Gündem çok yoğun ve sıkışık olduğu için çok önemli bir gelişme yeterince fark edilemedi diye düşünüyorum. Türkiye’nin uluslararası düzeydeki algısı ve itibarı açısından kritik bir olay yaşandı. Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), Ankara’da yedi ayrı ülkenin (ABD, Almanya, Polonya, Slovenya, Norveç, Rusya ve Belarus) cezaevlerinde bulunan toplam 26 kişinin karşılıklı değişimini içeren bir takas operasyonu gerçekleştirdi. MİT Başkanı Prof. Dr. İbrahim Kalın ve ekibi uzun görüşme ve çalışmalar sonucunda oldukça karmaşık ve detaylı operasyonu başarıyla tamamladı. Uluslararası ölçekte ses getiren olay Soğuk Savaş döneminden bu yana hayata geçirilen en kapsamlı değişim oldu. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dünyada en fazla görüştüğü ve güven ilişkisi içinde diyalog kurduğu liderlerden. Diğer taraftan Türkiye- Rusya’ya ambargo uygulamamakla birlikte-NATO üyesi olmaktan kaynaklanan yükümlülüklerini ittifak ruhuna uygun şekilde yerine getiriyor. Ankara’nın, çeşitli zorluklarına karşın denge arayışını muhafaza etmeye çalışması uluslararası çevrelerde dikkatle izleniyor.
Takas olayı ABD ve Rusya’da büyük ses getirdi.
Türkiye’nin her iki blok ile de yakından görüşebilen, kurumsal derinlik ve kapasiteye sahip olması bu süreci kolaylaştırdı ve hızlandırdı. Batı’nın isteğiyle serbest bırakılanlar arasında olan Evan Gershkovich, Paul Whelan, Alsu Kurmasheva ve Vladimir Kara-Murza’nın durumları yakından takip ediliyordu. Serbest kalan Ruslar arasında ise Vadim Krasikov, Artem Viktorovich Dultsev ve Anna Valerevna Dultseva gibi önemli isimler var. Sürecin birçok dikkat çekici yönü bulunuyor. Hiç kuşkusuz bu sürecin başarıyla tamamlanması Türkiye için büyük bir başarıdır. Diğer taraftan seçime çok az zaman kala ABD’de Joe Biden- Kamala Harris ikilisi son gelişmeyi başarı hanelerine yazdıracak. Putin’in bu değişimin gerçekleşmesi için -kategorik olarak desteklediği- Trump’ı beklemeden hareket etmesi de doğrusu ilginç oldu.
BOĞAZİÇİ GAZZE’Yİ KONUŞUYOR
Boğaziçi Üniversitesi Hukuk Fakültesi, 3-4 Ağustos tarihlerinde “Gazze’den Sonra Uluslararası Hukuku Yeniden Düşünmek” konferansını gerçekleştirecek. Dünyanın önde gelen 100’ü aşkın uluslararası hukuk uzmanını bir araya getirecek olan sempozyumda, uluslararası hukuk, insan hakları ve küresel siyasi sistem tartışmaya açılacak. “Filistin için Adalet ve Uluslararası Adalet Divanı’nın Potansiyeli”, “Uluslararası İnsancıl Hukuk: Erişim, Haklar, Dijital Alanlar ve Gelecek”, “İşgal Altındaki Filistin Topraklarında Sosyal ve Ekonomik Haklar” başlıklarında konuşmalar gerçekleştirilecek. İsrail tarafından Gazze’den sınır dışı edilmiş olan BM Eski Filistin Özel Raportörü Richard Falk, “Gazze Mücadelesi: Uygulanamıyorsa Uluslararası Hukuk Önemli mi?” başlıklı konuşma yapacak. Eski BM Filistin Özel Raportörü Michael Lynk da bir sunum gerçekleştirecek. Açılışını Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Mehmet Naci İnci’nin yapacağı sempozyumda BM Konut Hakkı Özel Raportörü Balakrishnan Rajagopal ve Eski BM Gıda Hakkı Özel Raportörü Hilal Elver konuşmacı olarak yer alacak.