Giriş
“Gazetecilere yeşil pasaport” amacıyla gittiğim Ankara’dan izlenimlerini sürdürmek istiyorum. Sıcak, Ankaralıları perişan etmiş. Eskiden de sıcak olurdu, geceleri serinlerdi. Geceleri gündüzden beter bir kabus gibi. “Hepimiz klimalardan hastalandık”diyorlar. İki günde dört görüşme yaptım. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş, AK Parti Genel Başkan Vekili Efkan Ala. Üç görüşmeyi Ankaralı meslektaşlarımla yaptım. Hande Fırat, Zafer Şahin, Mehmet Acet, Melik Yiğitel ve Sinan Burhan. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile bir gün önceki görüşmemi yazmıştım. Ankara’da “yeşil pasaport” önerimizi makul bulan bir havayla karşılaştık. Parti gruplarının da gereken ilgiyi göstereceğini düşünüyoruz. Basın kartı sahiplerinin sayısı 16 bin 800. Bu insanların yaklaşık yarısı devlet kurumları üzerinden yeşil pasaporta sahip. Geriye 7-8 bin kişi kalıyor. 5 yıldan az kıdemi olanları çıkartırsak, yeşil pasaporta aday 3-4 bin kişiden söz etmiş oluyoruz. Bunları, en yetkili kişilere anlatma fırsatını bulduk. Kendilerine teşekkür ediyoruz.
Numan Kurtulmuş
Deneyimli bir siyasetçi olan T.B.M.M Başkanı Numan Kurtulmuş ile yeşil pasaport konusunun yanı sıra Türkiye’nin sorunlarını da konuştuk. Can Atalay’ın tahliyesi bağlamında şunları söyledi: “Meclis olarak, üzerimize düşeni yaptık. Milletvekili maaşını bağladık. Birlikte çalışacağı üç sekreter verdik. Tahliye yetkisi, yargınındır. Umarım önümüzdeki günlerde özgürlüğüne kavuşur ve Meclis’te yerini alır.” Kurtulmuş, Meclis’in denetim görevini daha aktif şekilde yapabilmesi için gayret gösterdiğini ifade etti. Hukuk devleti, düşünce ve ifade özgürlüğüne daha duyarlı yaklaşacağına ilişkin mesajlar verdi. Bu alandaki eleştirilerimizi ifade etme imkanını da bulduk.
Efkan Ala
AK Parti, kurultaya hazırlanıyor. İşin başında, Genel Başkan Vekili Efkan Ala var. Efkan Bey, tecrübesiyle, siyasi esnekliğiyle etkisini hissettirebilen bir kişi. Ekonomi alanında nasıl evrensel ölçülere gelinmeye çalışılıyorsa, hukuk, yargı, özgürlükler alanında da yeni şeyler olabilmeli. Partinin ve hükümetin yeni isimlerine baktığımızda “yerel seçimlerden sonra bir atılım olabilir mi?” sorusunu soruyoruz. Hukuk, basın özgürlüğü gibi alanlarda benzer kaygılarımızı Efkan Ala’ya da ifade ettik. Yargının, idarenin çelişmeli ve otoriterliğe açık kararlarının, endişelerimizi artırdığını söyledik. “Çözülecek bunlar” yanıtını aldık. Konunun takipçisi olacağımızı söyledik.
İçişleri Bakanı
İstanbul Valiliği’nden tanıdığımız Ali Yerlikaya, yeni görevine uyum sağlamış görünüyor. Yeni müdür atamalarının gerekçelerini anlattı. Uyuşturucu ile mücadelede yeni bir anlayışla işe sarılmış. Valilik döneminde, çok farklı görüşteki çevrelere de hitap edebilen esnek ve dinamik bir devlet yetkilisiydi. Görüşmemizin sonunda kullandığı şu cümle, önemli: “Göreve başladığımda şu masada kurduğum ‘insan hak ve özgürlüklerine duyarlı davranacağım’ cümlesini, boşuna kurmadığımı göreceksiniz.”
Kılıçdaroğlu
Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşmemizi, Posta’daki köşemde yazdım. Genel başkanlığı sürdürmeye kararlı görünüyor. Kurultayda fazla zorlanmayacağını düşünüyorum. Rahat bir hali var. Kimseyi isim vererek suçlamıyor. Kendince önemli gördüğü dönüşüm adımlarını sürdürmeye niyetli. “Helalleşme” çıkışının partisinde yeteri kadar karşılık bulmadığı görüşünde. Muhafazakâr çevreleri ikna etmek, onlarla demokrasi paydasında bir araya gelmek çizgisinde ısrarlı.
