Bir gelişme

Hele şükür. Irak Meclisi, Irak topraklarındaki yabancı (işgalci) askerlerin, ülkeyi terk etmeleri için karar aldı. Onlar terk ederler veya etmezler. Ama vatanına sahip çıkmaya nihayet karar vermiş yeni bir Irak’la tanışıyoruzdur inşallah.

Öyle ya... Saddam’ın heykelini kendi elleriyle yıkan, Musul’u da tek kurşun bile atmadan DAEŞ’e teslim eden bir Irak’tan, şimdi uyanmış bir Irak’a gelmek, çok sevindirici.

Suriye’de de dileriz böyle bir kıpırdanma olsun. Suriye’nin geleceğine nihayet Suriyeliler karar versin. Bakar mısınız? Suriye topraklarında otuziki buçuk devlet, bir o kadar da silahlı örgüt cirit atıyor.

Nüfusun yarısı göç ediyor, öbür yarısı evsiz barksız kalıyor. Hâlâ da kan akıyor. Yabancılar müzakereye oturuyor. Yabancılar karar veriyor veya veremiyor. Şam yönetimi, kendi petrolüne bile sahip çıkamıyor. Hazin bir manzara.

Bu durumda Meral Akşener, gidip Esad’la konuşsa ne olur, konuşmasa ne olur? Kimseden izin almak zorunda mı? İstiyorsa gitsin. Konuşsun. Gerçi teamüle uygun değil ama o coğrafyada teamül mü kalmış ki?

Bu bakımdan... Irak Meclisi’nin kararını, bölgede çok önemli bir adım olarak kabul ediyorum. Hedefe varsın veya varmasın... Ama demokrasi getireceğim diyerek Irak’ı gasbedenlere karşı, haysiyetli bir direniştir bu.

Devamı gelir inşallah... “Bu devirde kimse şâh değil, padişah değil.” Kimyasal silah var bahanesi ise, taa 20 yıl öncesinde kalmış bir Bağdat masalı.