Baykar Yönetim Kurulu Başkanı ve Teknoloji Lideri Selçuk Bayraktar, Beyoğlu Belediyesi tarafından düzenlenen “Türkiye Yüzyılı-Beyoğlu Sohbetleri” etkinliğinin konuğuydu. İstanbul’daki tarihi Pera Palas Otel’de düzenlenen etkinliğe ben de davetliydim. Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Fatih Kacır, Türkiye’deki yabancı ülkelerin diplomatik temsilcileri, medya ve iş dünyasının katılımıyla gerçekleştirilen organizasyon, Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız’ın konuşmasıyla başladı, ardından Selçuk Bayraktar çok başarılı bir sunum gerçekleştirdi, sonrasında da soru-cevap bölümüne geçildi.
Bayraktar’ın sunumu akıl ve duygunun mükemmel bir buluşması şeklindeydi. Teknoloji yolculuğunda nereden nereye gelindiğini, çok etkileyici ifadelerle anlattı. Ailesinin, merhum babası Özdemir Bayraktar ve annesi Canan Bayraktar’ın katkılarının hayatlarını nasıl değiştirdiğini hikâyeleriyle paylaştı. Ağabeyi Haluk Bayraktar’la çalışmalarını anlattı.
Özdemir Bayraktar, kısa bir süre önce akciğer kanseri nedeniyle hayata gözlerini yummuştu. Selçuk Bayraktar’ın annesi, İstanbul Üniversitesi mezunu Canan Hanım ise Baykar’da aktif şekilde çalışmalarına devam ediyor.
HÂLÂ İNSAN ÖNEMLİ
Selçuk Bayraktar, yapay zekânın, algoritmanın geldiği seviyenin abartılmamasını, bilim kurgu filmlerindeki gibi anlamlar yüklememek gerektiğine işaret etti. Tek başına makinelerin yapabileceklerinin sınırlı ve her şeyin matematik/algoritmadan ibaret olduğunu vurguladı. Baykar’ın ürettiği Bayraktar TB2 gerçekten sahada paradigmayı değiştiren bir SİHA oldu. Libya’dan Suriye’ye, Doğu Akdeniz’den Kafkaslara kadar sahada aktif şekilde rol aldı.
Bir anlamda Dağlık Karabağ muharebelerinin kazanılmasında baş oyuncuydu. Selçuk Bayraktar, 28 ülkeye ihraç edilen Bayraktar TB2’nin açık ara en fazla ülkeye satılan SİHA olduğunu açıkladı. Alman basınının, Karabağ’da Azerbaycan tarafından kullanıldığı için eleştirilen Bayraktar TB2’nin Ukrayna’ya da gönderilmesi üzerine nasıl yorum değişikliğine gittiğinden örnek verdi.
Halen geliştirme çalışmaları devam eden insansız savaş uçağı Kızılelma’nın tamamen hizmete girdiğinde paradigmayı değiştirmeye devam edeceğini vurguladı. Kızılelma’nın İHASİHA geliştirme programlarının üst seviyesi olduğunu, daha sonra uzay çalışmalarına yöneleceklerini müjdeledi. “Sivil İHA üretecek misiniz?” sorusuna da “Dağılmak istemiyoruz, uzmanlık alanımızda dünyanın en iyisi olmak istiyoruz” cevabını verdi.
Selçuk Bayraktar, teknolojik gelişimde vizyonun önemine işaret ederken bir dönemin en önemli şirketi Nokia’nın gerekli adımları zamanında atamadığı için sürecin dışında kalışını örnek verdi. Dinozorların yok oluşundan bahsederken de dünyaya düşen göktaşı nedeniyle ancak küçük kütlelere sahip olan canlıların hayatta kaldığını, dev cüsseli dinozorların ise büyüklükleri nedeniyle hantal kalıp ortadan kalktıklarını vurguladı.
ADAYLIK İDDİALARI
Beyoğlu Belediyesi etkinliğe medya kuruluşları arasında hiçbir ayrım yapmadan, çeşitli görüşlerden meslektaşlarımızı davet etmişti. Başkan Haydar Ali Yıldız’ın bu kucaklayıcı yaklaşımını çok olumlu buldum doğrusu. Nagehan Alçı, Özlem Gürses, İsmail Küçükkaya, Cengiz Er, Murat Sabuncu, Yusuf Ziya Cömert, Şule Perinçek, Maria Ramos, İlker Yücel, Mustafa Kartoğlu, Halime Kökçe ve daha başka pek çok basın mensubu oradaydı.
Selçuk Bayraktar salondan izleyicilerin de katıldığı sohbet bölümünde gazeteci Özlem Gürses’in “Cumhur İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı siz misiniz?” sorusuna da çok açık bir yanıt verdi. Bayraktar, bu iddiaların asılsız olduğunu, adaylık gibi bir durumun söz konusu olmadığını söyledi. “Cumhur İttifakı’nın adayı çok uzun süredir belli” ifadesini kullandı. Bayraktar, Karar Gazetesi yazarı Yusuf Ziya Cömert’in “Ukrayna’ya İHA-SİHA satışınız Türkiye ile Rusya arasında diplomatik soruna yol açmıyor mu?” yönündeki sorusu üzerine Rusya’nın Ukrayna’yı işgal ettiğini, bu konuya ahlaki ve hukuki olarak baktıklarını anlattı.
Ukrayna ile uzun yıllara dayanan bir teknoloji iş birliği içinde olduklarını hatırlattı ve “Anlaşmalardaki yükümlülüklerimize bağlı kalmak bizim için bir ahlaki konuydu” değerlendirmesini yaptı. Siyasi ve diplomatik konulara ise girmek istemediğini, bunu devletin ilgili kurumlarının değerlendireceği bir iş olduğunu söyledi. Selçuk Bayraktar’a, “Türkiye’ye F-16 verilmesiyle ilgili belirsizlik ve F-35 programından dışlanması Türk Hava Kuvvetleri’nin caydırıcı gücünü kaybetmesine yol açar mı?” sorusunu sordum.
ABD veya diğer ülkelerin en gelişmiş silahları verseler bile teknolojileri kendilerinde olacağı için hiçbir zaman isteneni vermeyeceğini, o nedenle esas olan yerli ve milli teknolojilerde üst seviyeye gelmek olduğunun altını çizdi. TEKNOFEST’i bu doğrultuda çok önemli gördüğünü, katılan genç sayısının 1 milyona ulaşmasının bunun göstergesi olduğunu ifade etti. Bayraktar, teknoloji dışında tıp alanıyla da ilgilenmeye başladıklarını, kurdukları CAN SAĞLIĞI VAKFI’nda kanser ve psikiyatrik araştırmalara başladıklarını söyledi.
Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız da ilçenin Türkiye’nin kültür, sanat ve bilim tarihinde önemine işaret etti, Atatürk ve Milli Mücadele’de Beyoğlu’nun yerini örneklerle anlattı ve Osmanlı Türk’ü gökbilimci Takiyüddin’in adını taşıyan bir merkez kurmak için kolları sıvadıklarını müjdeledi.