Trafik meselesi, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun göreve geldiği günden bu yana öncelikli olarak ele aldığı bir konu. CNN Türk’te konuğum olduğunda da trafiği çok ciddi bir sorun olarak gördüğünü, sorunların çözülmesine yoğunlaşacağını söylemişti.
Türkiye’de trafik kazalarında her yıl binlerce kişi hayatını kaybediyor, istatistikler sadece olay yerinde ölümleri kaydettiği için gerçek bilanço çok daha ağır. Her yıl çok sayıda vatandaşımız kazalarda sakat kalıyor.
“Öncelik Hayatın, Öncelik Yayanın” sloganını kullanan İçişleri Bakanlığı, yarın 12.00-13.30 saatleri arasında yayaların geçiş üstünlüğünün vurgulanması, yayaların da uygun geçiş noktalarını kullanmasının teşviki için yurt çapında bir kampanya başlatacak. Ancak alınması gereken çok yol var:
✘Trafik cezaları yetersiz, dünyanın herhangi bir yerinde kasıtlı şekilde aracını yayanın üzerine süren bir sürücüyü perişan ederler. Bizde bu konudaki cezalar caydırıcılıktan bile uzak.
✘Sırf zevk olsun diye şerit değiştiren ve trafiği tehlikeye atan sürücülerin sayısı çok fazla. Bunlar yeterince tespit edilemiyor, denetlenemiyor. Ayrıca bunlara kesilen cezalar da Avrupa ortalamasının altında.
✘Sık sık trafik cezalarına getirilen “erken ödeme indirimleri”, erteleme ve aflar, cezayı caydırıcı olmaktan çıkarıyor.
✘Kötü şehirleşme nedeniyle otopark yetersizliği yüzünden araçlar, yaya kaldırımlarına park ediyor. Burada yürümek imkânsız, engelli vatandaşlar bu durumdan ötürü evlerinden çıkamıyor.
✘Özellikle İstanbul’un merkezî yerleşim birimlerinde -Boğaz hattında, Taksim, Nişantaşı, Beyoğlu’ndamotosikletler yaya kaldırımlarını kullanıyor, hem de büyük bir hızla.
Renault Mais uzun yıllar Türkiye’de trafik güvenliği için yayaların ve çocukların eğitilmesine yönelik çok başarılı bir kampanya yürütmüştü.
Volvo başta olmak üzere otomobil şirketleri 2020’li yıllardan itibaren kaza yapmayan, kaza olsa bile içindeki insanların hayatta kalmasını sağlayacak modeller üretmeyi hedefliyor.
Yakın gelecekte araçların içinde seyahat edenler kesinlikle çok daha güvende olacaklar, buna karşın yayalar için yüksek risk devam ediyor. Zira Türkiye’de trafikteki toplam can kayıplarının yüzde 23’ünü maalesef yayalar oluşturuyor. Her geçen gün kaldırımda yürüyen insanların üzerine çıkan araç haberleri veriyoruz. Trafik güvenliği konusu sadece İçişleri Bakanlığı’nın alacağı tedbirlerle çözülemez. Bu bir devlet politikası hâline getirilmeli ve öncelikli olarak takip edilmeli. Millî Eğitim Bakanlığı’nın mutlaka trafik konusunu kalıcı şekilde müfredata alması gerektiğini düşünüyorum. Eğitim ancak küçük yaşta başlarsa etkili olur.