Giriş
Ünlüler dünyası çok boşanma gördü. Boşanırken, çoluğunu çocuğunu düşünmeden, sırf karşısındakine zarar vermek için her türlü çirkefliği yapanlara, yatak odası sırlarını ortalığa dökenlere, çocuklarının annesi, babası hakkında ağıza alınmayacak sözler söyleyenlere rastladık.
Bir de ortalığı velveleye vermeden, sakince ayrılanları gördük. Sıla ile Hazer Amani’nin boşanması da böyle sakin bir ayrılık oldu. Peki, işlerinde bu kadar başarılı, maddi hiçbir sorunu olmayan ünlüler neden evliliklerinde genelde fiyasko yaşıyor? İşte nedenleri...
1- BOŞANMA ORANININ ETKİSİ
Türkiye’de boşanma oranı artıyor. Bu artış doğal olarak ünlüler dünyasında da aynı oranda ortaya çıkıyor. Sıradan insanların bazı sorunlara tahammül etme düzeyi biraz daha yüksek. Ama ünlüler bu tür sorunlarda çözüm yoluna gitmek yerine boşanmayı tercih ediyor.
2- POPÜLARİTE DÜŞÜŞÜ
Her ikisi de ünlü olan çiftten biri, evlendikten sonra popülerliğini yitirdiği zaman, bu durum sorun teşkil ediyor. Örneğin, evlenmeden önce hayranlarının ilgisi yüzünden sokakta yürüyemeyen bir ünlü, evlendikten sonra aynı ilgiyi görmemeye başlıyor. Şöhrete alışmış biri de, bunu kaybettiği zaman durumdan evliliğini sorumlu tutuyor.
3- BOŞANMA ORANININ ETKİSİ
Yüksek ego ve sonsuz özgüven ünlülere meslek hayatlarında büyük başarı getiriyor. Normal başlayan bir konuşma, kısa sürede tartışmaya, ardından büyük kavgalara dönüşebiliyor. Küçücük krizleri büyütüp büyük mutsuzluklar yaşayabiliyorlar.
4- İŞ YOĞUNLUĞU
Ünlülerin yoğun çalışma yaşamları, evliliklerine olumsuz etki yapıyor. Dizilerde oynayanların uzun set saatleri, şarkıcıların şehir ya da yurt dışına sürekli konser için gitmeleri evliliklerine ve birbirlerine ayırdıkları zamanın azalmasına neden oluyor. Doğal olarak birbirleriyle paylaşımları azalıyor.
5- İHANET
Ne yazık ki ünlülerin boşanmasındaki en büyük etkenlerden biri de aldatma. Şöhretin getirdiği ‘beğenilme’ duygusu, evlenince ortadan kaybolmuyor. Hayranların ilgisi bazen çok ileri seviyelere çıkabiliyor. Evliliğinde zaten sorun yaşayan ünlü de bu ilgiye kayıtsız kalamıyor.
6- SİNDİREMEMİŞLİK
Kısa sürede şöhret ve para bulduklarında ilk iş olarak evliliklerini bitiriyorlar. Aslında şöhret basamaklarını çıkarken en büyük desteği eşlerinden alıyorlar ama bir süre sonra ‘vefa’ duygusunu yitiriyorlar. Eşlerini, kariyerlerinin ya da yaşayacakları başka aşkların önünde bir engel olarak görüp evliliği bitiriyorlar.
7- TÜKENMİŞLİK
Ünlü olduktan sonra her ortama giren, her şeyi tadan, her zevki yaşayan kişi, “Tamam artık evlenebilirim” düşüncesiyle nikah defterine imza atıyor. Bir şeyden kurtulmak için yapılmış evlilikler kalıcı olmuyor. Tükenmiş enerji, evliliğini de içten içe çürütüyor.
8- ACELE YAPILAN EVLİLİK
Bir dizi setinde ya da bir arkadaş ortamında tanışıyorlar, üç ay sonra evleniyorlar. Birbirlerini henüz tanımamışlar, evliliğin ne olduğu konusunda fikirleri yok. Bu evlilik onların popülaritesine başta katkı da yapıyor. Ama kısa süre sonra aslında birbirlerine hiç uygun olmadıklarını anlıyorlar.
9- AİLE FAKTÖRÜ
Sıradan insanların evliliğinde olduğu gibi ünlüler dünyasında da aileler evliliklerde olumsuz etki yaratabiliyor. “O bizim ailemize yakışmaz” diyorlar, oğulları ya da kızları buna rağmen evleniyor ama ailesinden net olarak kopamıyor. Sonra da aile ile gelin ya da damadın yıldızı hiç barışmıyor.
10- KÜLTÜR FARKLILIĞI
“Nasıl olsa ikimiz de ünlüyüz ve aynı çevredeyiz” deyip aralarındaki kültür ve eğitim farkını gözetmeden evleniveriyorlar. Ama evliliğin ilerleyen aylarında bu farklılık bir tokat gibi suratlarına patlıyor. Evet aynı çevredeler, bol bol geziyorlar, eğleniyorlar da yalnız kaldıklarında konuşacak bir şey bulamıyorlar.
