Giriş
Gün geçmiyor ki bir doğa katliamı haberine daha tanık olmayalım. Kimi maden için kimi rant için tabiatı yok ediyor. Ve bakın neler oluyor:
Kaz Dağları, kazılmaya, ağaçlar kesilmeye devam ediyor. Su Yönetimi Genel Müdürlüğü, siyanür ve altın çıkarmaya olur vermiş. Orman Genel Müdürlüğü ve Tarım Bakanlığı da aynı şekilde… Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanlığı da, “Çevresel etkisi olmayacak” demiş. Şimdi gel de çık işin içinden.
*
Akbelen Ormanı’ndan kömür madeni çıkarılmaması için, İkizköylülerin açtıkları dava sürüyor. İki kez, dört bilirkişinin ‘ekolojik yıkım’ kararı vermelerini, Muğla 1. İdare Mahkemesi hakimi yeterli bulmamış ki üçüncü kez yerinde keşif yapılmasını istedi. Bakalım, keşfede keşfede nereye gideceğiz.
*
Sosyal medya bir başka katliamın videolarıyla dolu; Şırnak’ın Besta bölgesi Cudi Dağı’ndaki ormanlar, uzun zamandır ateşsiz, dumansız yok ediliyormuş. Binlerce kamyon ağaç taşınıyor ama kimse, “Ne oluyor?” demiyor. Herhalde ağaçlar bitince harekete geçecekler.
*
Bu da Çeşme orman yangınından geriye kalan bir görüntü. Ismarlama takım elbise diken bir terzi inceliğinde yanıvermiş. Yakındaki yerleşim yerleri tabii ki islenmiştir ama geriye kalan denize sıfır alan, mazıların dışında simsiyah. Siz bu alanı bir de iki sene sonra görün. Dedim ya, felaketin de bir inceliği var.
Liz’ciğim seni mi kıracağız!
Her fırsatta övünüp duruyoruz ya, “10 milyon göçmen, sığınmacı (her neyse) kardeşlerimize, 100 milyar dolar para harcadık” diye, İngiltere Dışişleri Bakanı Liz Truss’ın da kulağına kadar gitmiş. Boris Johnson’ın yerine başbakan olduğu takdirde göçmenler planını, “Göçmenleri Ruanda ile birlikte Türkiye’ye de gönderebiliriz” diye açıkladı. Gönder be Liz’ciğim, seni mi kıracağız!
Bu işin sonu nereye varacak ?
Bayram seyran bitti, gerçeklerle yüz yüzeyiz artık. Mahkemelerde 23.5 milyon icra dosyası varmış. Gazetelerdeki ilanlar da bunu kanıtlıyor zaten. Kredi kartı ve bireysel kredi borcu nedeniyle yasal takibe giren kişi sayısı da 2 milyona yaklaşmış. Bunun 750 bini de son altı ayda oluşmuş. Bunların yanı sıra AYM Başkanı da, “Bireysel müracaatlar, inceleme sınırımızı kat be kat aştı. Bu sayı ile baş edemeyiz” diyor. Peki, bu işin sonu nereye varacak? Fikrim yok sayın okur.
Bir yıldır yok
58 yıllık hayat arkadaşım, evimizin, ailemizin direği, iyilik meleği Reyhanımın, çarşamba günü birinci sene-i devriyesi. Hep yan yana olduk. Birbirimizin önüne geçmedik. İlk ve son defa bir yıl önce beni arkasında bıraktı. Ve o gün, ikimiz de öldük ama onu gömdüler.
