Sevgiyi yaşarken heyecanı kaybetmek diye bir şey olduğuna inanıyorum. Çünkü ben tam da böyle bir şeyi yaşıyorum. Üç yıldır sevgiliyiz ama eski heyecanımız kalmadı. Birlikte az vakit geçiriyoruz. Oysa eskiden bir anımızı bile ayrı geçiremezdik. Peki bize ne oluyor? Yoksa bir ilişkinin daha sonuna mı geldik? Ben bitmesini istemiyorum çünkü onun yanında çok huzurluyum. ● NEŞE
Elbetteki ilişkiye başladığınız dönem yaşadığınız o heyecanı tekrar yaşamayacaksınız. Çünkü o heyecanın büyük kısmı o dönemde salgıladığınız hormonların etkisinden kaynaklanıyordu. O hormonları sürekli aynı düzeyde salgılamanız imkansız. Ama bu kötü bir şey değil. Aksine artık ilişkiniz daha dingin ve ayakları yere daha sağlam basan bir kimliğe büründü. Yani siz ‘aşk’tan ‘sevgi’ye geçtiniz. Artık ilişkinizde endişeden kaynaklanan heyecanlar yok. Güven var, huzur var, eksilmeyen mutluluk var. Siz birbirinizi tanıyorsunuz. Zaten herkes kendisini iyi tanıyan bir sevgili aramıyor mu? Öyleyse bu da sizin için büyük bir konfor.
KARARLI VE SAMİMİ OLMAMI İSTİYOR
İşyerinde birlikte çalıştığım bir kadından çok hoşlanıyorum. Birkaç kez nasıl erkeklerden hoşlandığını anlamak için ağzını yokladım. Bana sürekli kararsız ve samimiyetsiz erkeklerden nefret ettiğini söylüyor. Acaba benim öyle olduğumu mu ima ediyor yoksa hayatına giren erkeklerden dili yandı da beni mi yokluyor? Ben ona kararlı ve samimi olduğumu nasıl gösterebilirim? ● DEMİR
Herkes, “Dün başka, bugün başka, tüküreyim böyle aşka” dedirtmeyecek insan arıyor. Her gün farklı kişiliklere bürünüp, farklı davranışlar gösteren insanlar hem ruh sağlığını hem de beden sağlığını bozuyor. Dediğinizin arkasında durmanız, boş vaatlerde bulunmamanız, sözlerinizi yerine getirmeniz bekleniyor. Samimiyete gelince... Sokak jargonuyla “Samimi ol ciğerimi ye” denir ya, işte buradaki samimiyet tam da öyle bir şey. Karşınızdaki kişiyi etkilemek için olduğunuzdan farklı davranmak, onun gözünde yücelmek için hiç olmamış birinin kimliğine bürünmek bir süre sonra hem bunu yapan kişiyi hem de buna maruz kalan kişiyi yorar.
ONU AFFEDERSEM TEKRAR YAPAR MI?
Maalesef aldatıldım. Mesajlarını yakaladım. Sevgilim bunun sadece sanalda kaldığını, gerçeğe dönüşmediğini söylüyor. Pandeminin de etkisiyle sıkıntılı bir süreçten geçtiğini ve bu nedenle mesajlaştığını anlatıp af diliyor. Bense kararsızım. Sanalda kalmış bile olsa bu bir aldatma değil mi? Peki affedersem ne olacak? Tekrar yapmayacak mı? Kafam çok karışık. ● MELEK
İnsan bazen, affetme konusunda kararsız kalabilir. Aklında çok sayıda soru vardır. Bunun en yaygını “Affedersem tekrar yapar mı?” sorusudur. Ayrıca, “Yaptığının karşılığını görmeli”, “Affedersem benim zayıf karakterli biri olduğumu sanır” gibi düşünceler de insanın aklını karıştırabilir. Kişi bu noktada belki de geleceğini tamamen değiştirecek bir karar verecektir. Bir kere şunu unutmamak gerek. Bu hatayı affedildiğinde yaşananları bir gecede unutmak gibi bir şey olmayacak. Her şeye kaldığınız yerden başlamayacaksınız. Eski mutluluğunuzu bir günde yakalayamayacaksınız. Sadece ilişkinize yeni bir şans tanıyacaksınız.
KISKANÇ, KABA VE UMURSAMAZ SEVGİLİ
Altı aydır birlikteyiz. Ben onu çok seviyorum ama davranışları beni çok üzüyor. Sürekli bir kıskançlık içinde. Bana çok kaba davranıyor. Hayatındaki öncelikler hep başka şeyler. Beni çoğu zaman umursamıyor. “Sevmiyor musun?” diye sorduğumda sevdiğini söylüyor. Ben, çaresizce değişmesini bekliyorum. Sizce hata mı yapıyorum? Bu davranışlarının sebebi ne olabilir? ● NARİN
Sevgilin sana duygusal şiddet uyguluyor. Fiziksel şiddette olduğu gibi, duygusal şiddette de kabul ettiğimiz ya da hoşgördüğümüz her şey bir sonraki seferinde dozu artarak karşımıza çıkar. Duygusal şiddet uygulayanlar genellikle kendi psikolojik sorunlarını çözememiş kimselerdir. Bir başka deyişle, sizin ilişkiye verdiğiniz değerin, emeğin ya da sevginizin boyutunun bununla hiçbir ilgisi yoktur. Sizin yaptıklarınız ya da yapmadıklarınız etki etmez. “Düzelir” diye ummak ise beyhude bir bekleyiştir. Kendinizi duygusal anlamda baskı altında hissediyorsanız en iyi yol bu ilişkiyi bitirmektir.