Işınsu KestelliFerhat'ın fedakârlığı

HABERİ PAYLAŞ

Ferhat'ın fedakârlığı

İki hafta önce, bu köşede milli sporcumuz Ferhat Arıcan’dan söz etmiştim sizlere. 1993 İzmir doğumlu olan Arıcan, onu okulun bahçesinde amuda kalkıp elleri üzerinde yürürken gören beden eğitimi öğretmeni tarafından, jimnastik gibi bir spor için hayli geç bir yaşta (10 yaş) tesadüfen keşfedilip bu spora yönlendirilmişti.

O küçük çocuk yılmamış, çalışmış ve ilk olarak Rio 2016 Olimpiyatları’nda yarışmaya hak kazanarak, Aleko Mulos’tan tam 108 yıl sonra Türkiye adına olimpiyatlarda mücadele edecek ikinci erkek jimnastikçi olmuştu.

Haberin Devamı

Ferhat Arıcan, COVID-19 nedeniyle 2021’de düzenlenen Tokyo Olimpiyatları’nda ise bronz madalya kazanarak, ülkemize jimnastik branşında ilk olimpiyat madalyasını getirmişti.

Ferhat, 31 yaşında bir kez daha ülkemizi olimpiyatlarda temsil etme başarısını gösterdi. Genç ekip arkadaşlarıyla beraber takım finalini kıl payı kaçırdı. Bireysel olarak paralel bar aletinde final gördü ve olimpiyatları beşincilik gibi önemli bir sırada tamamladı.

Eminim olimpiyatları az çok takip eden herkes, buraya kadar yazdıklarımın çoğuna hakimdir ama az bilinen önemli bir detay var ki onu da Galatasaray Spor Kulübü doktoru olan, aynı zamanda da Ferhat’ın tedavi süreçlerini takip eden Yener İnce ‘X’ hesabından paylaştı. İnce şunları yazdı:

“Ferhat Arıcan oyunlara birkaç ay kala ön çapraz bağını kopardı. Yürümekte zorlanıyordu. Ameliyat olsa olimpiyatlara katılamayacaktı. Zor bir karar verdi. Özel bir tedaviye başladık. Ekibi ile birlikte olağanüstü bir çaba gösterdi ve ön çapraz bağı olmadan finale kalıp beşinci oldu. Mucize gibi...”

Evet; kelimenin tam manasıyla mucize gibi...

Spor hayatına Göztepe Spor Kulübü çatısı altında devam eden; aynı zamanda da Göztepe Jimnastik Akademi’de yönetici ve baş antrenörlük görevlerini sürdüren Arıcan’ı, hem İzmir adına hem de Türkiye adına yürekten kutluyor; onun azminin tüm genç sporculara örnek olmasını diliyorum.

VAHŞET GÖRÜNTÜLERİ

Hayvanları Koruma Kanunu’nda değişiklik yapılmasına dair kanun teklifinin Meclis’ten geçerek yasalaşmasıyla beraber sokak hayvanlarının; belirli bir zaman içinde barınaklarda toplanması, sahiplendirilmesi, bunun sağlanamaması halinde de uyutulması öngörülüyordu.

Haberin Devamı

Bir hayvansever olarak ‘uyutulma’ ifadesi başından beri beni rahatsız ediyordu ve karşı çıkıyordum. Ayrıca bunun son değil, ilk ihtimal olarak kullanılmasından da çok korkuyordum. Ne yazık ki
korktuğum başıma geldi. Hafta içinde, Niğde ve Ankara Altındağ’dan gelen toplu mezar görüntüleri, parçalanmış hayvan bedenleri nedeniyle gözüme uyku girmiyor. Görünen o ki bazı belediyeler hayvanlara sahiplendirilme hakkını veya şansını bile tanımıyor; direkt olarak katlediyor.

Bu konuda ne söylesem, ne yazsam az...

Dünya Hayvan Sağlığı Örgütü, sokak hayvanı nüfusunun kontrol altına alınması konusunda, 1990 yılından beri kısırlaştırma, hayvan sahiplerinin eğitilmesi ve mikroçip uygulamasından oluşan kombine bir yöntemi en geçerli yöntem olarak kabul ediyor.

Evet; biz bu çözüm yolu konusunda geç kalmış olabiliriz ama bu durumu hayvanları topluca öldürerek düzeltemeyiz. Geç de olsa doğru yolu; yani evrensel olarak kabul göreni benimsemeliyiz.

Haberin Devamı
Sıradaki haber yükleniyor...
holder