Buradaki her ölümden, kapını kapadığın için sen de sorumlusun!
- Bu graffitileri de ‘Bu yaz yeni yerler keşfedin’ diye ironik bi dille hazırladığı 2 dakikalık belgeselle, ‘kamuoyu’ denilen ‘dünyanın vicdan galerisi’nde paylaşmıştı.
- Banksy etkisi hemen hissedildi. Gazze bi anda ‘görünür’ oldu. Ama tahmin edileceği gibi etki, gelgit gibiydi. Ama bilen bilir; Banksy sanatı tsunami gibidir. İşte, asıl hikayenin bundan sonrasında ortaya çıkan tablo ile (bence) yüzyılın paha biçilemez eseri ortaya çıktı.
Gazze’de çizdiği graffitilerden birinde Banksy, sosyal medya kullanıcılarından ‘kedi yavrusu fotoğraflarına ayırdıkları zamanı’ eleştirel bi dille talep eder.
NELER OLDU?
- Ölümün ‘hayat’ değil, ‘rakam’ üzerinden hesaplandığı dünya medyasında Gazze, eserleri milyon dolarlara satılan sanatçı sayesinde haber değerine ulaştı.
-Banksy’nin Gazze’deki graffitilerinden biri, başkasının kederini umursamadığı için çocukları ölen ve acıdan taşa dönen Yunan tanrıçası ‘Niobe’nin tasviriydi. Tanrıçayı çizmek için de bombardımanda yıkılan bi evden geriye kalan tek şey kapıyı seçmişti.
- İki ay sonra Gazzeli bi ressam, graffitiyi almak için evin sahibini buldu. Ressam, Banksy’nin eserlerinin milyon dolarlara satıldığını gayet iyi biliyordu. Eserin mesajı itibariyle ‘dünya malı’ olduğunu hiç umursamadı ‘şahsileştirmeye’ kalktı.
- Kapının sahibi Gazzeli açlıkla boğuşuyordu. Tanrıça ile ilgili en ufacık bi fikri yoktu. Kendi trajik gerçeğinin içinde doğal olarak umrunda da olmazdı. Ressam ‘Tanrıça’yı isteyince hemen 175 dolara sattı. 10 akşam yemeği çıkmıştı.
- Kapının sahibinin yoksulluğu, ressamda namussuzluğa dönüşmüştü. Dünya’ya ait olanı mülkleştirme bencilliği... Yokluğu fırsat bilip ucuza kapatma kişiliksizliği...
Uzakdoğulu bir çocuk işçiyi, dikiş makinesiyle İngiliz bayrağı dikerken’ gösteren bu graffitisi, İngiltere’de çocuk işçi çalıştırıp fason üretim yapılan skandala göndermeydi. Duvardan çalındı. Miami’de bir galeri 450.000 sterline satışa çıkardı.
BÜYÜK RESİM DEDİKLERİ
- Veeee Gazze yine dünya medyasındaydı. Satış, büyük ilgi gördü. Ölüme, açlığa; ‘kedi fotoğrafı’na gösterdiği ilgi süresinin yarısını bahşetmeyen dünya kamuoyu, gelişmeleri adım adım takip etmeye başladı. Gelişme derken karıştırmayın: Zulme değil satışa.
- Yoksul Gazzeli ‘Enayi yerine konulduğu’na uyandırıldı. Sanat eserinin değeri anlatıldı... Ama tabii ki dolar bazında. Gazzeli, ‘Dolandırıldım’, ressam da “Parasını verdim, o artık benim” diyerek mahkemeye başvurdu. Kavga büyüyünce devlet, dava sonuçlanıncaya kadar ‘Tanrıça’ya’ el koydu.
Düş gediği
Banksy Gazze’ye ilk 2005’te gitmişti. Kendi deyimiyle ‘Filistin’i bi açık hava hapishanesi’ne çeviren İsrail’in Gazze’ye inşa ettiği ‘Utanç Duvarı’na çizdiği graffitilerden biri de buydu.
- ‘Reklamlardan kalan satır aralarında’ bile yer bulamayan Gazze hâlâ gündemde...
- Sosyal medya ‘Tanrıça’nın kimde kalıp kalmaması’ konusunu tartışıyor...
- Gazze bu arada hâlâ can çekişmeye devam ediyor... Şimdi ortaya çıkan şu tabloya bakalım! Eser o kapıdan çıkıp hayata karıştı. Gazze’yi de aştı. ‘Yüzyılın insanlık’ resmine dönüştü. Banksy o gün o kapıya ‘piyasa değeri’ olan taşlaşmış vicdanlarımızı çizmişti. Oysa hani; vicdan paha biçilemez olandı?
Banksy’nin graffitilerinde savaş karşıtlığı ön plandadır.
2005’te Londra’da Soho Meydanı’na koyduğu ‘iletişim sıkıntısını’ anlattığı bu çalışma 605.000 dolara satıldı.
20 Nisan 2015, Pazartesi 05:00
Haberin Devamı