Türk-Yunan ilişkilerinin daima iyi olmasını isteyen ve yakınlaşma süreçlerini destekleyen bir insan olarak gelinen son durumu üzüntüyle izliyorum. İki ülke arasında binbir zorlukla yakalanan her ivme maalesef kısa ömürlü oluyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2017’de, 65 yıl sonra bu seviyede gerçekleştirilen ilk Atina ziyareti de gereksiz tartışmalarla gölgelenmişti. Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis’in ABD gezisi ve orada verilen mesajlar, Atina-Ankara arasındaki yumuşama beklentilerine ağır darbe vurdu.
Miçotakis’in, ABD Başkanı Joe Biden ile yaptığı görüşme ve ABD Kongresi’ndeki konuşmasının alt metinlerinde hep Türkiye vurgusu vardı. Yunan lideri, ülkesine ve kendisine gösterilen ilgi ve sempatiyi keşke Türkiye karşıtlığını güçlendirecek bir çerçeveye oturtmasaydı. Biden’ın mavi-beyaz kravat takması, kulağa hoş gelen, süslü sözler söylemesi mutlaka konuk heyeti çok mutlu etmiştir.
Ancak Biden, Yunan hayranlığını Yunanistan’ı sıcak hatta sürmek yerine Yunan halkının gerçekten refahı ve mutluluğu için projelere destek vermiş olsaydı. Yunan ekonomisinin, turizm ve denizcilik dışında diğer alanlarda rekabet gücü çok zayıf.
Yunanistan, bölgenin en önemli tarım merkezlerinden biri olabilir, belli alanlarda üniversiteleri ve yeni teknoparklarla öne çıkabilir. ABD bu alandaki projelere destek vermek yerine doğrudan Türkiye ile Yunanistan’ı karşı karşıya getirecek, silahlanma yarışını hızlandıracak yaklaşım içinde.
Yunanistan, ABD’nin en fazla askeri yığınak yaptığı ülke hâline geldi. Ben bunu sadece Türkiye ile ilişkiler açısından değil, Atina’nın Çin ve Rusya ile gelecekteki ilişkileri bakımından da çok sorunlu görüyorum. Yunanistan gibi küçük sayılabilecek bir ülkenin bu kadar çok askeri yığınak kabul etmemesi gerekirdi.
Mesele Yunan Başbakan’ın ayakta alkışlanması değil. Tarihî ve kültürel nedenlerle ABD’li Kongre üyelerinin Yunanistan’a sempati duyması normal ancak ben bu sempatinin Türkiye karşıtı havayı destekleyecek bir motivasyona dönüşmesini tehlikeli buluyorum. F-35 uçaklarının alınması Yunanistan’ı teknolojik olarak tamamen ABD’ye bağımlı hâle getirecek.
Yunanistan’ın bu kadar pahalı ve sofistike uçaklara ihtiyacı olup olmadığını iyi hesaplaması gerekir. Silahlanma yarışına girmek Yunan halkının çıkarına değil. 12 bin kilometre ötedeki ABD ile bu kadar çok silah anlaşması yapmak yerine Ege’nin diğer yakasında Türkiye ile iş birliği ve barışı zorlamak bence daha doğru olurdu.
Erdoğan da bu çabalara olumlu bir yanıt verebilirdi diye düşünüyorum. Yunanistan ve Türkiye için en doğrusu; barış, diyalog ve iş birliği alanlarını güçlendirmek olmalı. Ben kişisel olarak daima Atina ile Ankara’nın her alanda yakınlaşmasını destekledim. Uzlaşabileceğimiz, ortak çalışabileceğimiz konuların çok olduğuna inandım, hâlâ da bu görüşteyim.
Ancak Yunanistan Başbakanı’nın ABD ziyaretinde öne çıkan mesajlar ve Türkiye karşıtı havanın benim gibi düşünenlerin tezlerini zayıflattığını düşünüyorum. Mevcut gelişmeler ışığında Türkiye’de seçimlerin yapılacağı tarihe kadar Türk-Yunan ilişkilerinde olumlu bir seyrin yaşanması hayli zor görünüyor.