CHP'de değişim mümkün mü?

Cumhuriyet Halk Partisi’nin 38. Olağan Kurultayı bugün ve yarın Ankara Spor Salonu’nda gerçekleştirilecek. İlk gün, genel başkan seçimi var, ikinci gün ise Parti Meclisi ve Yüksek Disiplin Kurulu belirlenecek. Ana slogan “İkinci Yüzyılda Demokrasi ve Birlik Kurultayı” olarak belirlendi. Aslına bakılırsa bir değişim ihtiyacı olduğu kesin fakat bunun mevcut yönetimin devamıyla mı yoksa yeni bir yönetimle mi söz konusu olacağını yarın itibarıyla öğrenmiş olacağız. Bu kurultayda genel başkanlığın iki önemli adayı var; ilki mevcut Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, diğeri ise CHP’nin en çalışkan ve aktif isimlerinden biri olan Özgür Özel.

Genel tabloya baktığımızda manzara şu: Muhalefetin içine düştüğü durum hiç iyi değil. Son yapılan milletvekili seçimleri ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerine büyük bir ittifakla girmelerine karşın bir başarı ortaya koyamadılar. Kendileri bakımından tarihi bir fırsatı değerlendiremediler. CHP, oy karşılığı olmayan sağ partilerin milletvekillerini TBMM’ye taşımakla eleştiriliyor. Seçim stratejisinin hatalarla dolu olduğu dile getiriliyor. Muhalif seçmen kızgın ve bir oranda da küskün. Bu havanın yerel seçimlere etki etme ihtimali var. Seçim sonuçlarının CHP’de yarattığı hayal kırıklığı sadece parti kadrolarında değil, tabanda da çok güçlü şekilde hissediliyor. CHP, seçimden bu yana kamuoyuna Türkiye’nin temel meseleleri ve Hamas-İsrail savaşı dahil dünyada olup bitenler konusunda ne düşündüğünü bile anlatamadı. O derece enerji kaybı söz konusu.

SON DURUM

Son olarak partinin 55 il başkanı, genel başkanlık seçiminde Kılıçdaroğlu’nu destekleyeceklerini açıklamıştı. İl başkanları, ortak açıklamada Kılıçdaroğlu’nun yaklaşık 900 delegenin oyunu alacağını ifade etmişlerdi. Kılıçdaroğlu, seçimde büyük bir başarı hikâyesi ortaya koyan Erzincan Milletvekili Mustafa Sarıgül, partinin diğer ağır topu CHP İstanbul Milletvekili İlhan Kesici gibi etkili bazı isimlerin de desteğini alıyor.

CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ise Genel Başkan Adayı Özgür Özel’e 196 il delegesinin 185’inin destek imzalarını iletmişti. Kurultay’da divan başkanlığı görevini üstlenecek olan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ise “tarafsızlığını korumak” adına her iki adaya da imza vermedi. Partide “değişim” hareketini başlatan İmamoğlu’nun Özel’e destek verdiği biliniyor.

Ancak İstanbul’da iddia edildiği gibi bir başarı gösterilemediğini ve dağınıklık söz konusu olduğunu düşünen partili bir kitle Kılıçdaroğlu ile devam etmenin daha iyi olacağı görüşünde. Bu kurultay, partinin sol değerlere yeniden sarılması ve küskün sosyal demokrat seçmen ile yeniden yakınlaşması için de bir fırsat olabilir. Diğer taraftan Kürt seçmenin tutumunun İstanbul’da çok kritik olacağı düşünülecek olursa seçilecek genel başkanın bu konudaki söylemleri de merak ediliyor. Hiç kuşku yok ki, CHP’nin en son ihtiyaç duyduğu şey kavgalı ve parçalanmış bir görüntüdür. Türk demokrasisinin sağlığı ve geleceği için muhalefetin ve onun en önemli partisi CHP’nin sağlıklı bir yapıya kavuşması önemlidir. Güçlü ve iddialı bir muhalefet yeni anayasa yapım sürecinden ekonomi ve dış politikaya kadar ülkenin karşı karşıya bulunduğu meselelerin çözümü açısından da yol gösterici olabilir.