Dakikalarca süren, yarısı şehir manzarası, bakışma ve klip olan, oyunculukların ayaküstü yapıldığı dizilerden siz de yeterince bunaldıysanız kumandayı yavaşça elinizden bırakın. Türk dizi tarihine damga vuracak bir dizi geliyor: ‘Atiye’ (The Gift) Üstelik ‘Hakan: Muhafız’dan sonra ikinci Türk orijinal Netflix dizisi olacak.
Çarşamba günü Netflix, Soho House Screening Room’da küçük bir ‘Atiye’ etkinliği düzenledi. İlk defa dizinin 15 dakikalık bölümünü izledik. İlk 15 dakikadan anladığım kadarıyla her sahnesi film çeker gibi özenilmiş bu dizi, hem konusu hem de oyunculuklarıyla fark yaratacak. Uzun zaman sonra Atiye karakterinde izleyeceğimiz Beren Saat’i işinin başında görmek dünyanın kaçan dengesinin normale döndüğüne dair bir işaret olmalı.
Ona eşlik eden Mehmet Günsur (Erhan) ise seyir zevkini yıldızlara taşıyor. Göbeklitepe’nin 12.000 yıllık tarihi üzerine kurulan bu kurmaca evren 27 Aralık’ta 8 bölümlük ilk sezonuyla 190’dan fazla ülkede 158 milyonu aşkın Netflix kullanıcısıyla aynı anda buluşacak. Genç ressam Atiye’nin geçmişten günümüze uzanan mistik yolculuğu “Bildiğimizin ötesinde, derinlere hapsolmuş bir gerçeklik. Çok basit ama ulaşılması zor…” diye ifade ediliyor. Her yerinden gizem akan ve merak uyandıran bu özel proje hayal kırıklığı yaşatmayacak gibi görünüyor.
Acayip işlerin insanı: ONUR ÜNLÜ
Yönetmen, senarist, şair, oyuncu, müzisyen olarak tanınan Onur Ünlü geçenlerde kimliklerine stand-up’çıyı da eklemeye karar vermiş. “Hayatta en mantıklı şey stand-up yapmakmış gibi geliyor” diyerek bir maceraya atılmış. Zaten malzemesi de hazır.
Yaşadığı bir durumdan onlarca hikâye anlatabilecek ilahi bir gözlem gücüne sahip. 46 yıllık ömründe yaşadığı trajik olaylarda bile ışığı, mizahı bulabilen bu dâhiyi dinlerken bir saniye bile sıkılmadık. Göründüğü kadar yaşlı olmayan bu adamın arşiv gibi kafasından çıkanlara mutlaka kulak verin. Hepimizde travma yaratan ‘Beşinci Boyut’, ‘Büyük Buluşma’ gibi ak sakallı dede dizilerinin senaryosunu yazan ama bir yandan da ‘Güneşin Oğlu’, ‘Beş Şehir’, ‘Celal Tan ve Ailesinin Aşırı Acıklı Hikayesi’ gibi filmler de yapan bu tuhaf adam Türkiye için son derece tabu kırıcı, özgürlükçü bir şov hazırlamış.
Şovda “Sevgilisinden 100 yaş büyük” diye diye Onur Ünlü’nün başının etinin yenmesine sebep olan sevgilisi Hazar Ergüçlü’den bahsedip konuyu alaya alması çok keyifliydi. Ancak bu sevgili meselesini kabak tadına beş kalaya kadar uzatmaya gerek olmayabilirdi. O gerçek bir hikaye anlatıcısı. Gri şehir hayatının, kargaşanın içinde nefes almak için bu kafa açıcı gösteriye mutlaka gidin.
‘Dünyada Karşılaşmış Gibi’
Berkun Oya’nın yazıp yönettiği ‘Dünyada Karşılaşmış Gibi’ oyununda alışılmışın dışında deneysel bir tiyatroyla karşılaşacaksınız. Sahnede sizleri Alican Yücesoy, Defne Kayalar, Fatih Artman, Okan Yalabık, Öner Erkan, Serkan Keskin, Settar Tanrıöğen olağanüstü oyunculuklarıyla bekliyor olacak.
Bambaşka karakterdeki yedi insanın yolu, etrafı camla çevrili kutunun içine kurulmuş bir karakolda kesişiyor ve olaylar gelişiyor. Bu camdan kutu, karakolların şeffaf olması gerektiği özlemini yansıtıyor. Sahne ortadan ikiye bölünmüş. Eş zamanlı birbiriyle bağlantılı iki oyun oynanıyor. Ara verildiğindeyse seyirciler yer değiştiriyor, oyuncular da aynı sahneleri iki kez oynamış oluyor.
Karmaşık gibi gelebilir ama merak etmeyin, oyunu izlemeye hangi taraftan başlarsanız başlayın kaçırdığınız hiçbir şey olmuyor. Oyun öyle bir kurgulanmış ki zaten her karakter hikâyesini kendi ağzıyla anlatıyor. Oyunu baştan sona kulaklıkla izlememize rağmen diğer sahne tarafındaki seyircilerin gülüşleri zaman zaman dikkat dağıtıcı olabiliyor ama bu çok büyük bir sorun değil.
Sahnede öyle büyük oynamışlar ki dikkatinizi hemen toplayıp oyunun içine girebiliyorsunuz. Metni biraz zayıf bulsam da oyunculuklar abartısız müthişti fakat bir çingeneyi oynayan Öner Erkan’ın performansı müthiş kere müthişti. Nitekim bu karakterle bu yıl 23.’sü düzenlenen Afife Jale Tiyatro Ödülleri’nde ‘Yılın En Başarılı Erkek Oyuncusu’ ödülüne layık görüldü. Oyun, aynı törende ‘Yılın En Başarılı Prodüksiyonu’ ödülünü de aldı.