Geçen ay açıklanan Gallup’un 2024 Küresel Duygular Raporu’na göre dünyanın en sinirli ilk altı ülkesi şöyle: Lübnan, Türkiye, Ermenistan, Irak, Afganistan, Ürdün... Ortak coğrafyada savaş, ekonomik kriz vb. sorunlarla boğuşan ülkeler bunlar… Bu coğrafyada bazı meslekleri yapmak da günden güne zorlaşıyor. Gazetecilik bunlardan biri… 30 Kasım 2024 tarihinde ajansların geçtiği haberde, İsrail ordusunun Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda öldürülen gazeteci sayısının 191’e yükseldiği belirtiliyordu. Dünya tarihinde böyle bir dönem daha yok! Altı yıl süren İkinci Dünya Savaşı’nda dahi gazeteciler böylesine hedef alınmamış, bu kadar gazeteci öldürülmemişti.
Gazetecilik riskli meslekler grubunda. Savaş, suikast, kaza ve yaralanmanın yanı sıra ruhsal yıpranma da riskler arasında. Kimi zaman güç odaklarının, kimi zaman haberini yaptığı kişilerin hedefi olur gazeteciler. Bazen topluma gözdağı vermek için hedef seçilirler; Çetin Emeç, Abdi İpekçi, Uğur Mumcu, İzzet Kezer, Hrant Dink gibi… Ancak gazeteciler yine de gerçeğin taşıyıcısı olmaktan vazgeçmezler çünkü meslek bunu gerektirir.
Ankara gazetecileri olarak son yıllarda üst üste ani kayıplar yaşadık. Nurettin Kurt (1963-2022), Mehtap Belen (1970-2022), Ali Ekber Ertürk (1968-2022), Bilal Çetin (1958-2023), İsmet Demirdöğen (1960-2023), Bilal Yakınbaş (1966-2023) iki yıl içinde zamansız kaybettiğimiz meslektaşlarımız… Nur içinde yatsınlar. Meclis’te, adliye koridorlarında ya da aynı haber merkezinde omuz omuza çalıştığımız arkadaşlarımız geriye sayısız haber bıraktılar ve çok erken aramızdan ayrıldılar. Yıllarca atv’de birlikte çalıştığım Tayfun Talipoğlu’nu da anmadan geçemeyeceğim ve tabii yazdığı kitaplarla her zaman yaşayacak Ahmet Tulgar’ı… O kadar çok zamansız kayıp yaşadık ki son yıllarda!..
Gazetecilerde erken yaşta ölümlere ilişkin bir araştırma yapılsa kalp krizi ve kanser en başta gelir eminim. Stres en çok kalbi yoruyor, ayrıca kötü hastalığa da zemin hazırlıyor. Bunu doktorlar söylüyor. Hasta gazetecilerin sayısı da her geçen gün artıyor. Kötü hastalıkla mücadele eden çok sayıda genç meslektaşımız var. Hepsinin bir an önce sağlığına kavuşmasını diliyorum.
Kamuoyunun bir an önce aydınlatılmasını beklediği Narin Güran cinayeti davası devam ederken bu davayı yakından takip eden meslektaşımız Ferit Demir’den hepimizi korkutan bir haber aldık. Uykusunda kalp krizi geçiren Ferit Demir’in kalbine başarılı bir operasyonla stent takılmış. Sosyal medya hesabından bir video yayınlayan Ferit, kedisi Medi’nin kendisini uyandırarak hayatını nasıl kurtardığını anlatıyordu. Kendisine geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Bir kalp sızısı olmamalı bu güzel meslek. Ferit başta olmak üzere hastalıklarla boğuşan tüm meslektaşlarıma acil şifalar diliyorum. Sağlıkları da kalemleri kadar sağlam olsun!