Mevki-makam sevdası bitmeyenler için bir çözümüm var: Koltuklarını dişçi koltuğuyla değiştirelim, bakalım bir daha oturuyorlar mı!
Tanzanya Devlet Başkanı, “Partim sonsuza kadar iktidarda kalacak!” demiş. Buna dişçi koltuğu da yetmez, masayı da dişçi aletleriyle donatmalı…
İnternetimizin hızı, en hızlının 12’de 1’i imiş. Bizdeki gündemin hızıyla internetinki birbirini dengeliyor. İnternet daha hızlı olsaydı bilgisayarda gazete okurken yemin ederim kusardık!
Küba’da yıl sonuna kadar bütün cep telefonları internete bağlanacakmış. Tütün kokan, puro saran, tutan o ellere yazık, asıl o zaman kendilerini zehirlemiş olacaklar!
Dolu yağışlarına alınan önlemleri gördükten sonra atasözünü, “Arabanı yorganına göre al” olarak değiştiriyorum.
Amerika’da bir kişi, işindeki ilk gününe geç kalmamak için 32 kilometre yürümüş. İş bulmak için her gün 32 kilometre yürüyen vatandaş bunu duysa, “İş bulsak da, her gün 32 kilometre yürüsek!” demez mi?
Faturasıyla, yaydığı zararlı sinyallerle, sosyal hayattan koparmasıyla bize ne yaptığı aslında isminde gizli: Telef-on.
Toplumsal bilinçte “bi” eksiğimiz var sanki, bizdeki toplumsal linç!
Alman elektrikli arabaları yakın zamanda Amerikan elektrikli arabalarını sollayacakmış. Bizimkini emniyet şeridinde dörtlüyü yakmış hâlde bile görmeye razıydım ama maalesef!
Nedense bir türlü doğru taşa konsantre olamıyoruz; elimizi altına sokmamız gereken taş orada dururken, arabanın tekerine koyacağımız taşla meşgulüz!