Küçük böbrek taşları bazen kendi kendine düşüyor. Böbrek taşının boyutu büyüdükçe hastanın taşı müdahalesiz düşürme şansı azalıyor. Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yılören Tanıdır anlatıyor.
BÖBREK TAŞLARI TEŞHİSİ NASIL KONULUR?
Önce basit birtakım kan ve idrar testleri yapılıyor. Ayrıca yatarak karın grafisi, ultrasonografi gibi basit, ucuz görüntülemelerle çoğu hastaya tanı konulabiliyor. İleri tedavi gerekliyse ya da bu görüntülemeye yöntemleriyle tanı konulamıyor ama taş şüphesi devam ediyorsa bilgisayarlı tomografi kullanılabiliyor. Tomografiyle çok nadir olan bir taş tipi haricindeki tüm taş hastaları tanı alıyor. Bu kadar mükemmel olmasına karşın radyasyon içermesi ve fazla maliyetli olması nedeniyle her hastada ilk tercih olmuyor.
TEDAVİ SEÇENEKLERİ NELERDİR?
Taşın büyüklüğüne, yerleşim yerine, taşın yapısal içeriğine ve oluşturduğu sorunlara göre tedavi yöntemi seçiliyor. Seçenekleri şu şekilde sıralayabiliriz: Tedavi gerektiren duruma kadar hasta takibi. Vücut dışı şok dalga tedavisi (taş kırma). İdrar kanalından girilerek yapılan taş ameliyatı (üreteroskopi). m Böğür bölgesinde cilde yapılan 1 santimden küçük bir kesiyle girerek taş çıkarma ameliyatı (perkütan nefrolitotomi). Laparoskopik (kapalı) ameliyatlar ve açık cerrahiler. Günümüzde kapalı ve açık ameliyatların kullanımı son derece az. Bu 2 yöntem tüm taş cerrahilerinin en fazla yüzde 5’ini oluşturuyor.
HANGİ BÜYÜKLÜKTE TAŞLARIN DÜŞME ŞANSI YOK?
Böbrekten idrar kesesine kadar uzanan üreter isimli kanalın 3 yerinde doğal yapısı gereği darlıklar var. Taşlar büyükse bu noktalarda sıkışıp kalabiliyor. Genel olarak bir taşın çapı 4 milimetrenin altındaysa düşme oranı yüzde 90’lara kadar çıkıyor. Taşın çapı 6 milimetreden büyükse düşme oranı yüzde 10’dan daha az. Elbette şunu unutmamak lazım: Tıpta hiçbir şey yüzde 100 değil. Bazı hastalar istisnai bir şekilde 1 cm boyutundaki taşları bile düşürebiliyor.
İLAÇLARLA TEDAVI MÜMKÜN MÜ?
Günümüzde eriyerek ortadan kalkabileceği bilinen tek taş ürik asit taşıdır. Adının da çağrıştıracağı şekilde bu taş asit ortamda oluşuyor. Bu nedenle idrarı alkali yaparsanız taş zamanla çözülerek eriyor. Taş hastasında taşı ortadan kaldırdıktan sonra taş analizi yapılıyor. Özel kan ve idrar testlerinde taş oluşumunu artıran bazı bozuklukları gösteriyorsa bu hastalara tekrar taş oluşumunu ve taşın büyümesini önlemek için bazı ilaçlar veriliyor. Kalsiyum okzalat taşı tanısını almış kişilerde yapılan tetkiklerde bir problem saptanmıyorsa bu kişilerde tekrarı önlemek için potasyum sitrat dediğimiz bir ilacı önerebiliyoruz.
ENDOÜROLOJİK GİRİŞİM NEDİR?
İdrarı yaptığımız delikten girilerek gerçekleştirilen tüm işlemler endoürolojik işlemler başlığı altındadır. Ayrıca 1 santimetreyi geçmeyen ufak kesilerden kameralı sistemleri kullanarak yapılan tüm işlemler de endoüroloji işlemleri arasında sayılır. Taş hastalığında kullanılan endoürolojik işlemler mesane, üreter ve böbrek taşlarını tedavi etmekte kullandığımız şu işlemleri içeriyor: Sistolitotripsi (mesane taşı tedavisinde kapalı taş ameliyatı). Üreteroskopi (idrar yollarının herhangi bir bölümünde bulunan küçük ve orta boyuttaki taşların tedavisinde tercih edilen yöntem). Fleksible üreteroskop (idrar kanalı ve böbrek taşlarının tedavisinde kullanılan taş kırma yöntemi). Perkütan nefrolitotomi (büyük taşların doğrudan böbrek çıkarıldığı ameliyat).
BU GİRİŞİMLERE NE ZAMAN İHTİYAÇ DUYULUYOR?
İdrar kanalında tıkanmaya neden olan taşlarda böbrekte şişme (hidronefroz) gözlenir. Bu durumda böbreğinin fonksiyonunda bozulma, hatta organ kaybı olabileceği için en kısa sürede girişim gerekli. Ayrıca taş nedeniyle idrar yolu enfeksiyonları tehlikeli olabilir, bunlar idrar yolu enfeksiyonuna bağlı kan zehirlenmesine (ürosepsis) ve ölüme neden olabileceği için girişim şart.
TAŞLAR BÜTÜN OLARAK MI ÇIKARILIYOR?
Açık veya laparoskopik cerrahide ciltte en az taşın boyutu kadar bir kesi yapıldığından bu taşların bütün olarak çıkarılması mümkün. Ancak bunlar dışında kalan tüm endoürolojik işlemlerde giriş yapılan yerin genişliğine göre ki bu en fazla 1 santimetre olabilir, taşlar çeşitli cihazlarla çıkarılabilecek boyutlara ulaşana kadar parçalara ayrılır, ondan sonra dışarı alınır. Retrograd intrarenal cerrahi dediğimiz yöntemde, içeride yılan gibi bükülebilen bir cihaz kullanılarak taşlara ulaşılır ve kimi zaman taşlar toz zerreciklerine kadar inceltilerek ortadan kaldırılır. Bu zerrecikler ameliyat sonrası idrar kanalından kendileri de düşebilir.