Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bütçe görüşmeleri sırasında gelen eleştirilere ve sorulara yanıt verdi. Yaptığı açıklamaları dikkatle okudum. Oktay, inanmadığı ve güvenmediği şeylerin altına imza atacak, savunacak bir insan değil.
Fuat Oktay, ciddi devlet tecrübesi olan, farklı kesimlerin itibar ettiği önemli bir isim. Hantal kurumların sadeleşmesi, verimli hâle gelmesi ve vatandaşın bürokraside sıkıntı çektiği sorunların aşılması için bugüne kadar çok dikkat çekici çalışmalara imza attı.
“Başbakanlık Müsteşarlığı döneminden bu yana Fuat Oktay reformları” diye bir kitapçık hazırlansa çok uzun bir liste çıkar ortaya. Cumhurbaşkanlığı Yardımcılığı görevinde de yeni hükümet sisteminin aksayan noktalarının tespit edilmesi ve problemlerin anında giderilmesi için bir dizi mekanizma kurdu. Oktay’a iletilen hususlar dikkatle incelenir ve reformlara devam edilirse, yeni sistemle ilgili şikâyetler azalabilir düşüncesindeyim.
Fuat Oktay’ın TBMM’deki açıklamalarının bir bölümü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’la ilgiydi. Meclis’teki tartışmalar bu konuda kamuoyunun eksik veya yanlış bilgilendiğini ve toplumun bazı kesimlerinde ciddi bir önyargı olduğunu gösteriyor. Emine Hanım’ın takip ettiği her projede siyasi bir ajanda arayanlar var. Emine Erdoğan’ın siyasi kutuplaşmanın bir öznesi hâline getirilmesi ve onun üzerinden ideolojik kavgaya tutuşulması bana çok garip geliyor.
Emine Erdoğan’ın himayesi altına aldığı, desteklediği veya takip ettiği çok sayıda önemli proje var ve bunlar kamusal fayda açısından önemli konular. Emine Hanım ekibiyle birlikte; çevre, hayvan hakları, kadınlara yönelik ayrımcılığın ortadan kaldırılması, sığınmacılara yönelik sosyal destek alanlarında çok ciddi mesai harcıyor. Afrikalı kadınlarla ilgili projeler ve Asya’da felaketlerde zarar gören insanlara yardım elinin uzatılması gibi küresel bakış gerektiren alanlarda bile ses getiren projeler geliştirdiler.
Salda Gölü’nün, yapılaşma, aşırı ziyaret veya başka bir kirlilik faktörü nedeniyle zarar görmemesi için ciddi bir hassasiyet ortaya koydu. Kısa süre önce Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un davetiyle ben de oraya gitmiştim. Emine Erdoğan’la helikopterde sohbet etme fırsatı bulduk. Salda ile ilgili yanlış bir işlem yapılmaması için Murat Kurum’un özel ilgi göstermesini istediğine tanık oldum. Sıfır atık konusundaki çabası ise gerçekten dünyada dikkat çekecek boyutta işe yaradı. Bugün Türkiye’de atıkların değerlendirilmesi konusunda hatırı sayılır ölçekte bir farkındalık oluştu. Plastik poşet kullanımının ortadan kaldırılması için yaptığı katkılar da öyle.
Emine Erdoğan’ı, bütün bu alanlarda sonuç veren gayretleri nedeniyle dünyadaki lider eşleri arasında çok saygın bir yerde görüyorum.