Amerikan Federal Soruşturma Bürosu FBI, bir süre önce başlattığı soruşturma kapsamında FETÖ terör örgütü mensuplarını yakın takibe aldı.
Önce FBI nedir ve ne yapar hatırlatayım:
ABD’nin resmî kolluk kuvvetidir ve Adalet Bakanlığı’na bağlı olarak çalışıyor. Terörle mücadele, karşı casusluk ve suç araştırma organizasyonu olan FBI’ın tam 200 kategoriden fazla federal suç üstünde yargılama yetkisi bulunuyor.
Birçok kişi FBI’ı filmlerden tanıyor. Hollywood’un “Federaller peşimizde” replikleri meşhurdur. Hatta yerel polis, kritik konulara FBI’ın müdahil olmasından pek hoşlanmaz.
Çünkü bu örgütün yetki ve sorumlulukları eyaletlerin üstünde.
FETÖ faaliyetleri tam da FBI’ın konusuna giriyor. Ancak FBI, Türkiye’nin uzun süren baskıları ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ABD Başkanı Donald Trump nezdindeki ısrarıyla çok gecikmeli şekilde harekete geçebildi.
Geçtiğimiz günlerde Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) elebaşı Fetullah Gülen’in yaşadığı Pensilvanya’daki kampta silahlı bir kişinin tespit edildiğine dair bir haber geldi.
Yerel polis, bu konuyla ilgili ihbarlar üzerine çevrenin detaylı şekilde arandığını ancak kameraların bozuk olması nedeniyle şüphelinin eşkâlinin tespit edilemediğini açıkladı.
Silahlı kişi görünümünde kamp çevresinde görünen kişinin bir FBI ajanı olduğuna dair bazı bilgilere ulaştım.
ABD resmî makamları ve FBI, bu konuyla ilgili muhtemelen hiçbir açıklama yapmayacaklardır. Diğer taraftan gerek ABD Hazine Bakanlığı’nın gerekse FBI’ın FETÖ’nün Amerikan hukukunu ihlal ettiğine dair iddiaları bir süredir çok ciddiye aldıkları ve bir dizi adım attıklarını biliyorum.
FBI’ın, önümüzdeki günlerde FETÖ konusunda Türkiye’nin bazı beklentilerine karşılık gelebilecek bazı ilave aksiyonlar alabileceğini düşünüyorum.
“CIA ile FETÖ arasında uzun süre belli konularda yardım ve işbirliği yaşanmışken ABD nasıl farklı bir adım atabilir?” diye sorabilirsiniz.
Trump yönetiminin bu konuda devreye girdiği ve “ABD’ye siyasi ve hukuki sorumluluk yüklenmemesi kaydıyla” Ankara’nın isteklerine yanıt vermek istediği yönünde güçlü işaretler var.
Fetullah Gülen bu çerçevede ABD’den ayrılmaya zorlanır ve örneğin Güney Afrika gibi üçüncü bir ülkeye gönderilirse oradan -yargılanmak üzere- alınıp Türkiye’ye getirilmesi söz konusu olabilir.