A Milli Futbol takımımız çok etkili bir performans ortaya koyup Konya’da oynanan maçta Fransa gibi çok güçlü bir ekibi 2-0 mağlup etmeyi başardı.
Türkiye, ziyaretçilere karşı hoşgörülü ve misafirperver olmakla tanınan bir ülkedir.
Ancak bu maçta Fransa Millî Marşı La Marseillaise’in ıslıklanması, protesto edilmesi son derece yanlış oldu.
Spor müsabakaları gerginlikleri artırmak değil, tam tersine mevcut tansiyonu düşürmek ve olumlu izlenimler yaratmak için iyi bir fırsattır.
Holiganizm, fanatizm ve şiddetin sporda yeri olamaz. Öfke ve nefret söylemi de buna dâhil. Futbolcular, hakemler, maça dair ne varsa her şey protestoya açık elbette ama ulusların sembolü niteliğindeki millî marşlar ve bayrakları bunların dışında tutmak gerekir.
Maçtan sonra sosyal medyada yazılanlara baktım: “Fransa Türkiye’nin dostu değil”, “Ermeni soykırımı tasarısını kabul ettiler”, “Fransa Ermenilerle kol kola” gibi şeyler yazılmış.
Fransız hükümetlerinin Ermeni tezleri konusundaki tutumu Türkiye’de büyük rahatsızlık yaratıyor. Ben de Fransızların bu politikasını doğru bulmuyorum.
Fransa ile başka konularda da ciddi görüş ayrılıklarımız var ve zaman zaman diplomatik gerginlik yaşıyoruz ancak bu gerginliğin taşınacağı yer spor, sanat ve kültür hayatı olmamalı.
Fransa-Türkiye ilişkilerinin tarihi 500 yıl öncesine uzanıyor. Fransa, Türkiye’de en fazla yatırımı olan ülkelerden biri. Geçmişte son derece sağlıklı ve ilişkilerin geliştirildiği dönemler oldu. Bugünlerde yaşanan meseleler iki halkın geleceğini ipotek altına alacak bir ortama dönüşmemeli.
A Millî Takım, bu akşam oynayacağı maç için önceki gün İzlanda’ya geldi ancak kafile giriş kapısında çok kötü bir muameleyle karşılaştı. Saatlerce kapıda bekletildiler, sporcuların dönüş bileti soruldu!
İzlanda’da yaşanan rahatsız edici olaydan sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan devlet ve milletin A Millî Takım’ın yanında olduğu mesajının güçlü bir şekilde verilmesini istedi. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Türkiye’nin Oslo Büyükelçiliği aracılığıyla bir diplomatik nota hazırlanması talimatını verdi. Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Kasapoğlu da maça çıkacak futbolculara moral vermek üzere İzlanda’ya hareket etme kararı aldı.
Bakan Mehmet Kasapoğlu ile dün gece Ankara’dan İzlanda’nın başkenti Reykjavik’e uçtuk. Oyuncularımıza destek için buradayız.
Şenol Güneş’in öğrencileri çıkıp aslanlar gibi mücadele edecek ve bu maçı da mutlaka kazanacak diye düşünüyorum. İşgüzar, yabancı düşmanı ve önyargılı İzlanda makamlarına en güzel yanıtı, sahada oynayacakları güzel futbolla vereceklerinden şüphem yok.