- Ekonomik kalkınmada hayati önem taşıyan girişimcilik faaliyetlerinde kadınların rolü hızla artıyor. Bunda en büyük etken kuşkusuz başta devlet olmak üzere onlarca sivil toplum kuruluşunun verdiği mali destek ve ücretsiz danışmanlık hizmetleri...
- Ayrıca pek çok banka, ‘yeter ki kadınlar kendi işini kurabilsin’ diye yılda ortalama 1 milyar TL’yi bu iş için ayırıyor. Kimi kişi başı 80 bin TL’ye kimi 100 bin TL’ye kadar kredi veriyor. Henüz yetersiz görülse de Türkiye’de halihazırda 110 bin kadın girişimci var. Bunların çoğu teknoloji yani katmadeğer odaklı işler yapıyor.
DÜZENLİ BÜYÜME
Kurdukları işler sayesinde gerek istihdama gerekse ekonomik büyümeye önemli katkı sağlayan kadınların en büyük özelliği ise neredeyse hiçbirinin paralarını batırmaması. Aksine özellikle teknoloji odaklı işler yapan kadınlar, işlerini her sene katlayarak büyütüyor.
Bu haftaki yazımızda sıfırdan başlayarak kısa sürede işini geliştirmiş, teknoloji odaklı girişimci kadınların başarılarını yazdık. Evinde oturup ‘ne yapsam’ diye düşünen kadınlara ilham olacak bu öyküler, birer ders niteliğinde.
HER KOLDAN DESTEK
Şu an ‘kendi işimin patronu olmak istiyorum’ diyen kadınlara örneğin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı faizsiz ve uzun vadeli kredi imkanı sunuyor. 15 bin lira tutarında sağlanan destek, 8 yıl vade ile geri ödenebiliyor. KOSGEB de ‘İleri Girişimcilere Destek Paketi’ ile kadınlara geri ödemesiz 360 bin liralık fon sağlıyor.
Ancak bunu alabilmek için yazılım ve yüksek teknoloji gibi katma değeri büyük alanlarda girişimlerde bulunmak gerekiyor. TOBB Kadın Girişimciler Kurulu da kadın girişimcilere eğitimler vererek, fikirlerini hayata geçirebilmeleri için destek sunuyor.
BORCUNA SADIKLAR
Bunların dışında Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, KGF Kadın Girişimci Desteği, KAGİDER, İşkur, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı, Türkiye Grameen Mikrofinans Programı gibi pek çok kurum ve kuruluş da kadın girişimcilere özel hazırladıkları çeşitli proje ve teşviklerle yeni fikirler bekliyor.
Uzmanların verdikleri bilgiye göre, kadınları özel kılan bir diğer konu ise aldıkları geri ödemeli kredileri zamanında ödemeleri. İşte bazı örnek girişimler...
AYŞE YILMAZ (OTTAN STUDIO)
“Yeşil atık olarak nitelendirilen meyve kabukları, tüketim süresi geçmiş bakliyat, kuru yaprak ve otları değerlendirerek hem çevresel hem de tekno ekonomik bir etki yaratmaya odaklandık. Gıda atıklarını ve yaprakları biyokompozit malzemelere dönüştürüp mobilya, dekoratif eşya ve mimari paneller tasarlıyoruz.
Soğan kabuklarından lamba, biçilen çimenlerden toplantı masası ve kullanılamayacak mercimeklerden sehpa üretiyoruz. 5 bardak havuç suyu veya 4 bardak portakal suyundan çıkan posa ve kabuklardan birer abajur üretebiliyoruz.”
DUYGU AKBUDAK (DENEBUNU.COM)
Dünyada ilk olan Denebunu platformu, yüzlerce ünlü markanın ürünlerini kapınıza gönderip denemenizi sağlıyor. Bunun için siteye üye olmanız yeterli. Akbudak, “Bir ürünü ne kadar sevdiğinizi ya da sevmediğinizi sitemizde özgürce anlatabiliyorsunuz ve biz bunu markalara direkt iletiyoruz” diyor.
Özel bir algoritmaya sahip Denebunu, birçok ürünün doğru hedef kitleye ulaşmasını sağlıyor. Tüketiciden beklenen en önemli şey ise yorum yapması. Akbudak, geçen yılın ‘Gelecek Vaat Eden Kadın Girişimci ’ seçildi.
HAFİZE ÖZDİLEK (IDENTECH)
Aynı zamanda avukat olan Özdilek, bu dijital dönüşüm şirketini kimlik hırsızlıklarından kaynaklı dolandırıcılıkları sona erdirmek için kurdu. Özdilek, “Bankacılık, sigortacılık gibi kimlik doğrulama ihtiyacının yaşandığı kurumlar için teknik çözümler ve dijital kimlik alanında ürünler geliştiriyoruz. ID2020 projesi ile tanınmaya başlayan dijital kimlik ile artık insanlar birbirinden farklı formatlarda kimlikler taşımak zorunda kalmayacak.
Örneğin bankalar, tapu daireleri, nikah daireleri, sigorta şirketleri, hastaneler gibi yerlerde tek bir dijital kimlik ile tanınacaklar. Bir yandan dijital kimlik, artık kişisel verileri daha fazla güvene alma ve kişilerin verilerini kendilerinin yönetmesine imkan sağlarken, diğer yandan kimlik hırsızlıklarından kaynaklı dolandırıcılık vakaları ortadan kaldırılacak” dedi.
AYTÜL ERÇİL (VISPERA)
“Yüzde 100 Türk sermayesi ile kurduğumuz teknoloji firması Vispera, perakendeciler için denetim çözümleri sunuyor. Özel ‘görüntü tanıma sistemimiz’ raflardaki ürünleri adetleriyle birlikte tanıyor. Bu sayede raftaki ürün bulunurluğu, rakiplere göre raf payı gibi detaylı raporlar üretiyor.
Söz konusu hizmet; insan gözünün ayırt edebildiği her ürünü, yüzde 99’un üzerinde kesinlik ile tanıyor. Ayrıca manuel uygulamaların 1 aya ulaşabilen raporlama sürelerine karşın çok daha hızlı sonuç veriyor.”
BETÜL ONAT (KORA)
“Yerli teknoloji girişimiyiz. Garanti Bankası’nın GarantiPartners programıyla da desteklenen WINWAI markamız, ‘yapay zeka ile kazan’ söz öbeğinin kısaltılmasından oluşuyor. Yapay zeka ve robotik süreç otomasyonu iki ana faaliyet alanımız.
İTÜ Teknokent’teki araştırma geliştirme (Ar-Ge) ofisimizde makine öğrenimi, görüntü işleme, pazar simülasyonu ile dijital ikiz gibi başlıklarda geliştirdiğimiz ürünler bulunmakta. İşletmelerin yoğun operasyonel işleri için dijital robot asistanlar sağlıyoruz.”