“Ünlülerin berberi” diye bilinen Hamburglu Behçet Algan, iki gündür makasını elinden bırakamıyor. Salgın nedeniyle 60 gün kapalı kalan salonu, pazartesi yeniden açıldı. Ben ondan söz ederken, “Hamburg’un muhtarı” derim. O da, kendisini,“ Bay-bayan kuaförüyüm, kendi işletmemi çalıştırıyorum” diye tarif eder. Altona ilçe parlamentosunda 12 yıl milletvekilliği yaptığı gibi benim de bir dönem yaşadığım Hamburg’da Alman olsun Türk olsun tanımayanı yoktur.
İlk gelenler çekinerek mi geldiler?
Çekindiler tabii… İşe başladık ama ön koşullar var. Temizlik, mesafe, maske… Müşterilerimizin maskeli oturması konusunda çok kesin uyarı var. Hepimiz kurallara uyuyoruz. Bu sabah 8’de geldik, herkes randevu almak için sırada bekliyor. İki gündür çok sıkı şekilde çalışıyoruz.
Bir yığılma söz konusu. Şu an randevuyla alıyoruz. İçeriye de tıraş ettiğimiz kişi dışında en fazla 2 kişi oturtabiliyoruz. Bizde işe yaramayan çocuklar berbere çırak verilir, ama burada berberlik değer kazandı. Bir müşteri geldi, saçının bir tarafını kesmiş, öteki tarafını kesememiş engebeli arazi gibi. İlk cümleleri, “berberlerin değerini anladık” oluyor.
Kötü örnek olmamak için...
Maliye bakanı ve başbakan yardımcısı Olaf Scholz, berber çağırıp tıraş olmamak yani vatandaşa kötü örnek oluşturmamak için, kendini tuhaf şekilde tıraş etmiş. Kafasının sağ tarafında favorileri dağılmıştı, komik gözüküyordu. Merkel de Maliye Bakanı da ne berbere gitti ne saçını boyattı.
Biz dükkanı açınca pazartesi günü Hamburg milletvekili olan bir arkadaş geldi, Berlin’e gidecekti, saçı bir karış olmuş… Hamburg’da bakanlar görüyorum, hiçbiri berbere gitmiyor, enseleri uzamış…Türkiye’deki bakanlara bakıyorum. Bu kadar disiplinli değiller sanırım, hepsinin saçı düzgün görünüyor.. Belli ki yasağa uymamışlar.
Bu süreç içinde devlet zararınızı karşıladı mı?
Vergileri almadılar, sosyal sigortalar ödemesini devlet üstlendi. 5 işçi çalıştıran işyerlerine merkezi hükümetten 9.000 Euro, Hamburg hükümetinden 5.000 Euro geldi. İşçi çıkarmayalım diye bize bu desteği verdiler. Çalıştırdığınız kişi sayısı artınca verilen para da artıyor.
Gündelik hayat nasıl geçti?
Türkiye’ye göre daha az kısıtlama getirildi. Ama çok disiplinli uygulandı. Karı koca ve çocuklar caddede beraber dolaşabiliyor. Onun dışında yan yana 2 kişiden fazla olanlara para cezası uygulandı. Etkinler iptal edildi. AVM’ler ve pasajlar kapatıldı. Alışverişe maskeyle gidildi. Çoğunluk kurallara uydu. Ortadoğu kültüründen gelenlerin bir kısmı kuralları ihlal etti ve ceza aldı. Türkiye’deki gibi 65 yaş üstüne yasak olmadı.
Şehirlerarası giriş çıkış yasağı var mı? Mesela şu an Hamburg’dan trene binip Münih’e gitmek istiyorum diyelim. Gidebiliyor muyum?
Zaten oteller kapalı olduğu için, turistik olarak gitmen mümkün değil. O nedenle ancak tanıdık birisi varsa onu ziyaret edebiliyorsun. Nereye gittiğini bildirerek gidebiliyorsun. Ama genel olarak bu konuda Türkiye’deki kadar keskin bir yasak uygulanmadı.