Yıkımın boyutları o kadar korkunç, kayıplarımız o kadar trajik seviyede ki, Türkiye savaşa girmiş olsa hiçbir düşman kuvvet bu oranda zarar veremezdi. Depremin üzerinden 6 gün sonra ne durumdayız, gözlem ve görüşlerimi özetlemek istiyorum:
- Öncelikle valiliklere ve belediyelere çağrı yapıyorum. Türkiye’nin dört bir yanında otopark vb. açmak için alt katlarındaki kolonlar kesilmiş binlerce yapı var. Lütfen çok acil bu binaların listesini yapın, paylaşın. İçindeki insanları oradan bir program dahilinde hızla çıkarmanın yolunu bulun.
- Sağlık Bakanlığımıza çağrıda bulunuyorum. Hekimlerimizin sahada canla başla çalıştıklarını biliyorum fakat lütfen bu afet bölgesinin ihtiyaçlarına yanıt verebilecek bir “Bilim Kurulu” oluşturun. Bu kurulda ortopedi, psikiyatri, dahiliye, enfeksiyon, nöroloji gibi temel alanlardan uzmanlar bulunsun. Sağlıkla ilgili çalışmaları, müdahaleleri, yapılması gerekenleri takip etsinler. Vatandaşlardan süreç içinde gelecek soru ve taleplere yanıt versinler.
- Türk Hava Yolları başta olmak üzere SunExpress ve Pegasus gibi havayolu kuruluşlarımızı kutluyorum. Çok hızlı seferber oldular ve yıkımın yaşandığı bölgelerle diğer şehirler arasında hava köprüsü oluşturdular. Türk Hava Yolları (THY) Basın Müşaviri Yahya Üstün Twitter hesabından hangi planlamalarla hareket ettiklerini sık aralıklarla duyuruyor.
- İnsanlar iyi niyetle “Acaba gidersem katkı verebilir miyim” diye yollara çıkıyor. Deprem bölgesinde inanılmaz sıkışıklık ve yakıt sorunu var. Profesyonel düzeyde yardım veremeyecek veya kritik bir ürünü oraya ulaştıramayacak kişilerin asla yola çıkmaması gerekir. Plansız şekilde bölgeye gitmek orada kalabalık yapmaktan başka bir sonuç vermez.
- Bölgede tuvalet bulunmadığı için çok ciddi hijyen sorunu oluştu. Bir iki gün içinde salgın hastalıkların baş göstermemesi için çok acil o bölgeye seyyar tuvalet, hijyen sağlayacak malzemeler ve temiz su ulaştırılmalı.
- İstanbul-İzmir başta olmak üzere büyük yerleşim birimlerimizde deprem hazırlıklarını çok ciddi olarak bir kez daha masaya yatıralım, yapılanları, yapılması gerekenleri acil önümüze dökelim.
MOBİL OPERATÖRLER
Deprem bölgesinde telefonların çekmemesi, internetin çalışmaması büyük hayal kırıklığı yarattı, arama kurtarma operasyonlarını sekteye uğrattı, enkaz altında bekleyen insanlarla iletişim kurulmasını neredeyse imkânsız hale getirdi. Peki neden oldu bu, ciddi aksaklıkların sebebi nedir? Türkiye’nin üç büyük operatöründen biri olan ve bölgede 3.7 milyon kullanıcısı bulunan Vodafone’un Türkiye CEO’su Engin Aksoy ile konuştum.
10 ilde 400’ü aşkın çalışanıyla sahada hizmet verdiklerini, ağır hasar gören teçhizatlardan 650’sini tekrar çalışır hale getirdiklerini, 1057 jeneratörü devreye aldıklarını söyledi. “GSM operatörleri olarak herhangi bir afet durumunda temel ihtiyacımız elektrik, yakıt, personel geçiş önceliğidir. Baz istasyonlarımızın çalışabilmesi için elektriğe ihtiyacı var. Afet bölgesinde de ilk andan itibaren elektrik verilebilen baz istasyonlarımızda hizmet verebiliyoruz” değerlendirmesini yaptı.
Engin Aksoy özetle kesintilerin yıkılan istasyonlar, elektrik ve yakıt sıkıntısı nedeniyle yaşandığını ifade ediyor. Halihazırda deprem bölgesindeki illerimizde ve gelecekte yaşanacak afetlerde bu kadar hayati ve stratejik bir konuda mevcut sorunların yaşanmaması için neler yapılması gerektiğini özel olarak takip edeceğim ve kamuoyuyla paylaşacağım.