Işınsu KestelliHem yavaş hem pahalı

HABERİ PAYLAŞ

Hem yavaş hem pahalı

Bir süre önce, tüm dünyanın peşinden koştuğu dijital göçebelerden söz etmiştim bu köşede.

Kim mi bu dijital göçebeler?

Çalışmak için bir iş yerine ihtiyaç duymayan, hatta çalıştığı firmanın yerleşik olduğu kentte veya ülkede bile bulunması gerekmeyenler.

Çoğunun yaşı 25-35 arasında. Geçmişte elde ettikleri mesleki birikim nedeniyle yaşları 60’ı aşanlar da var aralarında. Dijital göçebelik; stratejik danışmanlık, dijital pazarlama, yazılım, tasarım, proje yönetimi gibi alanlarda çalışanlar ve girişimciler; özellikle borsacılar ve kripto para yatırımcıları tarafından tercih edilen bir hayat biçimi.

Haberin Devamı

İyi gelir elde eden, yaşadıkları kentlerin ekonomisine ve sosyal hayatına değer katan insanlardan söz ediyorum... Bu nedenle de dünya üzerindeki pek çok kent dijital göçebeleri çekebilmek için çeşitli avantajlar sunuyor. Ancak bu insanları en çok cezbeden şey güçlü bir internet altyapısı ve hız.

Gelin şimdide, hizmet sağlayıcı şirketler tarafından art arda yapılan zamlar nedeniyle ülkemizde bir hayli gündemde olan internet hızındaki durumumuzdan söz edelim...

Speedtest.net verilerine göre Türkiye, mobil internet hızı bakımından 111 ülke arasında 58’inci sırada yer alıyor. Türkiye’deki 46.37 mbps’lik hız, 55.8 mbps’lik küresel ortalamanın altında yer alıyor.

Ekonomik İş birliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) verilerine göre, birlik ülkelerinde ortalama 100 mbps üzeri internet hızına sahip abonelerin oranı yüzde 18.6 iken Türkiye’de bu oran yüzde 0.6.

İnternet hızındaki bu geri kalmışlık sektör temsilcilerinin de zaman zaman kabul ettiği şekilde altyapı yatırımlarındaki yetersizlik ve yavaşlık sebebiyle yaşanıyor. Türkiye’nin Güney Kore ile aynı yoğunluğa ulaşması için fiber hattını yaklaşık 4 katına taşıyarak 2 milyon kilometreye çıkarması gerekiyor. Kişi başına düşen fiber kablo bakımından Çin’i yakalaması için ise fiber hattını 7 katına çıkarması lazım. Avrupa Birliği ve OECD ülkelerinde de fiber optik altyapı ortalaması Türkiye’nin 18 katı. Söz konusu ülkelerde fiber optik altyapı uzunluğu 100 nüfusa oranla bin 100 kilometre iken, Türkiye’de rakam sadece 60 kilometre.

Haberin Devamı

Uluslararası Telekomünikasyon Birliği (ITU) verilerine göre ABD, yıllık 88 milyar dolar telekom yatırımıyla zirvede yer alıyor. Bu ülkeyi 62.2 milyar dolarla Çin ve 31.8 milyar dolarla Japonya takip ediyor. Avrupa ülkelerinin telekom yatırımlarına bakıldığında 15.4 milyar dolarla Fransa ve 14,1 milyar dolarla Almanya başı çeken ülkeler olarak dikkatleri çekiyor. Türkiye, 2.4 milyar dolarla yıllık yatırım miktarıyla 7.3 milyar dolar harcayan İtalya ile 5.4 milyar dolar harcayan İspanya’nın yanına bile yaklaşamıyor... Kişi başına yatırıma baktığımızda ise yaptığımız 28.4 dolar yatırımla, kişi başına 93.6 dolar harcayan Yunanistan ile 54 dolar harcayan kapı komşularımız Bulgaristan’ın bile gerisindeyiz.

Evet, verilen hizmetin fiyatı önemli ama daha da önemli olan firmaların tahsil ettikleri ücretlerin karşılığını verip vermediği... Bu açıdan bakıldığında Türkiye’deki internet hizmeti hem çok yavaş hem de çok pahalı.

Haberin Devamı

Tüm bu veriler son derece şeffaf; tamamı uluslararası rapor ve araştırmalarda açık açık yer alıyor. Bu manzaraya bakıp Türkiye’ye yerleşmeyi düşünen bir dijital göçebe çıkar mı sizce?

TARIM KENTİ İZMİR

“Kime sorarsanız sorun İzmir’in bir liman kenti olduğunu söyler... Oysa İzmir bir tarım kentidir. Tarih boyunca liman kenti olarak anılmasının ardındaki güç, Ege’de yetişen ürünlerdir. İzmirliler ve Egeliler üretir, gemiler dünyaya taşır o ürünleri.”

Üstteki cümle, İzmir ve tarım hakkında bana yöneltilen bir soruya verdiğim yanıtın girişinden alıntı. Ve bu yanıtımın doğruluğunu pekiştiren bir arkeolojik keşfe imza atıldı hafta içinde. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Büyükşehir Belediyesi, Kemalpaşa Belediyesi ve Kemalpaşa OSB’nin desteğiyle İzmir’in en eski yerleşimi olan 8 bin 850 yıllık Ulucak Höyüğü’ndeki kazı çalışmalarında, kemik saplı ve ucu çakmak taşlı 7 bin 800 yıllık bir orak bulundu.

Yaklaşık 20 yıllık bir çabanın sonucunda, benim sözlerimi de pekiştiren bu önemli keşfe imza atan Kazı Başkanı Prof. Dr. Özlem Çevik ve ekibini tüm kalbimle tebrik ediyorum. Bu teşekkürü sadece kendi adıma da değil, günümüzde halen tarım ve hayvancılıkla uğraşan 190 bin 647 İzmirli aile adına iletiyorum.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder