Türkiye’den siyasi ya da ekonomik nedenlerle göç edenlerin ezici çoğunlukla adresleri Avrupa ülkeleri. 1960’lardan günümüze milyonlarca yurttaşımız AB ülkelerine göç etti. Göç edenler veya çocukları göçtükleri ülkelerin bazılarında önemli bir güç haline geldi.
Avrupa’ya gidişi, Nazım Hikmetler ve o yılların solcuları başlattı aslında. Geçici işçi statüsüyle gidenler, ilk yıllarında, Türkiye’ye dönmeyi planlıyorlardı. Tersi oldu. Gidenlerin çok küçük bir bölümü döndü, gerisi kalıcı oldu. Yıllar geçti, dünyaya gelen çocuklar, o ülkenin kültürünün, siyasetinin bir parçası haline geldi. Türkiye’den gidenler başlarda sosyal refah basamağının en alt sıralarında yer aldı.
Ancak içlerinden parlak gençler de çıktı. Dünyanın hayranlık duyduğu akademisyen karı-koca Özlem Türeci ile Uğur Şahin, Almanya’da koronavirüs aşısını geliştirdi mesela. Siyaset alanında daha dikkat çekici ilerlemeler oldu. Hamburg’lu Aydan Özoğuz, Alman Sosyal Demokrat Partisi’nin Başkan Yardımcısı oldu. Göçmen Bakanlığı yaptı, ardından Alman Parlamentosu Başkan Yardımcılığı’na seçildi.
Cem Özdemir Yeşiller Partisi eşbaşkanı oldu. Çok sayıda Türkiye kökenli milletvekili AB ülkelerinde etkin siyasetçiler haline geldi. Birkaç gün önce Türk ve Alman Milli Futbol takımlarının karşılaşmasında Almanların kaptanı olarak sahaya çıkan futbolcu, Türk bir göçmen çocuğu olan İlkay Gündoğan’dı. Bunlar bir çırpıda akla gelenler. Son olarak yine bu göç edenlerin çocuklarından birisi Hollanda başbakan adayı olarak genel seçimlere katıldı. Bir önceki hükümette Adalet Bakanlığı yapan Dilan’ın partisi seçimleri kaybetti.
Onun Hollanda başbakanı olma beklentisi bir başka seçime kaldı. Dilan Yeşilgöz’ün siyasi başarısı Türkiye’de (sosyal medyadaki spekülasyonları saymazsak) fazla övünç konusu yapılmadı. Kendisi göçmen olan Dilan, göçmen karşıtı bir sağcı partinin lideri. Dersim kökenli bir Alevi Kürt’ün, Hollanda’nın göçmen karşıtı bir akımının liderliğine yükselmesi kaderin garip bir cilvesi.
Türkiye’nin sağcıları, Avrupa’nın sağcılarından hoşlanmıyorlar. Dilan Yeşilgöz’den de hoşlanmadılar…
Avrupa’da yaşayan Türkiye kökenlilerin çoğu sol ve sosyal demokrat partileri destekliyor. Sağcı partilerde çok az sayıda göçmen var. Türkiye seçimlerinde Avrupa’daki sandıklarında sağ partiler ezici çoğunluk sağlıyor. Aynı seçmen kitlesi Avrupa ülkelerindeki seçimlerde büyük çoğunlukla sol ve sosyal demokrat partilere oy veriyor. 10 milyona yakın yurttaşı gurbette olan Türkiye’nin başarılarıyla sivrilen göçmenlerini konuşmayı sürdüreceğiz.