6’lı masa bir denemedir. Tarihi bir deneme. Değişik siyasi geleneklerin, kültürlerin, alışkanlıkların birlikte siyaset yapabilme denemesi. 200 yıldır derinleşerek süren toplumsal kutuplaşmaya karşı, ikiye bölünmüş bir kamuoyuna inat, ortaklaşmayı amaçlayan bir deneme. Birçok insan ilk başta bu girişime haklı olarak hiç güvenmiyordu.
Yaşanmış onca gerçeğin ışığında bu ittifak siyasetinin geleceği olamazdı. “Beş benzemez” sözü buraya uyarlandı. “Ha bozuldu, ha bozulacak” haberlerinin arkası kesilmedi. 6’lı masanın mensubu siyasetçiler değişik düzeylerde zaman zaman farklı değerlendirmelerde bulundular. Bundan sonra da benzer gelişmeler olabileceğini tahmin edebiliriz.
Bu türden açıklamalar anında “ipler kopuyor” senaryosuna dönüştürüldü. Velhasılıkelam “buranın geleceği yok” karamsarlığı yerini bir türlü umuda bırakamadı. Ancak, zaman geçtikçe, olaylar yerine oturdukça, karamsar kafalar karıştı. 6’lı masa orasından burasından çekiştirilmesine rağmen yoluna devam ediyordu.
İttifak bir “güçlendirilmiş parlamenter sistem uzlaşması” denemesi olarak başlamışken, hedef genişliyor, süreç içinde bir ortak iktidar tasavvuruna dönüşüyordu. Seçimden sonra nasıl bir değişim ve dönüşüm gerçekleşecek, birlikte nasıl bir yönetim tarzı tutturulacak? İş bu noktalara kadar geldi. Çalışmalar nihai protokole doğru ilerliyor.
6’lı masanın ortak Cumhurbaşkanı adayı belirleme noktasında da bir karara yaklaştığı söylenebilir. Ortak aday da belirlenebilirse yeni bir tablo ortaya çıkacak. Bu gelişmelere rağmen işin gerçeği karamsarlar ikna olmadılar. Zaman zaman beklediklerinin aksine ittifak yürüyünce, “Bir bakalım” diyerek hafif silkiniyorlar. “Bu halka güvenilmez ama neyse bakalım” diyerek şüpheli gözlerle gelişmeleri izliyorlar.
Türkiye’nin yalnızca ve esas olarak bir ekonomik kriz yaşadığını söyleyen, siyasi krizi görmeyen analizler de bu karamsar havayı besliyor. İktidar bu eğilimi görüyor ve piyasaya para sürüyor. Destek paketleri açıyor. Halkı ikna etmeye çalışıyor. Ancak ikna olmakla, olmamak arasında gidip gelen, bir gün muhalif, bir başka gün iktidara yakın analizler yapabilen karmaşık bir kitle oluşmuş durumda.
Bunlar sayıca fazla olmasa da kamuoyunu etkileyebiliyorlar. Uzun süreden beri sonucu “kararsızlar” belirleyecek diye bir tahlil yapılıp duruyor. İşte karamsarlar da gelişmeleri, kararsızlara benzer bir yerden okuyorlar. Ancak gerçek şu ki toplum büyük bir değişimin eşiğinde. Geleceği bu değişimin gücü belirleyecek…