Giriş
Deprem konusunu 30 yıllık gazetecilik hayatımda sürekli gündemde tutmaya çalışıyorum. Pazar günü CNN Türk’teki programıma Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener ve aynı üniversiteden Prof. Dr. Ali Pınar’ı davet ettim, çok önemli gelişmelerden bahsettiler.
Yazımın başlığındaki bilgiyi Ali Pınar verdi. İstanbul’da yaşayan ve sayıları bin 500 dolayında Güney Kore vatandaşı, olası depreme hazırlık için düzenli olarak buluşup tatbikat yapıyormuş. Büyük bir yıkım yaşanması durumunda gıdayı nereden bulacaklar, nasıl haberleşecekler, nerede toplanacaklar, bunları tek tek listeliyorlar. Japonların da böyle bir hazırlığı olduğunu biliyorum.
Biz felaket kapıya gelmeden uyanabilen bir millet değiliz. Gerçek şu: Türkiye’de depreme karşı iyileştirilmeyi bekleyen 7.5 milyon bağımsız bölüm var. Ağır hasarlı 320 bin yapı söz konusu.
Bakanlığı döneminde bu konuların üzerine giden Mehmet Özhaseki’nin dediği gibi hızla hareket etmezsek korkunç bir felaketle yüz yüze kalabiliriz.
İstanbul’da Adalar’dan Avcılar, hatta Tekirdağ’a kadar olan bölge ciddi risk altında. Avcılar Belediye Başkanı Dr. Handan Toprak Benli ile konuştum. CHP’li belediye başkanı Benli, aynı zamanda tıp doktoru.
Dr. Benli, Avcılar’da ekonomik zorluklar, yasal ve fiziki engeller nedeniyle 1999 depreminden bu yana binaların ancak yüzde 7’sinin yenilenebildiğini söyledi.
Çoğunlukla gecekondulardan oluşan Yeşilkent ve Tahtakale bölgelerine özel önem gösterdiklerini, Avcılar’ın genelinde de binaların yenilenebilmesi için apartman komşularının bir araya gelip hareket edebilecekleri bir model geliştirdiklerini anlattı.
Modelin tamamlanabilmesi için Çevre Bakanlığı’nın desteği ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin onayına ihtiyaç var. Bu sayede harekete geçilebilirse yaşam kalitesi yükselmiş, yeşil alan ve otopark sorunu çözülmüş orta yükseklikte apartmanların hızla inşa edilebilmesi mümkün olacak.
Handan Benli, Avcılar’da 140 dolayındaki parkın, gerekli aletler muhafaza edilerek deprem toplanma alanı olarak korunduğunu söyledi.
Bunların dışında özellikle kadınlar, çocuklar, yaşlılar ve bakıma ihtiyacı olanlar için ciddi çalışma yaptıklarını anlattı. “Gazi Evi”, “Aş Evi”, “Emekli Kafesi” gibi mekânların çok sayıda kişiye hizmet verdiğini söyledi. Taziye hizmeti kapsamında bugüne kadar 723 bin kişiye yemek verilmiş, 5 bin ihtiyaç sahibinin evine temizliğe gidilmiş.
Belediyelerin özellikle deprem, afetler ve dezavantajlı kesimler konusunda ne gibi çalışması olduğunu çok önemsiyorum. Bunları köşemde aktarmaya devam edeceğim.
