Türkiye’yi kirletiyorlar

Deniz kenarında bira içen, şort giyen gençlere bile bazıları ahlak dersi vermeye kalkışırken, Bebek sahilinde yaşanan porno görüntülerine kimsenin müdahale etmemesi bana çok garip geldi. Dizilmişler sahile filmi canlı seyrediyorlardı. Üç gün sonra aynı olay, Ümraniye’de bir metro durağının arkasında yaşandı ve o da görüntülendi. Bu rezillikleri hiçbirimiz görmek zorunda değiliz.

*

Bebek ve Ümraniye’deki sapıklıklardan sonra aklıma takıldı. Düşünüyorum. Acaba infial ve kaos yaratmak için bir plan mı bu olaylar? Ah bilebilsem.

Manavgat’ta caddede küçük kızıyla çıplak yürüyen kadınla Avcılar E5’te çıplak yürüyen kadın da var daha. Ve nedense, çoğunlukla bu kişiler ya şizofren ya eroinman ya da zihinsel engelli diye açıklanıyor. İşin kolayı da bu galiba ama sonuçta ülkemizi kirletiliyorlar. Bizler, zamların yol açtığı hayat pahalılığıyla uğraşırken birazcık huzur arıyoruz huzur!

Teröre desteğe ‘evet’ yok

Cumhurbaşkanı Erdoğan, günübirlik gittiği Azerbaycan’dan dönerken, “Tayyip Erdoğan Türkiye Cumhuriyeti’nin başında olduğu sürece, teröre destek veren ülkelerin NATO’ya girmesine kesinlikle ‘evet’ diyemeyiz” demişti hatırlarsanız. Vaat değil belgeli icraat beklediğimizi de tekrarlamıştı.
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, hemen İsveç, Finlandiya ve Türkiye’nin Brüksel’de toplanıp görüşeceklerini ve Türkiye’nin isteklerinde haklı olduğunu açıkladı.

ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken ise, iki ülkenin NATO’ya katılım sürecinin hızlı bir şekilde ilerleyeceğinden ‘emin’ olduğunu belirtti. Blinken nasıl bu kadar emin olabiliyor, Bir dayanağı, bir bildiği mi var acaba?
Bu arada unutmadan, Finlandiya Parlamentosu milletvekili Johan Kvarnström de bir açıklama yaptı ve “PKK’lıları iade etmeyeceğiz. Onların dağların dışında da dostları var” dedi.

Son günlerde duyduğum en güzel espri:
“Euroleague Kupası Anıtkabir’e Abdullah Gül’den fazla gitti.”

Yazıyoor yazıyooor!

Tarım Bakan Yardımcısı Ebubekir Gizligider, “Şunu açıkça söylüyorum; bizim buğday, et, şeker noksanımız yok, fazlamız var” dedi. Dedi ama ertesi sabah Resmi Gazete’de bir cumhurbaşkanı kararı çıktı. 400 bin ton şeker ithalatı için kontenjan açıldı. Bu ithalatta, gümrük vergisi ve varsa ek mali yükümlülükler sıfır olarak uygulanacaktı. Haber bu kadar.

Gerçek ve ötesi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hem suluda, hem sigarada devamlı artırıyoruz. Bundan çok rahatsızlar. Aç sefil geziyor, rakıyı, birayı almaktan geri durmuyor” demişti ya, bir arkadaş bu serzenişe bir espriyle cevap vermiş. Güldürdü beni. Sizler de ‘pazar neşesi’ olarak kabul edin lütfen.
“Alkol zammı sağlığa zararlı, sigara zammı akciğerlere zararlı olduğu için, ekmek ve gıda zamları obeziteyi önlemek, akaryakıt zamları, trafik ve kazaları azalttığı için yapılmakta olup her ‘fiyat ayarlaması’ vatandaşın yararı için düşünülmektedir.”