Son depremde zarar gören ve az-orta hasarlı raporu verilen İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin binası, yakın bir gelecekte yıkılacak. Söz konusu bina için 1966 yılında mimari bir yarışma açılmış, 1968’de kazanan projenin yapımına başlanmış, ne var ki inşaat çalışmaları ancak 1982’de tamamlanabilmişti. Sahilden esen rüzgârın kentin sokaklarına ulaşabilmesi için alt kısımları açık olarak tasarlanan ve o dönem için oldukça yenilikçi bir çizgi taşıyan yapı, depremin yaşandığı 2020’ye kadar aralıksız hizmet verdi.
Büyükşehir Belediyesi’nin yeni binası da mimari bir yarışmayla belirlenecek. Tek dileğim, Konak’ın tam kalbindeki bu alanda yapılacak yeni binanın evrensel mimari değerler taşıması, yenilikçi olması ve tüm gözlerin İzmir’e çevrilmesini sağlaması... Aksi taktirde yeni bir bina yapmanın bir manası yok; eskisi güçlendirilerek de yola devam edilebilirdi. Umarım benim gibi pek çok İzmirlinin beklentisi olan bu durum, yarışmaya katılacak mimarlarda doping etkisi yapar. Ne de olsa beklentimiz çok büyük.
DÜNYA İÇİN EN KRİTİK BEŞ YIL
Hükümetler Arası İklim Değişikliği Paneli IPCC’nin raporu geçtiğimiz hafta içinde yayınlandı. Rapor, iklim krizine karşı harekete geçmek için kalan zamanın iyiden iyiye daraldığını net olarak ortaya koyuyor. Rapora göre, 2010-2019’da büyüme hızının yavaşlamasına rağmen yıllık ortalama küresel sera gazı emisyonları, insanlık tarihinin en yüksek seviyelerine ulaştı.
Şayet acil ve köklü bir şekilde sera gazı emisyonlarının azalması sağlanamazsa, küresel ısınmayı 1.5 derece ile sınırlamak mümkün olamayacak. “Rapordan hiç mi iyi haber çıkmadı” diye soracak olursanız, çok şükür ki çıktı... 2010 yılından bu yana güneş ve rüzgâr enerjisi ve batarya maliyetlerinde yüzde 85’e varan bir düşüş görüldü.
Alınan kararlar çerçevesinde, dünya genelinde çıkarılan yeni yasalar sayesinde enerji verimliliğinin artması ve ormansızlaşma oranlarının azalması, yenilenebilir enerjinin dağıtımının hızlanması sağlandı. IPCC Başkanı Hoesung Lee’ye göre dünya bir yol ayrımında. Ancak ve ancak bugün alınacak kararlarla yaşanabilir bir geleceği güvence altına alabiliriz...
Ve üzerimize düşenleri yapmak için en fazla beş yılımız var. Bu dönemde her devletin, her kurumun, her şirketin, hatta her bireyin bu bilinçle hareket etmesi gerektiğine inanıyorum. Önümüzde hâlâ bir fırsat varken hep birlikte elimizi çabuk tutalım. Yoksa son pişmanlık fayda etmeyecek.
ACİL ŞİFALAR
Türk tiyatrosunun yaşayan efsanelerinden 84 yaşındaki Genco Erkal, geçen ay sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Bu açıklamayı yapmak biraz zor ama ne yapalım durum böyle. Sağlık sorunlarım nedeniyle iki hafta kadar sahneden uzak kalmak zorundayım” demişti.
Usta sanatçı, hafta içi yaptığı yeni açıklamada ise “Sağlık sorunlarımı iki haftada hallederim sanıyordum, biraz uzadı maalesef. Üstesinden geleceğim, merak etmeyin. Nisan ayı sonunda sahnelere dönebilmeyi umuyorum diyelim şimdilik” ifadesini kullandı. Büyük ustaya acil şifalar diliyorum.