Giriş
2019, ünlüler dünyasındaki evlilikler açısından pek de uğurlu bir yıl sayılmaz. Öyle çok çift boşandı ki artık isimlerini sıralayamıyorum.
Gerçi boşanmak çok kolay. Hele mahkemeye anlaşmalı gidiyorsanız sadece 5 dakika sonra duruşma salonundan boşanmış bir çift olarak çıkıyorsunuz.
Şimdi de Sinan Akçıl ile Burcu Kıratlı boşanıyor. Duruşmaları yarın. Daha önce birkaç kez zaten boşanmanın eşiğinden dönmüşlerdi. Sadece 9 aydır evlilerdi. Peki ne oldu da daha 1 yılı bile doldurmadan boşanmaya karar verdiler?
Birkaç yerde asıl sebebin kıskançlık olduğu yazıldı, çizildi. Sinan Akçıl’ın eski sevgilisi Hadise’den bahsetmesi fitili ateşledi dendi. Burcu Kıratlı’nın Adana’da çekilecek bir diziden gelen teklife evet demesi, Sinan Akçıl’ın ise buna karşı çıkması da bir başka sebep olarak gösterildi.
Sebep ne olursa olsun ortada 9 ayda bitmiş bir evlilik var. Ve ne yazık ki dönüşemeyen evlilikleri her zaman aynı son bekliyor. Boşananların büyük çoğunluğu aşk evliliği yaptığını söylüyor. Aşkın bittiği noktada ne yapacaklarını bilemedikleri için ayrılmayı seçiyorlar.
Genellikle bu ayrılık da çok sancılı, hakaret dolu, olaylı oluyor. Tabii buradan dönüşebilmeyi, “Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak, eskisi gibi el ele olmayacağız, flört eder gibi gezmeyeceğiz” şeklinde algılamayın lütfen.
Aksine ben daha olgun, daha oturmuş, çiftlerin birbirini daha iyi anladığı bir ilişkiye dönüşmekten söz ediyorum. Aşk bir çatışmadır ama evlilik anlaşmadır. Çatışmaları aşıp anlaşmaya ulaşmak mükemmeldir. Ama evliliğin içinde hâlâ o çatışmayı devam ettiriyorsanız o zaman sizi ne yazık ki ‘ayrılık’ beklemektedir.
Evliliğinizin, birlikte dönüşebilmeye ihtiyacı var. Her an kavga etmek yerine, sorunları ortak akılla ve evliliğinizi düşünerek çözmeniz aranızdaki bağı daha da güçlendirecektir. Evlilikte ‘rakip’ olmayı değil, birbirinizin ‘tarafı’ olmayı öğrenmelisiniz.
SPOR DOLU EYLÜL
Yaz insanıyım. Eylül gelince de canım sıkılır çünkü sonbahar ve kışın habercisidir. Ama bu eylül başka. Harika spor organizasyonları var. Türkiye Erkek Basketbol Milli Takımımız Dünya Kupasında mücadele ediyor.
Voleybol Kadın Milli Takımımız da Avrupa Şampiyonası’nda. Bir yandan dünyanın 4 büyük tenis turnuvasından biri olan Amerika Açık sürüyor. Hepsinden önemlisi 27 Eylül’de Katar’ın Doha kentinde Dünya Atletizm Şampiyonası başlıyor.
Önümüzdeki cumartesi ve salı günleri Milli Futbol Takımımızın EURO 2010 elemeleri çerçevesinde Andorra ve Moldova ile maçları var.
Süper Lig’de gayet keyifli maçlar oluyor. Ayrıca eylülün son haftasında Galatasaray-Fenerbahçe derbisini izleyeceğiz. Sizin anlayacağınız ben ilk kez eylül ayını sevdim galiba.
GÜNÜN AŞK SÖZÜ
Aşk sevmez tedirginliği. Ya tam açacaksın yüreğini, ya da hiç yeltenmeyeceksin. Grisi yoktur aşkın, ya siyahı, ya da beyazı seçeceksin.
GÜNÜN AŞK TÜYOSU
Aşık olmak vücut ve zihin üzerinde sakinleştirici bir etkiye sebep oluyor. Bu da sinir sistemini yeniliyor. Aşk, insanın hafızasını da geliştiriyor. Aşık olduğumuz kişiyle ilgili her şeyi aklımızda tutmamızın açıklaması da bu şekilde yani.
GÜNÜN DİYALOĞU
- Yine canım acıyacak.
- Evet ama engelleyemeyeceksin.
- Kontrol edemez miyim?
- Kontrol edebilseydin bunun adı aşk olmazdı...
